13’üncü Türkiye Enerji Zirvesi Başkanı Mustafa Karahan, zirvenin açılışında ilk konuşmayı yaptı.
Eski Avrupa Komisyonu ve Portekiz Başbakanı Barroso, BARIŞ İÇİN ENERJİ temasının Avrupa Birliği’nin temellerinde olan bir GÖREV olduğunu da iletti. Bu nedenle hayatının en mutlu anlarından birinin de 2012’de Avrupa Birliği’nin Nobel Barış Ödülü’nü kazanması olduğunu söyledi. Barroso, konuşmasının ardından zirve başkanı Mustafa Karahan’la bir soru-cevap bölümü de gerçekleştirdi.
bu yıl 13’üncüsü düzenlenen zirvede her yıl farklı zorluklarla karşılaşıldığına dikkat çeken KARAHAN, geçen yıl Rusya–Ukrayna, bu yıl ise Ortadoğu’daki gerginliğin uluslararası dengeleri etkileyeceğinin altını çizdi.
Refahı sağlayan enerjinin, aynı zamanda savaşın ve gerginliklerin de sebebi olduğunu dile getiren Karahan, İklim krizi ve enerji dönüşümünün gündeme geldiği bu ortamda zirveyi BARIŞ İÇİN ENERJİ temasıyla yaptıklarını söyledi.
13’üncü Türkiye Enerji Zirvesi’nin ilk gününe katılan Dışişleri Bakan yardımcısı Mehmet Kemal BOZAY da kısa bir konuşma yaptı.
JW Marriott Hotel’de BARIŞ İÇİN ENERJİ temasıyla düzenlenen Zirve’de bu sene eski Avrupa Komisyonu Başkanı ve Portekiz Başbakanı Jose Manuel Barroso da katıldı.
Zirvenin özel konuğu Eski Avrupa Komisyonu Başkanı ve Portekiz Başbakanı Jose Manuel Barroso açılış konuşmasını enerji arzı güvenliği ve enerji dönüşümü üzerine yaptı.
Türkiye-Avrupa Birliği ilişkilerinin gelişim yönüne ve ilerideki potansiyellerine de atıfts bulunan Barroso, yeni yol haritasıyla ilişkilerin daha iyi bir noktaya gelmesini umduğunu söyledi.
Türkiye’nin, Avrupa Birliği için çok önemli bir ortak olduğuna vurgu yapan BORROSO, bölgenin bir enerji habı olması için potansiyelinin olduğunu ancak bu yolda zorlukların da olduğunu söyledi.
Zirvenin açılışının ardından ise ilk panel, Atlantic Council özel oturumuyla düzenlendi.
Enerji Jeopolitiği ve Türkiye’nin Rolü başlıklı panelde, Atlantic Council Türkiye Programları Merkezi Kıdemli Direktörü Defne Sadıklar Arslan moderatörlüğü üstlendi. Panelde Atlantic Council Yönetim Kurulu Üyesi ve İspanya Eski Dışişleri Bakanı Ana Palacio, T.C. Dışişleri Bakanlığı Enerji ve Çok Taraflı Ulaştırma Genel Müdür Yardımcısı Yusuf Burak Rende, Atlantic Council Global Energy Center Kıdemli Danışma Kurulu Üyesi ve Economist Impact Enerji ve Sürdürülebilirlik Yöneticisi Phillip Cornell, Atlantic Council Global Energy Center Kıdemli Danışma Kurulu Üyesi ve Energy Futures Initiative İdari Başkan Yardımcısı Melanie Kenderdine ile Atlantic Council Global Energy Center Kıdemli Danışma Kurulu Üyesi ve Naval Postgraduate School Energy Academic Group Araştırmacı Öğretim Görevlisi Brenda Shaffer yer aldı.
Zirvede İlk günün Paneli, Türkiye enerji sektörünü her zaman destekleyen ve Washington D.C. merkezli bir düşünce kuruluşu olan Atlantic Council Türkiye Programları Merkezi kurucusu Defne Sadıklar Arslan’ın konuşmasıyla başladı. Panelde, Ana Palacio Barış için Enerji temasıyla ilgili konuşarak Türkiye’nin enerji anlamında da köprü görevi gördüğünü ve bu zor görevi başarıyla yerine getirdiğini belirtti.
Panelde, Enerji güvenliği ve enerji dönüşümü konularının üzerinde durulduğu panelde, fosil yakıtları bırakmanın henüz yakın olmadığı da eklendi. Türkiye’nin potansiyelinin çok yüksek olmasına rağmen bölgesel zorlukların da etkisi olduğu belirtildi.
Birleşik Arap Emirlikleri’nde gerçekleştirilecek olan COP28’e de değinen panelistlerden Yusuf Burak Rende, Türkiye’nin kaynaklar konusunda çeşitlendirme yaparak kendi konumunu güçlendirdiğini ifade etti. Hükümet ve özel sektörün bir araya gelerek, Türkiye’nin iklim hedeflerine nasıl ulaşabileceği konusunun da gündemde olduğunu belirten Rende, bu anlamda teknoloji ile inovasyonun özellikle gelişmekte olan ülkeler için önemli olduğunu da kaydetti.
Zirvenin ilk gününde “Elektrik Piyasası”, “Türkiye LPG Piyasası”, “Arama ve Üretim Oturumu”, “Türkiye’nin Enerji Güvenliği İçin Bazyük Santraller”, “Türkiye Akaryakıt Piyasası”, “Türkiye’ye Kadın Enerjisi”, “Özel Sunumlar & Konuşmacılar”, “Enerjide Üretken Yapay Zekâ Oturumu” ve “Enerjide Afet Yönetimi Oturumu” oturumları da gerçekleştirildi.
Zirvenin ikinci gününde Başkan Mustafa Karahan ve Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır birer konuşma yaptı.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Teknoloji Üreten, Güçlü Türkiye hedefine atıfta bulunarak dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasında yer almak için gerçekleştirilen ve planlanan hedeflere değindi.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih KACIR, dünyadaki yerleşik kabullerin çatırdadığı ve korumacılık politikalarının her geçen gün güçlendiği bir dönemden geçildiğine vurgu yaparak enerji arzı güvenliği ile ilgili endişelerin arttığına ve enerji fiyatlarının artmasına değindi.
Bakan KACIR, Enerji sektörünün bir dönüşümün arifesinde olduğunu kaydederek Türkiye’nin hızla değişen küresel enerji denklemini ve fırsatları doğru analiz ederek uyguladığı politikalarla riskleri avantaja çeviren bir ülkeye dönüştüğünü dile getirdi.
Bakan KACIR, Doğu-Batı ve Kuzey-Güney Enerji Koridoru merkezinde yer alan Türkiye’nin yoğun enerji diplomasisiyle, kaynak ülkelerle tüketici arasında güvenli bir köprü vazifesini yerine getirdiğini de kaydetti.
Küresel ekonominin can damarı enerjinin tedarikini güvence altına aldıklarını, enerjinin küresel barışı güçlendiren bir araç olmasını sağladıklarının altını çizen KACIR, Türkiye Yüzyılı’nda müreffeh bir ülke inşa etmenin anahtarı olarak başta yenilenebilir enerji kaynakları olmak üzere, alternatif enerji kaynaklarının kullanımını sağlamayı, bu alanlarda üretim ve teknoloji geliştirme kabiliyetlerimizi güçlendirmeyi amaçladıklarını söyledi.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih KACIR, Gerçekleştirdikleri ve planladıkları hedeflerle 2053 net sıfır emisyona ulaşacaklarını, üretimin kalbi enerji sektöründe her geçen gün bağımsız olma yolunda emin adımlarla yürüyeceklerini de bildirdi.
Bakan KACIR, Türkiye’nin iş insanları ve girişimcileriyle birlikte Teknoloji Üreten, Güçlü Türkiye hedefi yönünde Dünya’nın en büyük 10 ekonomisi arasında yer almak için kararlılıkla yollarına devam edeceklerini de sözlerine ekledi.
Konuşmaların hemen akabinde Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır’a Zirve Başkanı Mustafa Karahan ve Enerji Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Sertaç Komsuoğlu tarafından plaket takdim edildi.
BARIŞ İÇİN ENERJİ temasıyla düzenlenen 13’üncü Türkiye Enerji Zirvesi daha sonra düzenlenen panellerle sona erdi.
Zirve’nin son gününde “Doğalgaz Piyasası”, “Çevre Piyasaları ve AB Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması Oturumu”, “Yenilenebilir Enerji ve Depolama Yatırımları Oturumu”, “Balkanlarda Enerji Güvenliği ve Ticareti”, “Büyük Tüketici Oturumu”, “Yeni Nesil Yakıtlar Oturum”, “E-Mobilite”, “Hidrojen Teknolojileri ve Piyasası Oturumu” ve “Enerjide Kariyer Oturumu” ve “Özel sunumlar” yapıldı.
Önemi itibarıyla Dünya’nın ve Türkiye’nin önde gelem olan 13’üncü Türkiye Enerji Zirvesi, 25 ülkeden bin 500 üzerinde katılımcıya ev sahipliği yaptı.
Enerji Fuarcılık tarafından bu sene 13’üncüsü yapılan Türkiye Enerji Zirvesi’nde, küresel enerji piyasalarındaki son durum ile piyasaları etkileyen yöresel ve uluslararası problemler BARIŞ İÇİN ENERJİ temasıyla enerji sektörünün bütün katılımcılarıyla masaya yatırıldı.
Bunun yanısıra Zirve’de bu sektörün yatırımcıları problemlere çözümler konusunda geleceğe projeksiyonla öneri ve vizyonlarını da kamuoyuna duyurdular.
Ticaret Bakanı Ömer Bolat, e-ticaret platformlarında satılan ürünlerin güvenliğini doğrudan hedef alan, yapay zeka temelli “proaktif denetim” yaklaşımını hayata geçireceklerini belirterek, “Vatandaşlarımızın sanal ortamda da fiziki mağaza kadar güvenle alışveriş yapabilmesini sağlıyoruz. Bu yeni dönem, ürün güvenliğinde dijital çağa uygun bir denetim kültürünün de başlangıcı olacak.” dedi.
Bakan Bolat, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan ile Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun katılımıyla Ticaret Bakanlığı’nda düzenlenen Ürün Güvenliği Haftası Açılış Konferansı’nda konuştu.
Ticaret Bakanı Bolat, ürün güvenliğinin, yalnızca teknik ve idari bir konu değil, güçlü, kapsayıcı ve güncel mevzuatın günlük hayata yön verdiği bir alan olduğunu söyledi.
Bu alanda sadece kamu kurumlarının değil, özel sektörün ve tüketicilerin de etkin rolünün bulunduğuna dikkati çeken Bolat, güvenli ve mevzuata uygun üretim yapan firmaların emeğinin karşılığını alabildiği, kuralları ihlal edenlere ise gerekli müdahalenin uygulandığı ve tüketicilerin gönül rahatlığıyla alışveriş yapabildikleri yapıyı oluşturmanın temel sorumlulukları olduğunu anlattı.
Bakan Bolat, Dış Ticarette Risk Esaslı Kontrol Sistemi’nin (TAREKS) devreye alındığı 2011’den bu yana ithalatta toplam 49 milyar sanayi ürününün denetlendiğini, uygunsuz bulunan 424 milyon ürünün ülkeye girişinin engellendiğini belirterek, şu ifadeleri kullandı:
“Bugüne kadar tarım ürünlerinde 31 milyar ürün ticari kalite standartlarına uygunluk açısından denetlenmiş ve yapılan denetimler dış pazarlarda Türk malı imajının korunması hedefimize doğrudan katkı sağlamıştır. Bu denetimlere ek olarak, iç piyasada yerli ve ithal tüm ürünlere yönelik 2009’dan bu yana yapılan denetimlerde 708 milyon adet uygunsuz ürün bulunmuştur. Yapay zeka destekli yeni sistemlerimizle, hem denetim kapasitemizi artırıyor hem de kaynaklarımızı daha verimli kullanarak daha hızlı, hedefe odaklı ve önleyici denetimler gerçekleştiriyoruz.”
“TAREKS’i baştan sona yeniliyoruz”
Ürün Güvenliği Haftası’nın bu yılki konusunu “e-Ticaret Ürün Güvenliği” olarak belirlediklerini dile getiren Bolat, vatandaşların güvenle alışveriş yapabilmeleri için sadece mevzuatla değil, altyapı ve denetim sistemleriyle de kendilerini sürekli yenilediklerini söyledi.
Ticaret Bakanı Bolat, ürün güvenliğini doğrudan güçlendirecek bazı yeniliklere dair de şu bilgileri verdi:
“Ürün güvenliği denetimlerinin dijital kalbi konumundaki TAREKS’i baştan sona yeniliyoruz. Sistem kurulduğu günden bu yana sayısız başarıya imza attı. Ancak zamanla sistemin yenilenmesi zorunlu hale geldi. Yapay zekanın üretim süreçlerine dahil olduğu bu yeni dönemde, ithalat denetimleri sistemimizde, uygunsuz ürünlerin piyasaya arzını engelleme misyonumuzu dijital dönüşüm hedefleriyle harmanlayarak yapay zeka destekli yeni bir yapı tasarladık. Yeni sistemimizde, yapay zeka tabanlı, skor bazlı bir risk analizi modeline geçtik.”
Yeni yapıyla riskli ürün getiren firmalar üzerinde daha çok yoğunlaşılmasını, bu sayede güvenli ve yasalara uygun ürün ithal eden firmaların haksız rekabetten daha iyi korunmalarını sağlayacaklarını dile getiren Bolat, hedef odaklı denetim gerçekleştirip denetimlerde daha yüksek oranda uygunsuzluk tespit etmeyi ve böylece denetim kaynaklarını daha etkin kullanmayı amaçladıklarını ifade etti.
Ticaret Bakanı Bolat, yeni TAREKS’in sadece daha akıllı değil, aynı zamanda daha kolaylaştırıcı olduğuna dikkati çekerek, eskiden noter kanalları ve fiziksel belgeler üzerinden yürütülen firmaların TAREKS üzerinden yetkilendirme sürecinin, MERSİS, ESBİS ve KPS entegrasyonları sayesinde dijitalleştiğine işaret etti.
Bir diğer yeniliğin ise yeniden yapılandırılarak ihracatçıların kullanımına sunulan “Ticarette Teknik Engeller Platformu” olduğunu bildiren Bolat, yeni platformla artık ihracatçıların, tüm ülkelerde mevcut olan teknik engellere ve o ülke pazarlarına girişte talep edilen belge ve bilgilere tek elden ulaşabileceklerini anlattı.
Bakan Bolat, söz konusu platform sayesinde, Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) üyesi ülkelerin ürünlere ilişkin mevzuatlarında yapmayı öngördükleri değişiklik ve düzenlemeleri, henüz planlama aşamasında iken ihracatçılarla paylaşabileceklerini belirterek, bu sayede, ihracatçıların sahada daha fazla yer alabileceklerini ve hedef pazarların tüm süreçlerine daha güçlü etki edebileceklerini bildirdi.
“Yapay zeka temelli proaktif denetim yaklaşımını hayata geçiriyoruz”
Öte yandan, e-ticarette de yeni bir denetim dönemini başlatacaklarını kaydeden Bolat, “e-Ticaret platformlarında satılan ürünlerin güvenliğini doğrudan hedef alan, yapay zeka temelli ‘proaktif denetim’ yaklaşımını hayata geçiriyoruz. Vatandaşlarımızın sanal ortamda da fiziki mağaza kadar güvenle alışveriş yapabilmesini sağlıyoruz. Bu yeni dönem, ürün güvenliğinde dijital çağa uygun bir denetim kültürünün de başlangıcı olacak. Adil rekabetin teminatı etkin denetimdir.” diye konuştu.
Her gün binlerce ürünün, fiziksel mağazalar yerine çevrim içi platformlar üzerinden evlere ulaştırıldığını dile getiren Bolat, bu doğrultuda, e-ticarette ürün güvenliğini temin etmek amacıyla, kapsamlı ve güçlü mevzuat altyapısı oluşturduklarının altını çizdi.
Ticaret Bakanı Ömer Bolat, yeni mevzuatla, vatandaşların çevrim içi alışverişlerini güven içinde yapabilmeleri için satış ilanlarında açıklık ve sorumluluğun esas alındığına dikkati çekerek, şu değerlendirmede bulundu:
“Düzenlemeyle, yurt dışı kaynaklı internet sitelerinden doğrudan ülkemize satışa sunulan ürünler için Türkiye’de yerleşik bir iktisadi işletmeci bulunması zorunlu hale getirildi. e-Ticaret platformlarının ‘ürün güvenliği temas noktası’ belirlemesi zorunlu tutulmuştur. Bakanlık olarak bu mevzuatın etkin şekilde hayata geçirilmesini sağlamak için Avrupa Birliği (AB) destekli bir proje başlattık. Projeyle internet üzerinden satılan güvensiz ve mevzuata aykırı ürünleri tespit edebilmek için yapay zeka destekli bir tarama yazılımı geliştirdik, sistemle platformlardaki riskli içeriklere hızlı ve proaktif müdahale imkanı oluşturmayı hedefliyoruz.”
“Ekonomik ve ticari ilişkilerimizi güçlendirmemize yardımcı olacak”
AB Türkiye Delegasyonu Başkan Yardımcısı Jurgis Vilcinskas da son zamanlarda yapay zeka ve dijital çözümlerin oldukça önemli hale gelmeye başladığını belirterek, hem AB’de hem de Türkiye’de e-ticaret hacminin kayda değer artışlar yaşadığını ifade etti.
Bu artışın tüketici güvenliği ve siber güvenlik gibi hususları gündeme getirdiğini bildiren Vilcinskas, “Gelecekte artan rekabet gücü, dijital çözümlerin benimsenmesi, araştırma, inovasyon ve güvenli ürünler alanında AB’nin desteğine güvenebilirsiniz. Bu haftanın ve projenin, harika işbirliğini geliştirmemize, ekonomik ve ticari ilişkilerimizi güçlendirmemize yardımcı olacağını umuyorum.”dedi.
Ticaret Bakanlığı Ürün Güvenliği ve Denetimi Genel Müdürü Hakkı Karabörklü de uluslararası ticaretin hem anahtarının, hem de kilidinin ürün güvenliği olduğuna dikkati çekerek, ürün güvenliğinin can, mal ve çevrenin korunması, verimliliğin sağlanması ile haksız rekabetin önlenmesi gibi fonksiyonlarıyla sürdürülebilir kalkınma bakımından büyük önem oluşturduğunu dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cezayir Büyükelçisi Boumediene Guennad’ı Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde kabul etti. Kabulde Büyükelçi Guennad, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a güven mektubunu sundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Özbekistan Büyükelçisi İlkhom Khaydarov’u Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde kabul etti. Kabulde Büyükelçi Khaydarov, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a güven mektubunu sundu.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.