Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye içinden geçmekte olduğu süreci tamamladığında 21’inci yüzyılın lider ülkesi olarak küresel sistemde hak ettiği yeri alacaktır”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Temsilci Genç Buluşması ve TRT Spor Yıldız Tanıtım Programı’nda yaptığı konuşmada, “Bölgesinin ve dünyanın yükselen yıldızı olarak kabul edilen Türkiye hâlen içinden geçmekte olduğu kritik süreci başarıyla tamamladığında inşallah 21. yüzyılın lider ülkesi olarak küresel sistemde hak ettiği yeri alacaktır” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı dolayısıyla Temsilci Genç Buluşması ve TRT Spor Yıldız Tanıtım Programı’na katıldı.
Programda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençler nezdinde Türk Milleti’nin her bir ferdinin 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nı tebrik etti.
Gazi Mustafa Kemal’in 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkışı ile yakılan istiklal meşalesinin dalga dalga tüm Anadolu’yu sardığını ve Cumhuriyet’in kuruluşuyla nihai hedefine ulaştığını anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Samsun’a 102 yıl önce ayak basan öncü kadronun Ankara’daki Büyük Millet Meclisi’ne kadar uzanan kutlu yürüyüşüne verilen her mesajın “ya istiklal ya ölüm” kararlılığının ifadesi olduğunu söyledi.
“GERİ KALMIŞLIĞI BİZE DAYATANLAR VESAYETTEN DARBELERE KADAR HER YOLU VE YÖNTEMİ DENEMİŞLERDİR”
“Böylesine önemli bir sembolün gençlerimize emanet edilmesi büyük ve güçlü Türkiye’nin inşasını sizlerle birlikte yürütme kararımızın isabetini gösteriyor” ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bin yıldır her karış toprağını alın terimizle ve gerektiğinde kanımızda sulayarak vatanımız hâline getirdiğimiz bu topraklardaki mücadelemizin ilanihaye devam edeceği anlaşılıyor. Bundan bir asır önce sınırları Balkanlar’dan Kafkaslar’a ve Kuzey Afrika’ya kadar uzanan Osmanlı’yı yıkmakla yetinmeyenlerin Anadolu’yu da milletimize mezar etme heveslerini kursaklarında bırakmıştık. Cumhuriyetimizin kuruluşunun ardından da ülkemizin bütünlüğüne, milletimizin birliğine, kardeşliğimize, geleceğimize yönelik saldırılar çeşitli kisveler altında hep sürmüştür. Ülkemize yönelik tehditler kimi zaman milletimizi medeniyetinden, tarihinden, kültüründen değerlerinden koparma gayretleri, kimi zaman terör örgütleri eliyle doğrudan varlığımıza saldırılar şeklinde ortaya çıkmıştır. Demokraside ve ekonomide geri kalmışlığı bize dayatanlar bu uğurda vesayetten darbelere köken ve mezhep gerilimlerinden provokasyonlara kadar her yolu ve yöntemi denemişlerdir.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, son 19 yıldır sağlanan istikrar ve güven iklimi sayesinde Türkiye’nin her alanda kendi gerçek potansiyelini hayata geçirme imkânına kavuştuğunu belirterek, “Bölgesinin ve dünyanın yükselen yıldızı olarak –kabul ederler veya etmezler- kabul edilen Türkiye hâlen içinden geçmekte olduğu kritik süreci başarıyla tamamladığında inşallah 21. Yüzyılın lider ülkesi olarak küresel sistemde hak ettiği yeri alacaktır. Bundan hiç endişeniz olmasın” değerlendirmesinde bulundu.
Yürüttükleri tarihi mücadeleyi zafere ulaştırmanın kolay olmayacağının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Milletimiz Anadolu’da özgürlük mücadelesi verirken, aynı günlerde birileri de ülkeyi yabancı güçlere teslim etme hesapları yapıyordu. Bugün de sınırlarımızı terör koridoruyla kuşatma, ekonomimizi sinsi tuzaklarla çökertme, kirli yöntemlerle millî iradenin arkasından dolaşma hesabı yapanlar bulunuyor” ifadelerini kullandı.
“İÇİMİZDEKİ GAFLET VE DALALET EHLİNE RAĞMEN MÜCADELEMİZİ BAŞARIYA ULAŞTIRMIŞSAK, BUGÜN DE AYNI AZME VE KARARLILIĞA SAHİBİZ”
“Dün nasıl silahını bize doğrultan düşmanlarla birlikte içimizdeki gaflet ve dalalet ehline rağmen mücadelemizi başarıya ulaştırmışsak, bugün de aynı azme ve kararlılığa hep birlikte sahibiz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “19 Mayıs’ı işte bu güçlü duruşun sembollerinden biri olarak görüyoruz. Salgın şartları sebebiyle diğer pek çok önemli günümüz gibi 19 Mayıs’ı da arzu ettiğimiz coşkuyla geçirememenin üzüntüsü içindeyiz. Buna rağmen mevcut şartlar çerçevesinde 19 Mayıs heyecanını yaşamak için her türlü gayreti göstermekten geri durmayacağız. İnşallah bu akşam saat tam 19:19’da Türkiye’nin her yerinde vatandaşlarımızla birlikte balkonlarımıza, –başta şahsım olmak üzere- kapı önlerine çıkıp yürekten gelen bir sesle İstiklal Marşımızı okuyacağız. Bugüne gelene kadar nice tehditlere, saldırılara, tuzaklara göğüs geren, nice karanlık senaryoları yırtıp atan milletimiz, 19 Mayıs vesilesiyle istiklaline, istikbaline, millî iradeye, demokrasiye, her alandaki hakkına ve hukukuna sahip çıkma azmini tüm dünyaya bir kez daha haykıracaktır. Bir milletin esaret zincirlerini parçalama kararlılığının ilk adımı olan 19 Mayıs’ın gerçek anlamını kavrayabilen, ruhuna nüfus edebilen, mesajını çözebilen herkesin 2023 hedeflerimize emanetimiz olan 2053 vizyonumuza dört elle sahip çıktığına inanıyorum.”
Ecdadın adalet ve güvenlik şemsiyesi altında huzurla hayat sürdürülen yerlerin çoğunda bugün zulüm, çatışma, kin ve nefretin kol gezdiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Üstelik saçtıkları fitne tohumlarıyla bu kötü manzaranın ortaya çıkmasına sebep olanlar kurtarıcı edasıyla çok daha büyük yıkımlara yol açmaktan da geri durmuyorlar” dedi.
“ZULMÜ GÖRDÜĞÜMÜZ YERDE EN YÜKSEK EDA İLE HAYKIRACAĞIZ”
Balkanlarda, Kafkaslarda Irak ve Suriye’de yaşananların unutulamayacağını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: “İkinci Dünya Savaşı’nın ardından Filistin topraklarında başlayan katliamlar, sürgünler, baskınlar haydutluklar, son haftalarda yeniden zirve yapmıştır. Herkesin gözü önünde çoğu çocuk ve kadın yüzlerce masum insan teknolojinin son ürünü ağır silahlarla öldürülüyor. On binlerce insanın evleri başlarına yıkılıyor. Dünyaya demokrasi, insan hakları, hukuk, adalet, özgürlük, güvenlik vaazı veren uluslararası kurumlar ve devletler ise bu zulmü sessizce seyrediyor. Öbür taraftan bize de ne diyorlar? ‘Erdoğan bu şekilde konuşmamalı.’ Ne yapmalı? Alkış mı tutmalı? Biz zulmü gördüğümüz yerde en yüksek eda ile haykıracağız. Zira biz zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem. Gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem diyerek yola çıktık. Çünkü biz kanayan bir yara gördük mü ciğerimiz yanar. Hanzele’yi şehit edenleri biz alkışlayamayız ve işte Filistin’de gördüğünüz gibi 8 yaşında, 10 yaşındaki çocuk babası şehit ediliyor, annesi şehit ediliyor, kardeşleri şehit ediliyor, o çırpınarak, ağlayarak onların arkasından gidiyor ve şu ifadeye bakın: ‘Baba yolun açık olsun.’ Ve biz de babası için şehadete kavuştuğu bu yolculukta yolun açık olsun diyecek kadar bizim şuurumuz var. Bizde o yavruyla beraber bu şahadet yoluna çıkanlara yolunuz ve yolumuz açık olsun diyoruz.”
“HAKLININ GÜÇLÜ OLDUĞUNA İNANDIĞIMIZ BİR DÜNYAYI KURMAK İÇİN TÜRKİYE VAR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, hak, adalet, demokrasi için gereğini yapacaklarını vurgulayarak, “Güçlüyüm öyleyse haklıyım hayır hayır. Güçlü her zaman haklı diye bir şey yok. Haklının güçlü olduğuna inandığımız bir dünyayı kurmak için Türkiye var” açıklamasında bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, değerlendirmelerine şöyle devam etti: “Son nefesini veren her masum çocuğun feryadı, evi başına yıkılan her masum insanın çığlığı, dünyadaki tüm siyasi, ideolojik, ekonomik çıkar hesaplarını kökünden sarsmaya yeterli olmalıdır. Kudüs’te, Gazze’de ve diğer tüm Filistin şehirlerinde ölen çocuklar değil, insanlığın bizatihi kendisidir. Yıkılan evler Filistinlilerin değil, insanlığın başına çökmektedir. Bugün İsrail’in zulmü altında inleyen masumların feryatlarına kulak tıkayanlar hakları alçakla çiğnenen mazlumları görmezden gelenler aslında kendi felaketlerinin zeminini hazırlamaktadır. Medeniyetimizin ve ecdadımızın bize emri zalime karşı çıkmak, mazluma kol kanat germektir. Gençlerimizle birlikte dünyanın her yerinde olduğu gibi Filistin’de yaşanan zulme var gücümüzle karşı çıkmayı sürdüreceğiz. Gençlerimizle birlikte kapımıza sığınanlara veya elimizin ulaştığı tüm mazlumlara sahip çıkmaya devam edeceğiz. Şayet zulme direnmek ve mazluma sahip çıkmak için bir bedel ödenmesi gerekiyorsa bunu da ödemekten asla çekinmeyeceğiz. Uğrunda gözümüzü kırpmadan ölümün üzerine gitmekte bir an bile tereddüt etmediğimiz, bayrağımızda ve ezanımızda sembolleştirdiğimiz değerlerimiz bunu gerektiriyor. Eğer bugün Kudüs’te yaşananlara sessiz kalırsak, yarın sıranın diğer mukaddes şehirlerimize de geleceğini biliyoruz. Eğer bugün Filistin’deki, Suriye’deki, Irak’taki, Libya’daki, Karabağ’daki, Türkistan’daki kardeşlerimizin başlarına gelene sessiz kalırsak, yarın aynı zalimlerin bizim kapımıza da dayanacağını çok iyi biliyoruz.”
“PKK’SINDAN FETÖ’SÜNE VE DEAŞ’INA KADAR TERÖR ÖRGÜTLERİYLE MÜCADELEYİ SÜRDÜRECEĞİZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’yi hedef alan PKK’sından FETÖ’süne ve DEAŞ’ına kadar terör örgütleriyle mücadeleyi sürdüreceklerini kaydederek, “Bugün nasıl demokrasimize, ekonomimize, hedeflerimize saldıranlara eyvallah etmiyorsak, kardeşlerimizi hedef alan zulme de aynı şekilde karşı çıkmayı sürdüreceğiz. Hiç şüphesiz bu tarihî mücadelede en büyük güç kaynağımız gençlerimizdir” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Türkiye Radyo Televizyon Kurumu’nun iş birliğiyle kurulmuş olan yeni bir spor kanalının tanıtımını da gerçekleştirdiklerini belirterek, test yayınlarını tamamlayan TRT Spor2 kanalının bundan sonra yayın hayatına TRT Spor Yıldız olarak devam edeceğini açıkladı.
Televizyon kanalının adıyla beraber kurumsal kimliği ve ekran görsellerinin de yenilendiğine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Rengini ve ruhunu olimpiyatlardan alan, sporun her rengini 7’den 70’e sporseverlerimizle buluşturacak olan TRT Spor Yıldız kanalımızın ülkemize, milletimize, özellikle gençliğimize hayırlı olmasını diliyorum” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni televizyon kanalının basketboldan voleybola, güreşten boksa kadar pek çok branşta spor müsabakalarını izleyicisiyle buluşturacağını, engellilerini spor müsabakalarına ayrıca yer vereceğini açıkladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, hükûmetleri döneminde futbolun yanında diğer tüm spor branşlarını da cazip hâle getirecek altyapıyı kurmak için özel gayret gösterdiklerini anlatarak, “Mahallelerimize ve köylerimize kadar uzanan tesisleşme hamlesinin neticesini yeni yetenekler keşfederek alıyoruz. Altyapının da güçlenmesiyle ülkemizdeki profesyonel sporcu sayısı sürekli artıyor, artık lisansiyer sporcu sayımıza baktığınız zaman binlerce lisansiyer sporcumuz var, bu noktaya geldik. Açılışını yaptığımız kanalın bu bakımdan gençlerimizin motivasyonlarını yükseltecek yeni bir mecra olacağına inanıyorum” açıklamasında bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan,vatandaşların 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nı tekrar tebrik ederek, TRT Spor Yıldız kanalının da hayırlı olması temennisiyle konuşmasını tamamladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a konuşmasının ardından 81 ilden ve KKTC’den gelen şehit kanlarıyla sulanmış vatan toprağı ve Türk bayrağı ile Filistin’e giden gençlerin duygularını kâğıda döktüğü, çerçeveletilmiş mektup takdim edildi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Devlet Başkanları Konseyi 11. Zirvesi’ne katılmak üzere gittiği Kırgızistan’ın başkenti Bişkek’e ulaştı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı, Bişkek-Manas Uluslararası Havalimanı’nda Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sadır Caparov ve eşi Aygül Caparova ile Türkiye’nin Bişkek Büyükelçisi Ahmet Sadık Doğan karşıladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Kırgızistan ziyaretinde, eşi Emine Erdoğan, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Millî Savunma Bakanı Yaşar Güler, Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu ve Ticaret Bakanı Ömer Bolat eşlik ediyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 40. İSEDAK Toplantısı Açılış Programı’nda yaptığı konuşmada, “İslam dünyasının görüş ayrılıklarını bir tarafa bırakıp Filistin ve Lübnan halkına haklı mücadelelerinde destek olması, büyük önem arz ediyor” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Ekonomik ve Ticari İşbirliği Daimi Komitesi (İSEDAK) 40. Toplantısı Açılış Programı’na katılarak bir konuşma yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Asya ile Avrupa’yı birleştiren, kültürel mirası ve zengin tarihiyle medeniyetin müşterek değerlerinin sembolü olan kadim şehir İstanbul’da katılımcıları misafir etmenin, İSEDAK Başkanı olarak kendisi için mutluluk kaynağı olduğunu dile getirdi.
İslam dünyasının en önemli ekonomik ve ticari iş birliği platformu olan İSEDAK’ın 40. oturumu münasebetiyle bir araya geldiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Burada alınacak kararların, çıkacak sonuçların, bütün İSEDAK üyesi ülkeler için hayırlara vesile olmasını Rabb’imden niyaz ediyorum. Sözlerimin hemen başında ev sahipliğimizde üye ülkelerimizin de desteğiyle İslam dünyasının kalkınma meselelerine yönelik program ve projeleri hayata geçiren bu kıymetli komitenin inşasında çok emeği olan Türkiye Cumhuriyeti 8. Cumhurbaşkanı merhum Turgut Özal’ı ve dönemin diğer devlet büyüklerini rahmetle yâd ediyorum” ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, geride bırakılan 40 yıl boyunca İSEDAK’ın kurumsal yapısının güçlendirilmesine katkı veren, bu çatı altında gayret gösteren tüm herkesi şükranla andığını söyledi.
Bu süreçte nice sıkıntıların, nice zorlukların üstesinden geldiklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hayal denilen, olmaz denilen, hatta birçok alanda imkânsız görülen nice başarıya beraberce imza attık. Bu platform zemininde ticari ve ekonomik münasebetlerimizi ileriye taşıdık. Şunu büyük bir kıvançla ifade etmek isterim ki bugün 40 yıl öncesine kıyasla her alanda çok iyi bir seviyedeyiz. İnşallah gelecek yıllarda çok daha iyi yerlerde olacağız. Niyetimiz hayırdır, Allah’ın izniyle akıbetimiz de hayrolacaktır. ‘Rabb’im yolumuzu, bahtımızı açık etsin’ diyor, gayretlerimizi hayra tebdil etmesini Rabb’imden niyaz ediyor, bunun için tüm kalbimle dua ediyorum” diye konuştu.
“İSLAM COĞRAFYASI KAN, GÖZYAŞI VE ZULÜMLE ANILIR HÂLE GELDİ”
Son toplantıdan bu yana tüm insanlık ve özellikle Müslümanlar için, ağır imtihanlarla dolu bir yıl geçirdiklerine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “İslam coğrafyası, tarihinde hiç olmadığı kadar kanla, acıyla, gözyaşı ve zulümle anılır hâle geldi. Son asrın en vahşi soykırımlarından biri hemen yanı başımızda Gazze’de yaşandı ve yaşanıyor. İsrail’in 3 ay önce Gazze’ye yönelik saldırısıyla başlayan katliamlarda 50 bin Filistinli kardeşimiz şehit düştü. Yine aynı saldırılarda 100 binden fazla Filistinli kardeşimiz yaralandı. Şehit ve yaralılarımızın 3’te 2’sini kadın, çocuk ve bebekler oluşturuyor. 360 kilometrekarelik daracık bir alana hapsettikleri 2 milyon insanı susuz, gıdasız, ilaçsız bırakıp sonra da ölümlerini sadece seyrettiler. Biz bu toplantıları yaparken dahi şu an Gazze’de ve Lübnan’da ümmetin çocukları ölmeye, yetim ve öksüz kalmaya devam ediyor. İkinci Dünya Savaşı sırasında Avrupa’nın ortasında kurulan imha kamplarını gölgede bırakacak bir vicdansızlığa önce Gazze’de, son 6 haftadır da Lübnan’da hepimiz şahitlik ediyoruz.”
“SİYONİST REJİM VE DESTEKÇİLERİ 13 AYDIR HER TÜRLÜ ZULMÜ YAPTILAR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen 13 ay boyunca Gazze ve işgal edilmiş Filistin topraklarında çokça acı, hüzün, katliam ve cinayet gördüklerini söyledi.
Bu süreçte, “Bir insan bunu nasıl yapabilir, bir insan nasıl bu kadar alçalabilir ve alçaklaşabilir” diye sorguladıkları sayısız habere rastladıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Henüz 1-2 yaşındaki bebeklerin keskin nişancılar tarafından hedef tahtası olarak kullanılması gibi barbarlıklarla yüreklerimiz dağlandı. Tüm bunlarla birlikte Gazze’de kahramanlıklar gördük, yiğitlik gördük, vatan sevgisinin ne demek olduğunu hep beraber gördük. Batılı güçlerin sınırsız askerî, diplomatik ve siyasi desteğini arkasına alan, gözü dönmüş bir ölüm makinesi karşısında Gazze’nin aslanlarının nasıl kahramanca direndiğini gördük.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bakınız, Filistin halkı 13 ayda 50 bin şehit verdi. Lübnanlı kardeşlerimiz aynı şekilde çok sayıda evladını kurban verdi. 13 ay boyunca yaşamadıkları acı, zorluk, çile, zulüm neredeyse kalmadı. Ama buna rağmen Filistinli kardeşlerimiz onurlarından taviz vermedi. Öz yurtlarında, özgürce yaşama iradelerinden asla geri adım atmadı. Siyonist rejim ve destekçileri 13 aydır her türlü zulmü, her türlü soykırımı yaptılar. Fakat Filistinli kardeşlerimize diz çöktüremediler” diye ekledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şairin mısralarına ilham veren imana, inanca ve vatan sevgisine 13 aydır hepimiz, tüm insanlık hayranlıkla şahit oluyor” diyerek, Filistinli bir şairin, “Biz burada kalacağız. Elinden geleni ardına koyma. Biz koruyoruz zeytinin ve incirin gölgesini. Yoğuruyoruz fikirleri. Hamurun mayası gibi. Çelik gibi sinirlerimiz. Ama cehennem ısıtıyor yüreklerimizi. Susarsak eğer taşları sıkacağız. Acıkırsak eğer toprakla doyacağız ama asla terk etmeyeceğiz” mısralarını okudu.
Filistin’in ve Lübnanlıların tam olarak böyle bir ruhla mücadele ettiklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hâlen de işgalcilerin yüreklerine çökmüş çelikten bir duvar misali direnmeye devam ediyorlar. Bugün bir kez daha her türlü imkânsızlığa, yokluğa ve yalnız bırakılmaya rağmen hayatları pahasına topraklarına sahip çıkan Filistinli kardeşlerimi hürmetle selamlıyorum. Gazze’nin, Filistin’in, Lübnan’ın kahraman şehitlerine Allah’tan rahmet niyaz ediyor, ‘Rabb’im mekânlarını cennet eylesin’ diyorum” ifadesini kullandı.
“GAZZE’YE EN FAZLA YARDIM ULAŞTIRAN ÜLKE KONUMUNDAYIZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin ilk günden beri İsrail’in uyguladığı soykırım karşısında en kararlı duruşu sergileyen ülkelerden biri olduğunu belirtti.
Uluslararası kuruluşları, medyayı ve küresel güçleri âdeta esir alan siyonist lobinin şahsını ve ülkesini hedef alan tehditlerine boyun eğmediklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Elimizdeki tüm imkânlarla kardeşlerimize yardımcı olmaya çalışıyoruz. Şimdiye kadar 85 bin tonun üzerinde insani yardım malzemesini Mısır makamlarının da desteğiyle Gazze’ye ulaştırdık. Bu miktarla Gazze’ye en fazla yardım ulaştıran ülke konumundayız” açıklamasında bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, önce 54 kalemde, ardından da bütün kalemlerde İsrail’le ticari işlemleri tamamen durdurduklarının altını çizerek böylece yaklaşık 9.5 milyar dolarlık ticaret hacminden fedakârlıkta bulunduklarına işaret etti.
Soykırım suçlularının uluslararası hukuka hesap vermesi için ellerinden geleni yaptıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Uluslararası Adalet Divanında İsrail aleyhine açılan soykırım davasına müdahillik başvurusu yaptıklarını kaydederek, şunları paylaştı: “Birleşmiş Milletler başta olmak üzere hemen her uluslararası platformda tepkimizi açıkça ortaya koyduk. Kış mevsimi iyice bastırmadan, Filistinli mültecilere sahip çıkan Birleşmiş Milletler Filistinlilere Yardım Ajansına desteğimizi daha da arttırdık.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Biliyorsunuz İsrail kısa süre önce ajansın yasaklanması konusunda haddini aşan bir karar aldı. Üye ülkelerimizin, İsrail’in artan baskıları karşısında bu dönemde ajansa daha fazla destek olması gerektiğine inanıyoruz. Gazze ve Lübnan’a yönelik Siyonist saldırganlığa verilebilecek en güzel cevaplardan biri daha fazla devletin Filistin Devleti’ni tanıması olacaktır. Bu vesileyle buradan bir kez daha tüm ülkelere Filistin Devleti’ni tanıma çağrımı tekrarlıyorum.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, teşkilatlarının kuruluş felsefesinde ve temel amaçları arasında Filistin’in işgalden kurtarılmasının yer aldığını aktardı.
Bu amaca hizmet edecek kalıcı çözümler üretmeleri için dayanışma ve birlikteliklerini her zamankinden daha güçlü bir şekilde göstermeleri gerektiğine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İslam dünyasının görüş ayrılıklarını bir tarafa bırakıp Filistin ve Lübnan halkına haklı mücadelelerinde destek olması, büyük önem arz ediyor. Diğer türlü İsrail’in Gazze’de yaptığı, şimdi de Lübnan’a taşıdığı ateşin, tüm bölgemizi sarmasına engel olamayız” diye konuştu.
“KÜRESEL EKONOMİNİN YAVAŞLADIĞI SON YILLARDA TEŞKİLATIMIZ BÜNYESİNDEKİ İŞ BİRLİĞİ ÇABALARIMIZIN EHEMMİYETİ ARTMAKTADIR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, küresel ekonominin yavaşladığı son yıllarda İİT bünyesindeki iş birliği çabalarının ehemmiyetinin arttığını söyledi.
2023’te yüzde 3,3 oranında büyüyen dünya ekonomisinin bu sene ve gelecek sene de aynı oranda büyümesinin öngörüldüğünü belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Jeopolitik gerilimlerin yanı sıra son 60-70 yılın zirvelerine çıkan küresel enflasyonun henüz istenilen seviyelere inmemesi gibi belirsizlikler de küresel iktisadi faaliyetler üzerinde baskı kuruyor. Kovid-19 salgınıyla ortaya çıkan enerji ve arz güvenliği navlun maliyetleri, tedarik zincirindeki sıkıntılar ve deniz ticaretindeki aksaklıklar, küresel mal ve hizmet ticaretini hâlen olumsuz etkiliyor. Artan korumacılık, küresel ticaret hacminin istenilen düzeylere ulaşmasının önünde engel teşkil ediyor” dedi.
Herkesi zorlayan bu karamsar tablonun üstesinden ancak iş birliklerini güçlendirerek gelebileceklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Küresel ekonomik istikrarın korunması ve finansal krizlerin önlenmesi için üye ülkelerimiz arasındaki koordinasyonun ortak çözümler geliştirilmesi açısından kritik olduğu kanaatindeyim. Karşılıklı destek mekanizmaları oluşturarak büyümeyi teşvik edebilir, küresel toparlanmanın hızlanmasına hep birlikte katkı sağlayabiliriz” diye konuştu.
İSEDAK’ın 40. yıl dönümünde başta kadınlar olmak üzere gençlere ve iş dünyasına yönelik önemli etkinlikler düzenlediklerini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu etkinliklerin, sizlerin de katılımlarıyla, çalışmalarınıza önemli katkılar yapacağına inanıyorum. Bu etkinlikler arasında bu sabah açılışını gerçekleştirdiğimiz Kudüs-ü Şerif’e yönelik özel bir sergi de var. Sergimizde ilk kıblemiz Kudüs-ü Şerif’e dair önemli eserlerle birlikte o bölgede yaşayan yavrularımızın İslam dünyasının mevcut ve gelecekteki durumunu kendi perspektiflerinden çizdikleri resimler de bulunuyor” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İSEDAK Kudüs Programı kapsamında yıl boyunca uygulanan projelerin çıktılarına yine burada yer verildiğinin altını çizdi.
“SIFIR ATIK PROJESİ’NE BÜYÜK ÖNEM VERİYORUZ”
Bir diğer önemli etkinlik konusunun, yeşil ekonomide kadınların öncü rolü olduğunu anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Eşim Sayın Emine Erdoğan Hanımefendi’nin girişimleriyle başlatılan ve küresel bir nitelik kazanan Sıfır Atık Projesi’ne büyük önem veriyoruz. Yarın yapılacak olan ‘Kadınların Yeşil Ekonomideki Öncü Rolü Sıfır Atık Girişimi’ konulu panelde bu alanda çabalarımızın ve projelerimizin ele alınmasından büyük bir memnuniyet duyuyorum” diye konuştu.
“ÜYE ÜLKELERİMİZİ SİBER GÜVENLİK KONUSUNDA DAHA FAZLA ORTAK PROJELER GELİŞTİRMEYE DAVET EDİYORUM”
İslam dünyasının ilerlemesi ve kalkınmasının, gençlerin çağın ihtiyaçlarına uygun biçimde niteliklerinin artırılmasına bağlı olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Teknolojinin hızla geliştiği günümüzde gençlerimizin dijital ortamlardan istifade ederken tehditlerden korunması fevkalade önemlidir. Siber saldırılar ve veri ihlalleri konusunda bilgi ve becerilerinin arttırılması noktasında her zamankinden daha müteyakkız olmalıyız. Siber saldırılara karşı koyma kapasitesinin ehemmiyeti, geçtiğimiz günlerde Lübnan’a gerçekleştirilen terör eylemlerinde açıkça görüldü” dedi.
Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi tarafından 18 ülkenin katılımıyla 17-19 Eylül’de Siber Güvenlik Yarışması gerçekleştirildiğini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, yarışmaya katılan tüm ülke takımlarını tebrik etti.
Yarışmada başarılı olan Azerbaycan, Mali, Pakistan takımlarını kutlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Üye ülkelerimizi siber güvenlik konusunda daha fazla ortak projeler geliştirmeye davet ediyorum. İslami, finans ve dijitalleşme alanlarında da önemli gelişmeler yaşanıyor. İslami finansın dijitalleşmesini desteklememiz, finansal sistemlerimizin daha adil, şeffaf ve erişilebilir olmasını sağlayacaktır. 40. İSEDAK Bakanlar Toplantısı görüş alışverişinin temasının ‘İslam İşbirliği Teşkilatı Üyesi Ülkelerde Ödeme Sistemlerinin Dijital Dönüşümü’ olmasını oldukça isabetli buluyorum” ifadelerini kullandı.
İslam İşbirliği Teşkilatı üyesi devletler arasında Tercihli Ticaret Sistemi’nin, ortak çabalar neticesinde Temmuz 2022 itibarıyla yürürlüğe girdiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bunu teşkilatımız adına tarihî bir kazanım olarak görüyoruz. Sistemin genişletilmesi ve derinleştirilmesi çabalarına önem veriyoruz. Ev sahipliğimizde gerçekleştirilen Ticaret Müzakereleri Komitesi 3. Bakanlar Toplantısı’nı ve yürütülecek teknik çalışmaların, sistemin yeni alanlarla genişletilmesinde güçlü bir zemin oluşturacağı kanaatindeyim” ifadelerini kullandı.
Sisteme henüz taraf olmamış tüm ülkelere davetini yineleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Burada şunu da ifade etmek isterim. İslam İşbirliği Teşkilatı Tahkim Merkezinin aktif şekilde çalışır hâle gelmesinden memnuniyet duydum. Merkezin üye ülkelerle daha fazla tanınması ve öncelikli bir adres olarak benimsenmesi için yapılacak çalışmalara, sizlerin de destek vermesini bekliyorum. Bir diğer önemli husus KOBİ’lerimizdir. İSEDAK KOBİ programıyla küçük ve orta ölçekli işletmeler arasında iş ağları oluşturarak, ticaret hacmimizi arttırmayı hedefliyoruz. Henüz dâhil olmamış ülkeleri programa katılmaya davet ediyorum.”
“BU YIL 45 ÜLKEMİZİN FAYDALANICISI OLDUĞU 24 PROJEYİ DEVREYE ALACAĞIZ”
İSEDAK çalışma grupları kapsamında kalkınma için önem arz eden pek çok meselenin bu yıl geniş bir katılımla ele alındığına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tecrübe ve iyi uygulamaların paylaşılmasına yönelik 15 ülkemizde saha araştırmaları gerçekleştirildi. Üye ülkelerimizdeki kurumsal ve beşeri kapasitenin arttırılması amacıyla bugüne kadar 157 projeye destek verdik. Bu yıl da 45 ülkemizin faydalanıcısı olduğu 24 projeyi devreye alacağız. Ayrıca İSEDAK Kudüs programı kapsamında, bugüne kadar desteklenen proje sayısı 20’ye ulaştı. Politika tavsiyelerinin hayata geçirilmesi noktasında proje destek mekanizmalarından daha çok istifade edilmesinde fayda görüyorum” dedi.
“MÜSLÜMANLAR OLARAK ORTAK TEHDİTLER KARŞISINDA BİRLİK OLMAKTAN BAŞKA HİÇBİR KURTULUŞ YOLUMUZ YOK”
Bir hususu tekrar vurgulamak istediğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle tamamladı: “Gazze, Lübnan, Yemen, Sudan ve diğer İslam coğrafyalarında yaşanan acılardan daha acı olan, Müslümanlar arasındaki anlamsız ihtilaflardır. Çevremizdeki tüm bu trajedilerin daha ağır, daha vahim tarafı, süregiden tepkisizliktir, suskunluktur, gereksiz bahanelerin arkasına sığınmaktır. Şunu çok iyi biliyoruz, şayet biz çözmezsek kimse bizim meselelerimizi çözemez, çözmek de istemez. Şayet biz ihtilaflar yerine kardeşliğimizi büyütmezsek başkaları bizim adımıza bunu yapmaz, yapamaz. Dünyada belki kendimizi tatmin edecek geçerli mazeretler bulabiliriz ama yarın ruzi mahşerde bütün o mazeretler hükümsüz olacaktır. Bir olmaktan, beraber olmaktan, Müslümanlar olarak tüm ayrılıklarımızı rafa kaldırıp ortak tehditler karşısında birlik olmaktan başka hiçbir kurtuluş yolumuz yoktur.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından İSEDAK Başkanı olarak konuşmacılara söz hakkı verdi.
Programda ayrıca, İsrail’in Gazze’ye uyguladığı zulmü ve işgali anlatan görüntü izlendi, Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi İmamı Bünyamin Topçuoğlu tarafından Kur’an-ı Kerim okundu.
Öte yandan, Cumhurbaşkanı Erdoğan program öncesinde ise Kudüs Sergisi’ni ziyaret ederek İSEDAK’a katılan heyet başkanlarıyla aile fotoğrafı da çektirdi.
KORAY GİRGİN VÜCUT GELİŞTİRME VE FITNESS FEDERASYONU Başkanlığına ilk kez seçildi.
VÜCUT GELİŞTİRME VE FITNESS Federasyonunun 6’ıncı Olağan Genel Kurulu Ankara’daki THE GREEN PARK Otelde yapıldı.
VÜCUT GELİŞTİRME VE FITNESS Federasyonu Genel Kurulu, NAZIF KUTALP KOYUNOĞLU’nun Divan Başkanlığında gerçekleştirildi.
VÜCUT GELİŞTİRME VE FITNESS Federasyonu’nun Genel Kurulundaki tek adaylı Başkanlık seçiminde KORAY GİRGİN Genel kurulun başlangıcında gelecekteki proje ve hedefleriyle ilgili bir konuşma yaptı.
KORAY GİRGİN konuşmasında şunları söyledi: “Öncelikle bana ve ekibime duyduğunuz güven ve destek için her birinize ayrı ayrı teşekkür etmek istiyorum başkanlık yolculuğunda kulüplerden sporcusuna antrenöründen hakemine kadar her bir bireyin sesine kulak veren katılımcı ve şeffaf bir yönetim anlayışıyla devam edeceğiz. Hedefim, federasyonumuzun tüm üyelerinin aktif katılımını sağlayarak gençlik projeleri dijitalleşme ve uluslararası arenada daha güçlü varlık ile geleceğe yön veren bir yapıyı hayata geçirmek olacaktır. Kısmet olursa yeni dönemde federasyonumuzun geleceği için birlikte önemli adımlar atacağız. Hepimizin ortak amacı bu kurumu daha ileriye taşımak ve daha güçlü birliktelik sağlamaktır. Siz değerli delegelerimizin desteğiyle sorunlarınızı çözmek için her zaman birlikte çalışacağız. Sizlerden aldığım güç ve inançla federasyonumuzu daha etkin, daha katılımcı, daha başarılı bir konuma getireceğimizden hiçbir şüpheniz olmasın. Sorumluluğunun bilincinde olarak her zaman sizin fikirlerinize önerilerinize ve eleştirinizi açık olacağımı da bilmenizi isterim.
KORAY GİRGİN’in konuşmasının akabinde başkanlık seçimine geçildi.
VÜCUT GELİŞTİRME VE FITNESS Federasyonunun Genel kurulundaki tek adaylı başkanlık seçimi sonucunda KORAY GİRGİN oy kullanan 118 delegeden 118’inin oyunu alarak VÜCUT GELİŞTİRME VE FITNESS Federasyonu Başkanlık koltuğuna oturdu.
VÜCUT GELİŞTİRME VE FITNESS Federasyonu Başkanı KORAY GİRGİN başkanlık seçiminin akabinde bir teşekkür konuşması yaptı.
KORAY GİRGİN, konuşmasında şunları söyledi:”Kulüp başkanlarımıza, Dünya şampiyonlarımıza, uluslararası hakemlerimize bu büyük camiaya en içten teşekkürlerimi bir borç biliyorum. Bu onurlu göreve layık görüldüğüm için hepinize tekrardan teşekkür eder, hepimizin ortak hedefleri doğrultusunda başarılı bir dönem geçirmeyi Allah’tan niyaz ediyorum. katıldığınız için çok teşekkür ediyorum.
Yapılan seçim sonucu, yönetim, denetleme ve disiplin kurulu üyeleri de belirlendi.
Genel Kurul, yönetim kurulu üyelerinin toplu ve hatıra fotoğraf çekimleriyle sona erdi.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.