Aile ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mahinur Özdemir GÖKTAŞ, Türkiye Yüzyılı’nda Başkentin Güçlü Kadınları etkinliğinde konuştu.
Aile ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mahinur Özdemir GÖKTAŞ, Türkiye Yüzyılı’nda Başkentin Güçlü Kadınları etkinliğinde konuştu.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Ankara Akar otelde düzenlenen “Türkiye Yüzyılında Başkentin Güçlü Kadınları” etkinliğindeki konuşmasında, öncelikle 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutladı.
Mahinur Özdemir Göktaş, 8 Mart’ın kadınlar için özel bir gün olduğunun altını çizerek bu günün, başta savaşın devam ettiği Gazze olmak üzere dünyanın dört bir yanına barışı, huzuru ve adaleti getirmesini diledi.
Göktaş, Milli ve Manevi değerleri sahiplenen, bugünlere taşıyan kadınların tarihin bütün evrelerinde sosyal, siyasal ve ekonomik yaşamın merkezinde olduğuna dikkat çekerek sözlerine şöyle devam etti: Güzel ülkemin kadınları bürokrasiden siyasete, tıptan sanata, sanayiden ticarete kadar ülkemizi her alanda kalkındırıyor, büyütüyor ve geliştiriyor. Türkiye ile güçlenen kadınlar, Türkiye’yi güçlendiriyor. Türkiye Yüzyılı hedeflerimize başarıyla ulaşacağımıza yürekten inanıyorum.”
Aile ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mahinur Özdemir GÖKTAŞ, Türkiye’de kadınların hak ve özgürlüklerinin genişletildiği, çalışma hayatında daha etkin yer alabildikleri dönemin Adalet ve Kalkınma Partisi dönemi olduğunu dile getirerek her bir yatırımın hayata geçirilmesinde kadınların çok büyük roller üstlendiğine vurgu yaptı.
Bakan Göktaş, her daim, ülke ekonomisine katkıda bulunan kadınların, haklarını koruyan ve refahını artıran bir anlayışla hareket ettiklerine yönelik anlayışının “GÜÇLÜ KADIN, GÜÇLÜ AİLE, GÜÇLÜ TÜRKİYE vizyonu doğrultusunda kadını hayatın her alanında güçlendirerek anlam bulduğunu söyledi.
Bakan Göktaş, kadın istihdamının artırılması ve kadın girişimciliğinin desteklenmesinin öncelikleri arasında yer aldığını, bu hedef doğrultusunda kadınlara yeni iş fırsatları sağlamayı sürdüreceklerini belirtti.
Bakan Mahinur Özdemir Göktaş, kadınlatın iş ve ev arasında tercih yapmak zorunda kalmamaları için özellikle 0-3 yaş arasındaki çocukları içine alacak çerçevede, mahalle tipi kreş modelinin yaygınlaştırılmasını önemsediklerini kaydederek kadın kooperatifleri ve kadınlara yönelik diğer projelerinden söz etti.
Göktaş, kadınları hayatın her alanında daha da güçlü kılma projelerine sözü getirerek bu konuda bir proje başlattıklarını Bu projeyle temiz teknoloji alanında iş yapan kadın girişimcilerin şirketlerini büyütme süreçlerini desteklediklerini söyledi.
Göktaş, buradan hareketle, teknoloji alanında faaliyet gösteren kadın girişimcilere destek olacaklarını, kadın ve aile odaklı bilimsel çalışmalara destek sağlamak üzere TÜBİTAK ile birlikte ortak araştırma projeleri çağrısını yakında yapacaklarını dile getirdi.
Bakan Göktaş, “Kadının Güçlenmesi Strateji Belgesi ve Eylem Planı” ile kadınların değişen işgücü piyasasına tam, eşit ve etkin katılımlarını artıracaklarını vurgulayarak konuşmasına şöyle sürdürdü: “kadınları, ekonomik alanda güçlendirirken, bugün küresel bir sorun haline gelen şiddete karşı da mücadelemizi kararlı bir şekilde sürdürüyoruz. SIFIR TOLERANS ilkemizden hiçbir şekilde vazgeçmeden mücadele politikalarımızı uygulamaya devam ediyoruz. Bu konuda dünyada eşi benzeri az bulunan hukuki düzenlemeye sahibiz. Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Dördüncü Ulusal Eylem Planı, kararlı mücadelemizde bizler için önemli bir yol haritasıdır. Kadına yönelik şiddetle mücadele siyaset üstü bir meseledir. Biz bu konuya her zaman bu anlayışla yaklaştık. Asla müsamaha göstermedik, göstermeyeceğiz. Bu mücadeleyi kararlı bir şekilde sürdürmek hepimizin görevidir.”
Bakan Mahinur Özdemir Göktaş, el ele vererek 31 Mart’ta Ankara’yı gerçek belediyecilikle buluşturacaklarını kaydederek Cumhur İttifakı’nın Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı Turgut Altınok’u, kadınlara topraksız tarım desteği vereceğini, üreten kadınlar için pazar yerleri, kadın kooperatifleri ve ticaret platformu kuracağına da dikkat çekti.
Bakan Göktaş, Altınok’un, Ankara’ya kazandıracağı meslek edindirme kursları ve aile terapi merkezleriyle kadınlara destek olacağını bildirerek sözlerini şu şekilde noktaladı: “Kadına yönelik şiddeti önlemeye yönelik etkinlikler ve programlar yapacaklar. İnşallah Ankara Cumhur İttifakımızla, 31 Mart akşamı yeni bir tarih yazacak.”
Cumhur İttifakı’nın Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı Turgut Altınok da konuşmasında, öncelikle “Kadınlar Günü’nü” kutladı ve şöyle konuştu: “Şehitlerimizi, gazilerimizi, bu cennet vatanı bize bırakan bütün kahraman analarımızı, kadınlarımızı rahmet ve minnetle anıyoruz. Bugünlere gelmemizde yiğit kadınlarımızın, kahramanlarımızın çok büyük emekleri vardır.”
Gençler ve kadınlara yönelik projelerinden de söz eden Turgut Altınok, “Şehirden ve kentten çocuklarımızın umudu olmalı. Gençlerimizin, çocuklarımızın bugün ve yarınlarına dair Ankara’da yapılan hiçbir yatırım yoktur.” diyerek sözlerini tamamladı.
Konuşmalardan sonra ses sanatçısı Melihat GÜLSES, Dünya Kadınlar Günü kutlamasında sevilen şarkılardan oluşan bir konser verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Avrupa Siyasi Topluluğu Beşinci Zirvesi Genel Oturumu’nda yaptığı konuşmada, “Türkiye gibi kıtanın refahı ve güvenliğine önemli katkılar sunan bir aday ülkenin katılım sürecinin yıllardır engellenmesinin makul bir izahı yoktur. Mevcut jeopolitik konjonktürde üyelik perspektifimizin güçlendirilmesinin, hem Avrupa’nın hem yakın coğrafyamızın yararına olacağı açıktır” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de, Avrupa Siyasi Topluluğu Beşinci Zirvesi Genel Oturumu’nda hitap etti.
Misafirperverliği ve nazik daveti için Macaristan Başbakanı Viktor Orban’a teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugün burada Avrupa’nın yüzleştiği çok boyutlu güvenlik sınamalarını ele almak üzere toplanmış bulunuyoruz” ifadesini kullandı.
Güvenlik sınamalarının yalnızca askerî tehditler, terörist saldırılar ve hibrit savaş taktiklerinden ibaret olmaktan çıktığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, enerji arzından siber saldırılara, göç hareketlerinden salgınlara, uluslararası hukukun sistematik ihlallerinden savaşlara kadar geniş bir yelpazeye yayılan meydan okumaların herkesi etkilediğini bildirdi.
“UKRAYNA’DAKİ SAVAŞIN YOL AÇTIĞI OLUMSUZLUKLAR HER GEÇEN GÜN DAHA DA DERİNLEŞİYOR”
“Huzurumuza, istikrarımıza ve refahımıza kasteden tehditlerin önemli bir kısmı tek başımıza üstesinden gelemeyeceğimiz boyutlara varmıştır” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Avrupa Siyasi Topluluğu’nu, kıtamıza yönelik ortak tehditleri samimi bir ortamda ele aldığımız bir platform olarak görüyoruz. Türkiye, civar bölgelerle yakın kültürel bağları, güçlü ordusu, köklü devlet tecrübesi, ilkeli dış politikası ve yetişmiş insan kaynağıyla bir istikrar adası vazifesi görmeye devam edecektir. Avrupa coğrafyasında maalesef savaşın üçüncü yılını geride bırakıyoruz. Ukrayna’daki savaşın yol açtığı olumsuzluklar her geçen gün daha da derinleşiyor. Savaşın uzaması diplomasiye giderek daha az alan bırakıyor. Biz, en başından beri her iki tarafın da masada olduğu bir müzakere sürecini ve devamında kalıcı, adil bir barışa ulaşılmasını savunduk.”
“GAZZE’DE BİR YILDIR SÜREN SOYKIRIM İNSANLIĞIN ORTAK UTANCIDIR”
Geçen hafta Kazan’da Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüştüğünü belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu görüşmeden önce de Ukrayna Dışişleri Bakanı Andrii Sybiha’yı Ankara’da kabul ettiğini hatırlattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, her iki görüşmede de diplomasiye alan açılması yönündeki mesajlarını bir kez daha taraflara ilettiğini, barışın tesisi için üzerlerine düşen ne varsa yapmaya hazır olduklarını ve çözüme yönelik çabalara desteklerinin süreceğini ifade ettiklerini bildirdi.
Diğer yandan, yol açtığı yıkım ve sivil zayiat bakımından Ukrayna’daki savaştan çok daha büyük bir insanlık trajedisinin Orta Doğu’da yaşandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Gazze’de bir yıldır süren soykırım tüm insanlığın ortak utancıdır. Buna son dönemde Batı Şeria ve Lübnan’a gerçekleştirilen gayriahlaki ve gayrihukuki saldırılar da eklenmiştir. Şunu vicdan sahibi herkes görüyor, kabul ve ikrar ediyor, 50 bine yaklaşan can kaybı dikkate alındığında ateşkesin ivedilikle sağlanması, kesintisiz ve yeterli miktarda insani yardımın bölgeye ulaşması için İsrail’e her boyutta baskı yapılması elzemdir. İsrail’in saldırganlığına kayıtsız şartsız destek verenler, işlenen suçların da ortağı hâline geldiklerini bilmelidirler.”
“FİLİSTİN’İ HENÜZ TANIMAYAN TÜM ÜLKELERE BUNU YAPMALARI ÇAĞRISINDA BULUNUYORUM”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsrail’e silah ve mühimmat transferinin durdurulmasını sağlamaya yönelik Birleşmiş Milletler’de bir girişim başlattıklarını, 50’yi aşkın ülke ve uluslararası kuruluşun imzasını taşıyan mektubu BM Genel Sekreteri’ne, BM Güvenlik Konseyi Kasım Ayı Dönem Başkanı Birleşik Krallık’a ve BM Genel Kurul Başkanı’na ilettiklerini belirtti.
Bir diğer önemli hususun da Filistin’in devlet olarak tanınması olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İrlanda, Norveç, İspanya ve Slovenya’nın bu yönde attıkları adımları takdirle karşılıyor, kendilerini ülkem ve milletim adına tebrik ediyorum. Bu tanıma kararlarının, bölgede barış isteyen Avrupalı devletler için de bir emsal teşkil ettiğine inanıyorum. Küresel adalete ve barışa katkı vermeleri için Filistin’i henüz tanımayan tüm ülkelere bunu yapmaları çağrısında bulunuyorum” ifadesini kullandı.
“PKK TERÖR ÖRGÜTÜYLE MÜCADELEDE AVRUPALI ORTAKLARIMIZDAN SOMUT İŞ BİRLİĞİ GÖRMEK İSTİYORUZ”
Terörizme karşı iş birliği ve dayanışma hâlinde, terör örgütleri arasında fark gözetmeksizin mücadelenin herkesin sorumluluğu olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “PKK terör örgütüyle mücadelede Avrupalı ortaklarımızdan somut iş birliği görmek istiyoruz. FETÖ’nün etkin varlık gösterdiği Avrupa ülkelerinden adli ve idari iş birliği taleplerimizin karşılanmasını bekliyoruz. DEAŞ, ülkemizin de önemli katkılarıyla Suriye ve Irak’ta toprak hâkimiyetini kaybetmiş olsa da küresel ölçekte güvenliği tehdit ediyor. Örgütün odağının kaymaya başladığı Batı Afrika ve Orta Asya’daki yabancı terörist savaşçı hareketliliğinin dikkatle takip edilmesini ve bu alanda iş birliğini önemsiyoruz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin, Avrupa-Atlantik bölgesinde barış, refah ve istikrar için bugüne kadar en çok katkı veren ülkeler arasında yer aldığına işaret ederek, “NATO’nun en önde gelen müttefiklerinden biri olarak, Asya-Pasifik’ten Kuzey Afrika’ya uzanan geniş coğrafyadaki ortaklarımızla istişareleri ve iş birliğimizi sürdürüyoruz” diye konuştu.
“AB’nin savunma alanındaki gayretlerine Türkiye’nin tam olarak dâhil edilmesi Avrupa’nın barış ve güvenliği için olmazsa olmazdır” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Avrupa Savunma Ajansına ve Avrupa Daimi Yapılandırılmış İşbirliği kapsamındaki projelere katılımımızın gecikmeksizin önünün açılmasını bekliyoruz. Avrupa’yı ve ötesini etkileyen geniş çaplı sorunlara çözüm bulunabilmesi için Türkiye’nin desteği şarttır. Avrupa’da nefret, İslam karşıtlığı ve ırkçılık, sosyal uyumu ve istikrarı zedeliyor. Müslümanlar başta olmak üzere göçmenlere karşı artan ötekileştirme, ırkçılığın yeni bir yüzü olarak karşımıza çıkıyor.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yabancı düşmanlığı ve İslam karşıtlığının yalnızca Müslümanları ve göçmenleri değil, toplumun tamamının huzur ve güvenliğini tehdit eden bir temel insan hakları sorunu olduğu artık kabullenilmelidir. Küresel dengelerin yeniden kurulduğu böylesine belirsiz bir dönemde, hemen her alanda yeni ve etkin politikalar geliştirmemiz elzemdir. Daha derin iş birliği tesis etmemizin önündeki siyasi engellerin, ön yargılı birtakım tutumların artık geride bırakılması gerekiyor. Aksi takdirde, Avrupa’nın ihtiyaç duyduğu fikri ve ekonomik dönüşümleri yakalaması mümkün olamayacaktır.”
“AB İLE İLİŞKİLERİMİZİN SAĞLIKLI BİR ZEMİNDE İLERLETİLMESİ İÇİN DİYALOG VE İŞ BİRLİĞİNE HAZIRIZ”
Bu vesileyle Avrupa kıtasının güvenlik ve istikrarı için AB’nin genişleme politikasının önemine de dikkati çekmek istediğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hakkaniyetli bir genişleme politikasının Birliğin en önemli jeopolitik aracı olduğu açıktır” değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye gibi kıtanın refahı ve güvenliğine önemli katkılar sunan bir aday ülkenin katılım sürecinin yıllardır engellenmesinin makul bir izahı yoktur. Mevcut jeopolitik konjonktürde üyelik perspektifimizin güçlendirilmesinin, hem Avrupa’nın hem yakın coğrafyamızın yararına olacağı açıktır. Türkiye olarak, AB ile ilişkilerimizin sağlıklı bir zeminde ilerletilmesi için diyalog ve iş birliğine hazırız” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de düzenlenen Avrupa Siyasi Topluluğu (AST) Zirvesi’ne katıldı.
Budapeşte Puskas Arena’da gerçekleştirilen AST Zirvesi’ne gelişinde, Macaristan Başbakanı Viktor Orban tarafından karşılanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra zirvenin açılış oturumuna iştirak etti.
Zirve sonrasında liderler, aile fotoğrafı için bir araya geldi.
Burada çekilen aile fotoğrafındaki liderler arasında, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Macaristan Başbakanı Orban, Arnavutluk Başbakanı Edi Rama, Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, AB Konseyi Başkanı Charles Michel yer aldı.
Fotoğraf çekiminde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sağında İtalya Başbakanı Giorgia Meloni, solunda ise Hollanda Başbakanı Dick Schoof bulundu.
Avrupa Siyasi Topluluğu Zirvesi nedeniyle Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ile bir araya geldi.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.