Sri Lanka’nın 76’ıncı Bağımsızlık yıldönümü Ankara ANEMON Otelde verilen bir resepsiyonla kutlandı.
Sri Lanka’nın 76’ıncı Bağımsızlık Yıldönümü dolayısıyla Ankara’da bir resepsiyon düzenlendi.
Sri Lanka’nın Ankara Büyükelçiliği’nce Ankara ANEMON otelde düzenlenen resepsiyona Türkiye’yi temsilen Milli Eğitim Bakanı Yusuf TEKİN katıldı.
Sri Lanka’nın Ankara Büyükelçisi Ekselansları Saranya Hasanthi Urugodawatte DISSANAYAKE ve eşi Prof. Dr. Oscar Ktihsiri DISSANAYAKE’nin ev sahipliğinde Ankara ANEMON Otelde düzenlenen resepsiyonda, Ankara’da Büyükelçilikleri bulunan ülkelerin Büyükelçileri ve seçkin bir davetli topluluğu da hazır bulundu.
Dışişleri Bakanlığı Güney Asya Genel Müdürü Büyükelçi Oğuzhan ERTUĞRUL ile Yeniden Asya Koordinatörü Büyükelçi Kezban NİLVANA da resepsiyonda yerlerini aldı.
Sri Lanka Milli Günü resepsiyonunda, geçen yıl 6 Şubat’ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerde hayatını kaybedenler için bir dakikalık saygı duruşu yapıldı.
Sri Lanka Milli Günü resepsiyonu, Türk ve Sri Lanka milli marşlarının seslendirilmesiyle başladı.
İki ülkenin Milli marşlarının seslendirilmesinden ardından kürsüye ilk konuşmacı olarak Sri Lanka Büyükelçisi Ekselansları Saranya Hasanthi Urugodawatte DISSANAYAKE geldi.
Büyükelçi Ekselansları DISSANAYAKE konuşmasına davetlileri aralarında görmekten büyük mutluluk duyduğunu belirterek başladı.
Sri Lanka Büyükelçisi Ekselansları Saranya Hasanthi Urugodawette DISSANAYAKE daha konuşmasında şunları söyledi; “Sri Lanka’nın Bağımsızlığının 76.’ıncı yıldönümünü kutlamak için sizleri sıcak bir şekilde karşılamaktan büyük mutluluk duyuyorum.
Aynı zamanda akredite olduğum Gürcistan’dan gelen misafirlerimize özel bir hoş geldiniz diyorum.
Sri Lanka, Hint Okyanusu’nda, Hint yarımadasının 40 km güneyinde, yüz ölçümü Türkiye’nin yaklaşık 12’de biri kadar olan tropik bir adadır.
Sri Lanka’nın yaklaşık 3000 yıllık belgelenmiş tarihine ve adaya 125.000 yıl öncesinde insanların yerleştiğini gösteren doğrulanmış arkeolojik kanıtlara dayanarak, 76 yıl, oldukça kısa bir zamandır. Bu fotoğraflar, erken insan kalıntılarının izlerinin nerede bulunduğunu gösteriyor.
Sri Lanka’nın arkeolojik kanıtlarla desteklenen kayıtlı tarihindeki dikkat çekici miraslardan biri sulama sistemidir. Bu sistem, BM Gıda ve Tarım Örgütü (UNFAO) tarafından Küresel Olarak Önemli Tarımsal Miras Sistemleri olarak belirlenmiştir. En eski kanıtlar M.Ö. 4. yüzyıla aittir.
ilk olarak M.Ö. birinci yüzyılda inşa edilmiş eski bir savak kapısı var. Bu, uzmanların 1982 yılında Maaduru Oya rezervuarının savak kapısını inşa etmek amacıyla bölgeyi keşfetmesi sırasında modern teknolojiyle bulundu. “Dev Kanal” anlamına gelen Yoda Ela, M.S. 5’inci yüzyılda inşa edilmiş 87 km uzunluğunda bir su kanalıdır. Eğimi kilometre başına 10 ila 20 cm arasındadır.
Sri Lanka tarihinde zafer ve refah dönemlerinin yanı sıra büyük tehlikeler, istila ve işgal dönemleri de olmuştur. Ancak ADA, ulusumuzun tamamının yabancı işgaline maruz kaldığı tek dönem, topraklarımızın egemenliğinin Kandyan Mütarekesi ile İngilizlere devredildiği 2 Mart 1815 günü olmuştur.
İlk Bağımsızlık Töreni 4 Şubat 1948 tarihinde gerçekleştirilmiştir.
Sri Lanka, 1931’de hem erkekler hem de kadınlar için Evrensel Yetişkin Oy kullanma Hakkını kazandı. Bayan Adeline Molamure, aynı yıl Sri Lanka parlamentosuna seçilen ilk kadın oldu. 1960 yılında Sri Lanka dünyanın ilk kadın Başbakanı Madam Sirimavo Ratwatte Dias Bandaranaike’yi seçti.
Sri Lanka’nın son 76 yılda kaydettiği ilerlemeye baktığımızda, eğitim ve sağlık sektörlerinde pek çok başarı görüyoruz. Eğitim sektöründeki temel başarılar: Yetişkin Okuryazarlık Oranı yüzde 93 virgül 3, İnsani Gelişme Endeksinde 73’üncü sırada, İnsan Sermayesi Endeksinde 71’inci sırada,
Sağlık Sektöründeki Temel Başarılar: Doğumda beklenen yaşam süresi: 76 yıl, 2014’te Çocuk felcinden kurtuldu ve 2016’ya kadar Lenfatik Filaryaz ve Sıtma hastalığını ortadan kaldırdı
Sri Lanka’nın bağımsızlığının 75’inci, Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü yıl dönümü; İki ülke arasındaki 75 yıllık diplomatik ilişkiler; Büyükelçilik, diplomatik ilişkilerin 75’inci yılını kutlamak amacıyla 8 Aralık 2023’te Colombo ve Ankara’da eş zamanlı olarak Özel Hatıra Pullarının basılmasını sağlayan girişimi gerçekleştirdi.
Sri Lanka ve Türkiye’nin deniz ticareti yoluyla yüzyıllar öncesine dayanan köklü bağları var. İlk Fahri Konsolosluk 1864 yılında kurulmuş, 2012 ve 2013 yıllarında sırasıyla Ankara ve Kolombo’da büyükelçilikler açılmıştır. Türkiye, Sri Lankalı öğrenciler için giderek daha popüler bir konum haline geldi ve yarı vasıflı işçilere yönelik son fırsatlar, Sri Lanka’yı olumlu yönde etkilediği için takdir ediliyor. Çok taraflı forumlara verdiği destek nedeniyle Türkiye’ye de teşekkür ederiz. İkili ilişkimiz, hükümetler arası işbirliği anlaşması ve Mutabakat Zaptı’nın imzalanması, ayrıca odalar arasında bölgesel düzeyde imzalananlar da dahil olmak üzere, şu ana kadar 15 anlaşma ile şekillenmiştir ve devam etmektedir.
On yıllar boyunca iki ülke arasında çok sayıda üst düzey ziyaret gerçekleşti. Ocak 2023’te Sri Lanka Parlamentosu Ombudsmanı Ankara’yı ziyaret etti ve işbirliğine ilişkin bir Mutabakat Zaptı imzalandı.
Sri Lanka Parlamento Başkanı, Haziran 2023’te Türkiye Cumhurbaşkanının yemin ve göreve başlama töreni için Ankara’yı ziyaret etti.
Temmuz 2023’te Sri Lanka Savunmadan sorumlu Devlet Bakanı IDEF 16 için İstanbul’u ziyaret etti.
İkili ticarete Sri Lanka’dan toptan çay ithalatı ve Türkiye’nin buğday unu ihracatı hakimdir. İkili ekonomik iş birliğinin ilerletilmesi açısından büyük önem taşıyacak olan “Sri Lanka ile Türkiye arasında Çifte Vergilendirmeyi Önleme ve Vergi Kaçakçılığı ile Vergiden Kaçınmaya Engel Olma İkili Anlaşma”sının 11 Aralık 2023 tarihinde yürürlüğe girdiğini de belirtmekte fayda var.
Sri Lanka’daki en büyük Türk yatırımı Lanka Baloning (Pvt.) Ltd.’ye ait. Çay ticaretinin yanı sıra e-danışmanlık platformlarına da yatırımlar var.
Sri Lanka’nın genel turizmi artık toparlandı ve Türk turistler için de popüler bir varış noktası haline geliyor.
Trip Advisor, Colombo’yu 2024’ün en iyi 7. kültürel lokasyon olarak sıraladı. Bu, pek çok onurlandırmadan sadece biri.
Bu arada, Türk Hava Yolları da geçen yıl 30 Ekim’den itibaren İstanbul’dan Kolombo’ya direkt uçuşlara başladı. Jazeera ve Katar dahil diğer birçok uluslararası havayolu Sri Lanka’ya uçuyor. Sri Lanka’yı turist olarak gidecekler ziyaret öncesinde, e-vize başvurusunda bulunabilirler, Ayrıca varışta vize almak da mümkün. Kısa bir süre önce bir pilot proje çalışmasında, 31.03.2024 tarihine kadar derhal geçerli olmak üzere Çin, Hindistan, Endonezya, Rusya, Tayland, Malezya ve Japonya’yı içeren 7 ülkenin vatandaşlarına ücretsiz vize uygulaması başlatıldı. En son turizm sloganımız ‘Daha Fazlası İçin Geri Döneceksiniz’.
Sri Lanka’daki UNESCO Dünya Mirası arasında yer alan antik Polonnaruwa şehri, 11. ve 13. yüzyıllardan kalma saraylar, Budist ve Hindu tapınakları, devasa kaya heykelleri, göletler, hastaneler, rezervuarlar ve çok daha fazlasıyla doludur.
Lonely Planet tarafından Dünyanın En Büyük 10 Yaban Hayatı Harikasından biri olarak gösterilen Minneriya Resovoir yakınında toplanan filler, Sri Lanka’da görülmeye değer bir manzaradır. Göç, Asya fillerinin tüm dünyadaki en büyük yıllık hareketidir.
Kahramanmaraş’ta meydana gelen depremin ardından, acı çeken ülkeyle dayanışma amacıyla tüm tanıtım faaliyetleri durduruldu ve etkilenen insanlara yardım etmeye odaklanıldı, çeşitli platformlarda Türkiye’nin 2004’te Sri Kanja’da meydana gelen tsunamiden sonra 450 konutlu bir Türk köyünün inşası ve sert hava koşulları sırasında devam eden yardım dahil olmak üzere verdiği desteği hatırlatıldı.
Sri Lanka’nın Ankara Büyükelçiliği, Sri Lanka medyasını, özellikle de TV kanallarını sürekli bilgilendirdi ve diplomatik kurumlar arasında mağdurlara fon sağlanmasına yönelik bir girişime öncülük etti. Bunun sonucunda 27 Şubat 2023 tarihinde 123.500 TRY tutarındaki tahsilatın AFAD’a devri sağlandı. Sri Lanka hükümeti ayrıca bir çay bağışı ve bir acil müdahale ekibi ayarladı, ancak Türkiye ikincisini reddetti. Sri Lanka’nın özel sektörü, sivil toplumu, dini ve kültürel kuruluşlarının tamamı Türkiye’nin ihtiyacına binaen yardım için öne çıktı.
Birleşmiş Milletler Vesak Günü’nü BM Ofisi ile Ankara’da kutladık.
22 Mayıs 2023 Dünya Biyoçeşitlilik Günü’nde Ankara Üniversitesi’nde biyolojik çeşitlilik ile iklim değişikliği arasındaki bağlantıya odaklanan “Sri Lanka’nın Biyoçeşitliliği: İnsanlığa Katkısı” konulu bir sunum yapmak benim için büyük mutluluktu.
Büyükelçilik, Türkiye-Sri Lanka İş Konseyi ile birlikte Temmuz 2023’te bir günlük Sri Lanka yatırım, ticaret ve turizmi teşvik etkinliği düzenledi.
Büyükelçilik, ilgili Fahri Konsolosların desteğiyle Adana, Antalya ve Bursa’da üç tane Sri Lanka tanıtım etkinliği düzenledi.
Büyükelçiliğimiz, Cumhuriyetin 100’üncü yıldönümü için 42’inci “Çevremizdeki Müzik Hayatı” konserine ev sahipliği yaptı.
Kasım ayında Büyükelçilik, Sri Lanka’nın safir ve yakut gibi değerli taşlarını tanıtmak amacıyla bir takı ve mücevher sergisi düzenledi.
Sri Lankalı ünlü sanatçı Vasantha Perera’nın resim ve sınırlı sayıdaki baskılarından oluşan resim sergisi, Kasım 2023’te Ankara’da düzenlendi.
Uluslararası alanda Sri Lanka, iklim değişikliğinin etkilerini ele alma konusundaki ilerlemesi ve kararlılığıyla tanınmaktadır. Ülke, önemli varlıklar olarak kabul edilen benzersiz ekosistemlerinin, çeşitli ortamlarının ve zengin yerel biyolojik çeşitlilik sürdürülebilir yönetimi konusunda aktif olarak çalışmaktadır. Bu çabalar hem yerel hem de küresel düzeyde giderek daha fazla tanınmaktadır.
Sri Lanka’nın iklim değişikliğinin etkilerini hafifletmeye ve adaptasyona yönelik iddialı taahhütleri, sırasıyla 2022 ve 2023’teki son iki UNFCCC Taraflar Konferansı’nda vurgulandı. Bunlar arasında: Uluslararası İklim Değişikliği Üniversitesinin kurulması, Üçlü Global Krizle mücadele etmek için Tropik Kuşak’a yatırım yapılması 2030 yılına kadar elektriğin yüzde 70’inin yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlanması, 2042 yılına kadar kömür kullanımının aşamalı olarak sonlandırılması, 2050 yılına kadar net sıfır emisyona ulaşmak (Sri Lanka’nın kişi başına sera gazı emisyonunun 2019’daki küresel kümülatif etkisi yalnızca yüzde 0,03’tü)
Dünyada Mangrovların Korunmasına ilişkin Ulusal Politikayı formüle eden ilk ülke İklim değişikliğinin etkilerinin ciddiyetini hepimizin anlaması, azaltması gerekiyor. Uyum faaliyetlerinin finansmanı açısından birçok zorlukla karşı karşıya olan gelişmekte olan ülkeleri geride bırakmanın, herkes için yalnızca daha fazla yıkımla sonuçlanacağını anlamanın zamanı geldi. Burada bulunan her birinize, iklim değişikliğinin olumsuz etkilerini en aza indirme konusundaki bireysel sorumluluklarınızın bilincinde olmanız için bu mütevazı çağrıyı yapıyorum.
Bu fırsatı değerlendirip tüm sponsorlara, Sri Lanka Fahri Konsoloslarına teşekkür etmek istiyorum. Sri Lanka Konsolosları, Anemon Oteli ve personeliyle bu geceki sanatçılar, Tiflis Devlet Tıp Üniversitesi’nden Sri Lankalı tıp öğrencisi Sujani, Himasha ve Vishmi’nin yanı sıra Amila ve Ellie’ye bizi dans, müzik ve şarkı söyleyerek eğlendirdikleri için. Son olarak, personelim ve ailelerinin bu etkinliğin başarılı olması için gösterdikleri sınırsız işbirliğinden dolayı teşekkür ederim. Hepinize teşekkür ederim.”
Sri Lanka Büyükelçisi Saranya konuşmasından sonra kürsüye Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin geldi.
MİLLİ EĞİTİM BAKANI YUSUF TEKİN, TÜRKİYE’Yİ TEMSİLEN SRİ LANKA MİLLÎ GÜN RESEPSİYONU’NDA YER ALDI.
Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Sri Lanka’nın Ankara Büyükelçiliği tarafından düzenlenen Sri Lanka Millî Günü Resepsiyonuna katıldı.
Yusuf TEKİN, resepsiyondaki konuşmasında Kahramanmaraş merkezli depremlerde hayatını kaybedenlere bir kez daha Allah’tan rahmet ve yakınlarına da başsağlığı dileklerini iletti.
Tekin, Sri Lanka ile Türkiye arasında coğrafi olarak uzun bir mesafe olmasına rağmen iki ülke arasındaki ilişkilerin her zaman dostane ve karşılıklı iyi niyete dayalı olarak geliştiğini söyledi.
Bakan TEKİN, Türkiye ile Sri Lanka arasındaki uzun yıllardan beri devam eden dostluğa atıfta bulunarak bunun en önemli örneklerinden birinin, 1890 yılı eylül’ünde Japonya’ya giderken Kolombo Limanı’nda demirleyen Ertuğrul Fırkateyni’nin yaklaşık 200 bin kişinin ziyaret edilmesi olduğunu dile getirdi.
Tekin, daha sonra şöyle konuştu; “Kökeni Osmanlı İmparatorluğu dönemine kadar uzanan Sri Lanka’yla ilişkilerimiz bugüne kadar ikili ve çok taraflı düzeyde işbirliği ve dayanışma temelinde sağlam adımlarla ilerlemektedir. Sri Lanka’da 2005 yılında yaşanan tsunami felaketi ve geçtiğimiz yıl Türkiye’de yaşanan depremler sonrasında karşılıklı dayanışmamız ve dostluğumuzun gelecek nesiller tarafından çok uzun yıllar boyunca hatırlanacak önemli kanıtları olmuştur.”
Türkiye’nin Sri Lanka’nın bağımsızlığını tanıyan ilk ülkelerden biri olduğunu hatırlatan TEKİN, geçen yılın Türkiye için özel önem taşıdığına değindi.
Bakan Tekin bu konuda da şunları söyledi; “2023 yılı, Sri Lanka’nın bağımsızlığının 75’inci yıl, Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü yıl dönümüne karşılık gelmekteydi. Türkiye Cumhuriyeti, 1948 yılında o dönemki adıyla Seylan’ın bağımsızlığını tanıyan ilk ülkelerden biri olmuştur.”
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, 2016 yılında Türkiye’deki Karma Ekonomik Komisyonu Toplantısı’nda iki ülke arasındaki ticaret hacminin 500 milyon dolara çıkarılması yönünde karar alındığını belirterek, “Türkiye ve Sri Lanka olarak bu yöndeki çalışmalarımıza ara vermeden devam etmekteyiz.” dedi.
Türkiye ile Sri Lanka arasında 11 Aralık 2023’te yürürlüğe giren ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME ANLAŞMASI’nın önemli bir adım olduğunun altını çizen Bakan Tekin, daha sonra sözlerine şunları ekledi; Asyalı ortaklarımızla ticaret ve yatırım, altyapı ve teknoloji, savunma sanayi ve kültür başta olmak üzere, tüm alanlarda işbirliğimizi yeni bir boyuta taşımak amacıyla başlattığımız YENİDEN ASYA GİRİŞİMİ kapsamında ilişkilerimizi geliştirmek istediğimizin altını çizmek isterim. Bu bağlamda önemli potansiyele sahip olan Sri Lanka ile ilişkilerimizin geliştirilmesi, Yeniden Asya GİRİŞİMİNE de de ayrı bir güç katacaktır.”
Konuşmaların hemen akabinde Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ile Sri Lanka’nın Ankara Büyükelçisi Saranya Hasanthi Urugodawatte Dissanayake birbirlerine günün anısına ülkelerinin sanatsal zenginliklerini temsil eden hediyeler verdiler.
Resepsiyonda, Tiflis Devlet Tıp Üniversitesi’nden Sri Lankalı tıp öğrencileri Sujani, Himasha ve Vishmi üçlüsü dans gösterileri Amila ve Ellie de söyledikleri sevilen şarkılarla davetlilere neşeli anlar yaşattılar.
Bu arada, Sri Lanka Milli Günü için hazırlanmış pastanın kesimi yapıldı.
Resepsiyona katılan davetliler, pasta kesiminden sonra Sri Lanka müziğinin eşliğinde, üçlü folklor ekibinden Sri Lanka esintileri ile Amila ve Ellie’den popüler şarkılar dinlediler.
Öte yandan, davetlilere Sri Lanka milli günü için hazırlanmış Sri Lanka ve Türk mutfağından birbirinden lezzetli yiyecekler ikram edildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, TEKNOFEST 2024’te yaptığı konuşmada, “Teknolojiyi sadece kullanan değil; tasarlayan, geliştiren, üreten ve ihraç eden ülke hedefimiz doğrultusunda emin adımlarla ilerliyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Adana Şakirpaşa Havalimanı’nda düzenlenen TEKNOFEST 2024’e katılarak bir konuşma gerçekleştirdi.
Konuşmasına Adanalıları selamlayarak başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 10 Ağustos’ta Adana’ya gelerek muhteşem bir projenin açılışını yaptıklarını, Adana ile Mersin’in de gurur kaynağı olan Uluslararası Çukurova Havalimanı’nı tüm bölgenin hizmetine sunduklarını hatırlattı.
Şimdi de dünyanın en büyük Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali için Adana’da olduklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Her yıl milyonlarca vatandaşımızın akın ettiği, gençlerimizin heyecanla beklediği TEKNOFEST Adana’ya hepiniz hoş geldiniz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün Adana’nın gençlerin coşkusuyla bir başka güzel olduğuna işaret ederek, şunları kaydetti: “Gözlerinin ışıltısında aydınlık yarınlarımızın müjdesi olan siz gençlerimizle Adana ve Şakirpaşa bugün çok farklı. Bugün burada sadece millî teknoloji hamlemizin göz kamaştıran ürünleri yok. Burada aynı zamanda Türkiye Yüzyılı’nın mimarı olacak genç yüreklerimiz, parlak zihinlerimiz var. Burada yarının Hezarfen Ahmet Çelebileri, Cezerileri, Ferganileri, Ali Kuşçuları, Aziz Sancarları var. Burada aşkın diliyle, barışın diliyle, ilmin, teknolojinin, bilimin diliyle konuşan, ufku açık yüz binlerce gencimiz var. Sizlerin vasıtasıyla bilime, araştırmaya, teknolojiye, keşfetmeye özellikle meraklı ülkemizin tüm gençlerini bir kez daha sevgiyle selamlıyorum. Kalplerimizi tekrar buluşturan Rabbime hamdediyorum.
Biz, Çukurova Havalimanı’nı açtığımızda birileri Şakirpaşa ile ilgili yoğun bir algı çalışması yürüttüler. Akla, vicdana, siyasi ahlaka sığmayan bir sürü iddiayı gündeme taşıdılar. Peki, ne oldu? İddialarının hiçbir geçerliliğinin olmadığı bugün bir kez daha ortaya çıktı. Şakirpaşa kapandı mı? Şakirpaşa açık mı? Buyurun biz de bugün Şakirpaşa’ya indik. Ve şimdi Şakirpaşa’da bir TEKNOFEST fuarını şu anda gümbür gümbür buradan dünyaya haykırıyoruz. Algı operasyonlarından etkilenip Şakirpaşa ne olacak diye endişelenen Adanalı gençlerimize sesleniyorum, siz, birilerine bakıp da asla endişe etmeyin. Şakirpaşa eskisinden daha mühim, daha hayati görevler icra edecek. Millî teknoloji hamlemizin simgesi olan TEKNOFEST sadece bir başlangıç. İnşallah burayı tarihine, misyonuna ve önemine uygun şekilde çok etkin bir şekilde kullanmaya devam edeceğiz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, TEKNOFEST 2024’ün Adana’ya, Türkiye’ye, millete ve özellikle gözleri parlayan gençlere hayırlı, uğurlu olmasını diledi.
Gençlere özgüven aşılayan, umudu ve başarmayı öğreten bu güzide festivalin düzenlenmesinde emeği geçen Sanayi ve Teknoloji Bakanlığını, Türkiye Teknoloji Takımı Vakfını, sponsorlar ve iştirakçiler ile güvenlik görevlisinden gönüllülere herkesi tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kendilerine tek tek teşekkür ediyorum. En büyük teşekkürü de sizler gibi pırıl pırıl evlatlar yetiştiren, vatanına, milletine, devletine, tüm gücüyle hizmet edecek böyle parlak gençler büyüten anne-babalarımıza ediyorum” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, katıldıkları yarışmalarda ödül alan tüm gençleri, takımları kutlayarak, şunları ifade etti: “İsmini yaşattığımız eski Adana Valilerinden, Adana nehirlerini ıslahıyla ve tarıma verdiği destekle bilinen Şakir Paşa’yı da rahmetle anıyorum. Yiğidin sevdiği güzel olunca, ömrü arkasından sökülür gidermiş. Öyle demişler sevgili gençler. İşte bizim gönlümüzde de buraların, Çukurova’nın çok ayrı bir yeri var. İlk fetihlerden Kuvayı Millîye’ye ve günümüze kadar devletine, milletine, hakka ve hakikate sahip çıkan Adana’nın kalbimizde farklı bir yeri var. Toroslar’ın çocukları, Çukurova’nın evlatları, Yemen’den Galiçya’ya, Sarıkamış’tan Çanakkale’ye, coğrafyamızın dört bir yanında hilal uğruna, bekamız uğruna ve sevdamız için şehit düştüler. Bugün başı dik, alnı ak, huzur içinde yaşıyorsak, gölge olarak sadece ay yıldızlı al bayrağımızın gölgesini tanıyorsak, ölümden korkmayan o aziz şehitlerimiz sayesindedir. Bu vesileyle Adana’nın verdiği şehitleri, tüm şehitlerimizle birlikte rahmetle, minnetle yâd ediyorum. Ruhları şad olsun. Rabbim, hepsinden razı olsun.”
Geleceği inşa etmenin, yarınları hayal etmekle başlayacağını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin teknoloji serüveninin geçmiş yıllarda bugünü düşünerek hayal eden, dert ve ideal sahibi şahsiyetlerin emekleriyle şekillendiğini söyledi.
“SON 22 YILDA ELDE ETTİĞİMİZ HİÇBİR KAZANIM, BİZE ALTIN TEPSİDE SUNULMADI”
Biruni, Uluğ Bey, Cabir bin Hayyan, Harezmi, Piri Reis ve daha nice büyüğün bu uğurda fikir ve yürek teri döktüğünü dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Vecihi Hürkuş, Nuri Killigil ve Necmettin Erbakan’ın hayallerini gerçekleştirmek pahasına bedeller ödediğini, hayalperestlikle suçlanmaktan şüpheli ölümlere kadar pek çok badireyle karşılaştığını hatırlattı.
Onların inandıkları yolda yürümekten hiçbir zaman vazgeçmediğinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Şunu bilmenizi isterim, bugün hepimizi gururlandıran TEKNOFEST’e ulaşmak, buradaki ileri teknoloji ürünlerini yapmak asla kolay değildi. Bilhassa son 22 yılda elde ettiğimiz hiçbir kazanım, bize altın tepside sunulmadı. Zorluklarla karşılaştık, engellerle buluştuk, sabotajlara maruz bırakıldık. İçeriden ve dışarıdan ihanetlere uğradık. Haksızlıkların, çifte standartların her türünü gördük, yaşadık. Neyi başardıysak, bileğimizin gücüyle başardık. Alnımızın teriyle başardık. Yüreğimizi, gerektiğinde canımızı ortaya koyarak başardık. Dün bize parasıyla, savunma sanayii teknolojisi ürünü vermeyen ülkelere artık ihracat yapar hâle geldik.”
Kendilerinden öncekilerin zor zamanlarda verdikleri asil mücadeleye dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz de onların açtığı yolda sarsılmadan, yıkılmadan cesaretle yürüdük. O mücadele adamlarından büyük ve güçlü Türkiye için canını dişine takanlardan birisi de merhum Özdemir Bayraktar’dı” dedi.
Özdemir Bayraktar’ın insansız hava araçlarında çığır açan bir isim ve millî teknoloji hamlesinin mihmandarlarından olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “BAYKAR’ın bugün hayata geçirdiği pek çok projenin de fikir babasıydı. Kararlıydı, azimliydi, cesurdu. Yılmadı ve yıldırmadan da yoluna devam etti. Kendi ifadesiyle, durumdan vazife çıkaran idealist bir insandı. Bugün İHA ve SİHA’larımız 50’den fazla ülkede Türk savunma sanayini gururla temsil ediyorsa bu başarıda Özdemir ağabeyin çok büyük payı vardır. Kendisine bir kez daha Allah’tan rahmet diliyorum. Mekânı cennet olsun. İnşallah sizler bu mücadeleyi çok daha iyi seviyelere taşıyacaksınız” diye konuştu.
Gençlerin kendilerinin eksiklerini telafi edeceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Unutmayın, sizler Türkiye’nin umudusunuz, sizler Türkiye’nin istikbali, Türkiye’nin aydınlık yarınlarısınız. Türkiye Cumhurbaşkanı olarak sizlerden isteğim hayallerinizin peşinden gitmeyi asla bırakmamanızdır. Karşılaştığınız zorluklara aldırmadan sabırla, inançla hedeflerinize doğru yürümekten asla vazgeçmeyin. ‘Yapamazsınız, başaramazsınız’ diyen zihni köleleştirilmiş, iradesi esir alınmış felaket tellallarına kulak asmayın. Unutmayın sabır acıdır, zordur, çetindir ama meyvesi daima tatlıdır. İnancın ve azmin elinden Allah’ın izniyle hiçbir şey kurtulamaz. Sevgili gençler, tüm bunları şu gerçeğin farkında olarak söylüyorum, Türkiye artık eski Türkiye değil, Türkiye 22 yıl öncesinin Türkiye’si asla değil. Ekonomide, savunmada, eğitimde, teknoloji altyapısında 22 yıl öncesi ile kıyas dahi edilemeyecek bir Türkiye’de yaşıyoruz, yaşıyorsunuz.”
“İNSANSIZ HAVA ARAÇLARINDA DÜNYANIN İLK ÜÇ ÜLKESİ ARASINDAYIZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, son 22 yılda gençlerle hayalleri arasına girebilecek birçok engeli kaldırdıklarını belirterek, “Millî gelirde tarihimizde ilk kez 1,1 trilyon dolar sınırını aştık, nereden nereye. Savunma sanayinde yerli ve millî üretimin payını yüzde 80’lere çıkardık. İnsansız hava araçlarında dünyanın ilk üç ülkesi arasındayız” bilgisini verdi.
Araştırma Geliştirme Merkezi sayısını da sıfırdan 1328’e çıkarttıklarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Buralarda 66 bin 250 projeyi tamamladık, 14 bin 634 proje ise devam ediyor. 22 yıl önce sadece 2 teknopark vardı, bugün 104 teknoparkımız var. Tasarım merkezimiz yokken bugün 332 tane tasarım merkezine sahibiz. Buralarda da 13 bin 101 proje tamamlandı, 2 bin 262 proje devam ediyor. Daha bunlar gibi saymaya kalksak saatler alacak güçlü bir altyapıyı son 22 yıl içerisinde ülkemize kazandırdık.”
Merkezinde gençlerin olduğu 21. yüzyıl Türkiye’sini ilim ve teknolojiyle inşa etmenin gayreti içerisinde olduklarını da vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni, büyük ve güçlü Türkiye’yi yansıtan en önemli tablonun bu sene 10’uncusu düzenlenen TEKNOFEST olduğunu söyledi.
Her geçen yıl katılımcı sayısı artan, ziyaretçi rekorları kıran TEKNOFEST’in geniş yelpazedeki yarışmalarıyla teknoloji ekosistemine ışık tuttuğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “TEKNOFEST dışa bağımlılığın, montajcılığın, başkalarına muhtaç yaşamanın ülkemizin kaderi olmadığını bizlere çok net bir biçimde gösteriyor. TEKNOFEST, unutmayın gençler, bir gençlik destanıdır, TEKNOFEST bir teknoloji devrimidir. TEKNOFEST, bereketli Anadolu topraklarında filizlenen idealist gençlerin güçlü sesidir” diye konuştu.
2018’den bu yana TEKNOFEST’in dalga dalga büyüdüğüne hep beraber şahitlik ettiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “2018’de, 14 farklı kategoride toplam 4 bin 333 takım ve 20 bin yarışmacıyla başlamıştık. Geçen sene İstanbul, Ankara ve İzmir’de 41 farklı kategoride 333 binden fazla takım, 1 milyondan fazla yarışmacıyla, 4,5 milyon ziyaretçiye ulaştık, Allah’a hamdolsun. TEKNOFEST Adana’ya ise 50 farklı kategoride, 790 binden fazla takım, 1 milyon 650 binden fazla yarışmacı başvurdu. Ziyaretçi bakımından da yeni bir rekora imza atacağımıza inanıyorum. Adana ve Mersin başta olmak üzere Akdeniz bölgesindeki tüm gençlerimizi, tüm çocuklarımızı, Şakirpaşa’ya davet ediyorum.”
“GERİLİM, ÇATIŞMA VE SAVAŞLAR COĞRAFYAMIZI İÇTEN İÇE ÇÖKERTİYOR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bölgede son yılların en sancılı günleri yaşandığına işaret ederek, “Gerilim, çatışma ve savaşlar coğrafyamızı içten içe çökertiyor. Gazze ve Lübnan’daki katliamları millet olarak, insanlık olarak içimiz kan ağlayarak takip ediyoruz” dedi.
Gazze’ye yönelik İsrail saldırıları başlayalı neredeyse bir yıl olduğunu anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, çoğu çocuk ve kadın 50 bin kişinin vahşice siyonist İsrail tarafından katledildiğini söyledi.
Saldırılarda 100 bine yakın insanın da yaralandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: “Şehirler birer enkaz yığınına döndü. İsrail, Hamas bahanesiyle önce Gazze’yi işgal etti, şimdi de Hizbullah bahanesiyle Lübnan’da kan döküyor. Filistin’in seçilmiş son başbakanı İsmail Heniyye’yi Tahran’da şehit ettikten sonra, geçtiğimiz günlerde de Hizbullah lideri Hasan Nasrallah’ı katlettiler. İsrail saldırılarında can veren Filistinli ve Lübnanlı kardeşlerimize bir kez daha Allah’tan rahmet diliyorum.”
“GAZZE, BATI ŞERİA VE LÜBNAN İLE SINIRLI KALMAYACAK SİNSİ BİR PLAN UYGULAMAYA KONULMUŞTUR”
Uluslararası hukukun tamamen rafa kaldırılmış durumda olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bölgede ateşkese, barışa ve huzura her yaklaşıldığında, İsrail hükümeti bu süreci dinamitleyecek bir provokasyona imza atıyor. Ateşi tüm bölgeye yaymak, coğrafyamızı kana ve gözyaşına boğmak için her yola başvuruyorlar” ifadesini kullandı.
İsrail’in, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres’i “istenmeyen kişi” ilan etmesine ilişkin Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Utanmadan, sıkılmadan Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Guterres’e, özellikle kalkıyor ‘Birleşmiş Milletler’e gelemez’ diye meydan okuyor. Şu hâle bak, şimdi 196 ülke, herhalde Birleşmiş Milletler Genel Sekreterine sahip çıkacaktır. Sen kim oluyorsun da burada Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’ne yönelik, Birleşmiş Milletler’e gelemeyeceğine dair ferman gönderiyorsun? Kundaktaki bebekleri dahi öldürmekten zevk alan bir cinnet hâliyle karşı karşıyayız. Tüm bu gerçeklere rağmen ne yazık ki Batılı güçler, bu katliam şebekesine silah, mühimmat, istihbarat ve diplomatik destek vermeyi sürdürüyor. Gazze’ye ve Lübnan’a yağan binlerce tonluk bombaların nereden geldiği, nerede üretildiği, kimler tarafından tedarik edildiği bellidir. Kimse kusura bakmasın ama dökülen her damla kana bombaları atanlar kadar o bombaları temin edenler de aynı derece ortaktır. Burada şunu çok açık ifade etmek durumundayım, bölgemizde sadece Gazze, Batı Şeria ve Lübnan ile sınırlı kalmayacak sinsi bir plan uygulamaya konulmuştur. Bu planın nihai hedefinin neresi olduğunu görmek ve anlamak için kâhin olmaya gerek yoktur.”
“İSRAİL YÖNETİMİ YAPTIĞI HER AÇIKLAMAYLA ASIL NİYETLERİNİ ORTAYA KOYUYOR”
Tarih bilen, dinler tarihi bilen, siyaset ve diplomasi bilen herkesin meselenin Kudüs, Mescid-i Aksa ve “vadedilmiş topraklar” hezeyanı ile bağlantısını kolayca idrak edeceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz hepimiz arz-ı mevudun ne olduğunu gayet iyi biliriz. Vaat edilmiş toprakların ne olduğunu gayet iyi biliriz. 30 kilometre mesafede adeta Türkiye’ye meydan okuma yarışına giriyorlar. Bunları biz gayet iyi biliriz. Mevcut İsrail yönetimi yaptığı her açıklamayla, paylaştığı her haritayla asıl niyetlerini ortaya koyuyor” dedi.
Türkiye’nin sahadaki gelişmeleri anbean takip ettiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin komşular ve bölgedeki tüm kardeş ülkelerle işbirliğini ileriye taşıdığını ifade etti.
Zalimler karşısında insanlık cephesini güçlendirmenin gayretinde olduklarını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Savunma sanayii alanında dışa bağımlılığımızı en aza indirmeye çalışıyor, yerli ve millî üretimi çok güçlü biçimde destekliyoruz. Devlet destekli siber saldırılara ve dijital terör eylemlerine karşı mukavemetimizi sürekli güçlendiriyoruz. Elektronik harp ve millî yazılım konusu zaten gündemimizin üst sırasında yer alıyor. Teknolojiyi sadece kullanan değil tasarlayan, geliştiren, üreten ve ihraç eden ülke hedefimiz doğrultusunda emin adımlarla ilerliyoruz. Tanktan zırhlı araçlara, savaş gemisinden denizaltına, uçaktan helikoptere, silahlı ve silahsız insansız hava araçlarından hava savunma sistemlerine kadar çok geniş bir alanda hamdolsun son derece güçlüyüz. İnşallah çok daha iyi yerlerde olacağız. TB2’lerle yakaladığımız, Akıncı ile sürdürdüğümüz ivmeyi savaş uçağımız Kızıl Elma ile çok farklı bir seviyeye taşıyacağız. Şu hakikati lütfen aklınızdan çıkarmayın, Adanalı kardeşlerim ‘Elle gelen öğün olmaz o da arasan bulunmaz.’ atasözünü çok iyi bilir. Biz de savunma sanayii alanı başta olmak üzere dışa bağımlılığın acısını çok iyi bilen bir ülkeyiz. Bize takılan çelmeleri, müttefiklerimizin uyguladığı gizli-açık ambargoları unutmadık.”
Teknolojinin sadece kalkınma ve refah değil bağımsızlık, güvenlik ve egemenlik manasına da geldiğini defalarca tecrübe ettiklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bayraktar’la, ANKA’yla, Akıncı’yla, Aksungur’la, Kızılelma’yla, Atak’la, Hürkuş’la, Hürjet’le, Gökbey’le, Kaan’la, Anadolu’yla, Altay’la ve ülkemizin caydırıcılığını artıran daha nice savunma kabiliyetlerimizle iftihar etmenin sebebi işte budur” dedi.
Türkiye’nin her zaman sulhu sükûnun tarafında olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tüm bunları da savaş heveslisi olduğumuz için değil, vatanımızı ve vatandaşlarımızı kem gözlerden layıkıyla korumak için yapıyoruz. Bölgemizin içinde bulunduğu cinnet hâli karşısında bugüne kadar olduğu gibi yine mazlumların yanında, adaletin safında yer alacağız” ifadesini kullandı.
“Coğrafyamızın yeni bir Sykes-Picot taksimiyle tekrar lime lime edilmesine göz yummayacağız.” diye konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu hedefleri yakalamada en büyük güç kaynağının gençler olduğunu söyledi. “Yerli ve millî olsun” diyerek çırpınan gençler oldukça vatanın daima güvende olacağını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Mavi Vatan’da, Gök Vatan’da sizlerin sesi, sizlerin nefesi her daim duyulacak. Size güveniyor, inanıyor ve hepinizle iftihar ediyorum. Sizlerle yol yürümekten, sizlere yoldaşlık etmekten onur duyuyorum. ‘Ülkem, milletim, insanlık için ne yapabilirim’ diye gayret eden, düşünen ve hayallerinin peşinden ayrılmayan siz gençleri yetiştiren ailelerinize de teşekkür ediyorum” dedi.
TEKNOFEST logolu montla platforma çıkan Cumhurbaşkanı Erdoğan, festival paydaşlarıyla fotoğraf çektirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra TEKNOFEST Girişim Yarışması’nda dereceye giren gençlere ödüllerini verdi. TEKNOFEST Yönetim Kurulu ve Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı (T3 Vakfı) Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk Bayraktar, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hediye takdim etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra T3 Vakfı Yönetim Kurulu ile TEKNOFEST pozu vererek fotoğraf çektirdi.
JUDO Federasyonu Başkanlığına SEZER HUYSUZ yeniden seçildi.
JUDO Federasyonunun 6’ıncı olağan ve 8’inci Mali Genel Kurulu Ankara’daki Green Park Otelde yapıldı.
Genel kurulda iki adayın yarıştığı seçim sonunda SEZER HUYSUZ oy kullanan 163 delegeden 137’sinin oyunu alarak JUDO Federasyonu Başkanlığına yeniden seçildi.
Judo Federasyonu Başkanı SEZER HUYSUZ, başkanlık seçiminin akabinde bir teşekkür konuşması yaptı.
SEZER HUYSUZ, konuşmasında şunları söyledi: “ Adaylığını koyan Hüseyin ÖZKAN, camianın her zaman kıymetlisi olacaktır. Bu bir yarıştı. Sonuç itibarıyla biz de kendimize göre bundan sonraki süreçte judo için daha iyi neler yapabileceğiz, hep birlikte göreceğiz. Tekrar herkese teşekkür ediyorum. Bizlere tekrar güven duyarak bizleri onurlandıran, bizlere tekrar bir dönem için güven oyu veren, vermeyen herkese tekrar teşekkür ediyorum.
Siz değerli divan kuruluna ayrıca teşekkür ediyorum. Genel kurula katılan bütün herkese çok teşekkür ediyorum. Camiamız için hayırlı olmuştur. Bundan sonrası için hepimize 2028 Los Angeles Olimpiyatları’nda madalyalar almak nasip olur diyorum. Hep beraber diyorum, ayrısı yok, hep beraber çalışacağız ve Türkiye’ye hizmet etmeye devam edeceğiz.
Saygılar sunuyorum. Allaha emanet olun.
Yapılan seçin sonucu, yönetim, denetleme ve disiplin kurulu üyeleri de belirlendi.
Genel Kurul, yönetim kurulu üyelerinin toplu ve hatıra fotoğraf çekimleriyle sona erdi.
“Filistin Devleti’nin tanınması büyük önem ifade ediyor”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Finlandiya Cumhurbaşkanı Stubb ile düzenledikleri ortak basın toplantısında yaptığı açıklamada, “Barışı ve güvenliği sağlamakla görevli uluslararası teşkilatların etkisiz kaldığı bu ortamda Filistin Devleti’nin tanınması, daha büyük anlam ve önem ifade ediyor” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Finlandiya Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Alexander Stubb, Cumhurbaşkanlığı Külliyesindeki baş başa ve heyetler arası görüşmelerinin ardından ortak basın toplantısı düzenlendi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün yaptıkları görüşmelerde Gazze ve Lübnan’a yönelik İsrail saldırganlığının da gündemlerinin odağında yer aldığını belirterek şunları söyledi: “İsrail’in katliamlarıyla ilgili tavrımızı hem Birleşmiş Milletlerde hem de bugün Meclisimizde açık yüreklilikle dile getirdim. İsrail’in hakka, hukuka aykırı işgal ve ilhak arayışına karşı tavrımız, tüm devletlerin ve uluslararası kuruluşların asli görevidir.”
“HÂLÂ BUNU YAPMAYAN ÜLKELERE FİLİSTİN DEVLETİ’Nİ TANIMA ÇAĞRIMIZI TEKRARLIYORUZ”
“Buradan bir kez daha Gazze’de acil kalıcı ateşkesin sağlanması ve insani yardımların ulaştırılması çağrımızı tekrarlıyorum” ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu açıklamalarda bulundu: “Lübnan halkının ve hükûmetinin de bu süreçte yanında olmamız gerekiyor. Güvenlik Konseyi başta olmak üzere barışı ve güvenliği sağlamakla görevli uluslararası teşkilatların etkisiz kaldığı bu ortamda Filistin Devleti’nin tanınması, daha büyük anlam ve önem ifade ediyor. 7 Ekim’den bu yana dokuz ülke Filistin Devleti’ni tanımıştır. Hâlâ bunu yapmayan ülkelere Filistin Devleti’ni tanıma çağrımızı tekrarlıyoruz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir gazetecinin, “Birleşmiş Milletler nezdinde Türkiye ve Finlandiya öncülüğünde oluşturulan Arabuluculuk Dostları Grubu, bölgedeki çatışmaların sonlandırılabilmesi adına bir inisiyatif başlatabilir mi?” şeklindeki sorusu üzerine Finlandiya Cumhurbaşkanı Stubb ile bunları da görüştüklerini söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, müşterek atılabilecek adımlar konusunda, her iki ülkenin de ara buluculuk noktasında ne denli başarılı olabileceğini zamanın göstereceğini ifade etti.
İsrail’in ara buluculuğa yaklaşması veya kabulünün söz konusu olmadığının görüldüğünü aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Atılacak adımlarla, temennim odur ki, bakanlarımızın yapacağı ön çalışmalarla böyle bir netice alabilirsek bu netice üzerinden inşallah, bu ara buluculuk çalışmalarına devam ederiz” değerlendirmesini yaptı.
Finlandiya Cumhurbaşkanı Stubb da görüşmede Orta Doğu’da devam etmekte olan çatışmalar konusunun da ele alındığını belirterek, “İsrail’in kendisini savunma ve koruma hakkı olduğunu kabul ederken, kendi güvenliğini sağlama hakkı olduğunu kabul ederken, aynı zamanda İsrail’in uluslararası hukuka uyması gerektiğini de düşünüyoruz. Çünkü yaşanan insanlık trajedisi Gazze’de çok fazla. Şimdi de Lübnan’da aynı şeyi görmeye başladık. Dolayısıyla biz de Finlandiya olarak acil bir ateşkes çağrısında bulunduk Lübnan’da. Saldırıların durması çağrısında bulunduk. Biz de iki devletli bir çözümden yanayız. Bunu sağlayacak siyasi süreci destekliyoruz. Şu anda devam etmekte olan bu iki savaş yani hem Filistin’de hem Lübnan’da yaşananlar belki de barışla sonuçlanacak, barışçıl bir çözüme ulaşılacak ama henüz bu noktadan çok uzaktayız diyebilirim.”
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.