Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Eğitim ve Araştırma Hastanesi Açılış Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Göktepe-3 kuyusundan dün müjdeli bir haber aldık. Büyük bir titizlikle yürütülen çalışmalar neticesinde hamdolsun, sahada 75 milyar metre küplük yeni doğal gaz keşfi yaptık” açıklamasında bulundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bahçelievler’deki İstanbul Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Eğitim ve Araştırma Hastanesi Açılış Töreni’ne katılarak bir konuşma yaptı.
Konuşmasında, sağlıkta büyük bir hamle gerçekleştirdiklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’yi başarıdan başarıya koşturdukları bir diğer başlığın da enerji olduğunu söyledi. “Nükleer enerjiden hidroelektriğe, rüzgârdan jeotermale, güneş enerjisinden petrol ve doğal gaza kadar her alanda ciddi yatırımlar yaptık. Bu alanda ülkemizin gerçek potansiyelini açığa çıkarmanın gayretindeyiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir taraftan ülkenin enerji köprüsü olma vasfını güçlendirirken, diğer taraftan enerji kaynaklarını çeşitlendirmeye gayret ettiklerini belirterek, “Çevreci maskesi takan beşinci kol elemanlarının karşı çıkmasına rağmen Akkuyu Nükleer Enerji Santrali projemizle ülkemizi farklı bir lige taşıdık. Karadeniz ve Gabar’daki keşiflerimiz sayesinde enerjide yeni dönemin kapılarını açtık. Sakarya Gaz Sahası’ndaki keşfimiz, milletimiz için kelimenin tam anlamıyla dönüm noktası oldu” diye konuştu.
“Bulanlar ancak arayanlardır” şiarıyla sondaj çalışmalarını kararlılıkla devam ettirdiklerini bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Filomuzu yeni gemilerle takviye ettik. Kendi bölgemiz yanında yurt dışında da farklı iş birlikleri geliştirdik. Yani enerjide de bağımsızlığımızı kazanmak için içeride ve dışarıda yoğun mücadele içinde olduk. Şu anda sismik araştırma, sondaj gemilerimiz nerede biliyor musunuz? Ta Somali’de. Oralarda sondaj yapıyorlar. Bu mücadelenin meyvelerini toplamaktan büyük memnuniyet duyuyoruz” ifadelerini kullandı.
“DOĞAL GAZ KEŞFİMİZİN EKONOMİK DEĞERİ 30 MİLYAR DOLAR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugüne kadar Akdeniz’de 11, Karadeniz’de 38 sondaj yaptıklarına işaret ederek, şunları söyledi: “Yedinci nesil sondaj gemimiz Abdülhamid Han ile Göktepe-3 Kuyusu’nda 27 Mart’ta başlayan çalışmalarımız dün itibarıyla tamamlandı. 2 bin 154 metre su derinliğinde açılan 49 günlük sondaj log ve test operasyonları sonucunda 3 bin 500 metre derinlikte tamamlanan Göktepe-3 Kuyusu’ndan dün müjdeli bir haber aldık. Büyük titizlikle yürütülen çalışmalar neticesinde hamdolsun sahada 75 milyar metreküplük yeni doğal gaz keşfi yaptık. Bu miktarla konutlarımızın ihtiyacını yaklaşık üç buçuk yıl boyunca tek başına karşılayacağız. Doğal gaz keşfimizin ekonomik değeri ise 30 milyar dolardır. Sahanın geliştirilmesinde Sakarya Projesi için yaptığımız yatırımlarla yüzer üretim platformunu kullanacağız. Dolayısıyla sahanın ekonomik katkısı çok daha büyük olacak. Yeni keşfimizin ülkemize, milletimize hayırlı olmasını diliyorum.”
Keşifte emeği geçen herkese teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Önümüzdeki döneme dair şunu da ifade etmek istiyorum. Karadeniz’deki üretimin ilk fazının tamamlandığının müjdesini vermiştik. Günlük 9,5 milyon metreküp üretimle 4 milyon hanenin ihtiyacını Karadeniz’den karşılıyoruz. 2026 yılında ikinci fazla üretimi iki katına, 2028 yılında üçüncü fazla dört katına çıkarmayı hedefliyoruz. Enerjide de tam bağımsız Türkiye hedefimize ulaşana kadar durmadan, dinlenmeden, eleştirilere ve engellere aldırmadan yola devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
Kestiğiniz kurbanların, ettiğiniz duaların, yaptığınız ibadetlerin Hak katında kabul, karin ve makbul olmasını Rabbimden niyaz ediyoruz Yüce Allah Milletimizi sağlık, huzur ve esenlik içinde idrak edeceğimiz selim bir kalple şuuruna ereceğimiz daha nice bayramlara eriştirsin, diyoruz
Sevdiklerinizle birlikte sağlıklı, mutlu ve bereketli bir bayram geçirmeniz dileğiyle. Bayramınız mübarek olsun!
Gençlik ve Spor Bakanı Dr. Osman Aşkın Bak, Kurban Bayramı dolayısıyla kutlama mesajı yayımladı.
Bakan Dr. Osman Aşkın Bak, Kurban Bayramı dolayısıyla yayımladığı kutlama mesajında şu ifadeleri kullandı:
“Kalpleri yakınlaştıran, kırgınlıkları onaran ve muhabbeti pekiştiren en müstesna zaman dilimlerinden biri olan Kurban Bayramı’na bir kez daha erişmenin huzuru ve sevinci içerisindeyiz.
Paylaşmanın, dayanışmanın, büyüklerimizi ziyaret etmenin ve aynı sofra etrafında buluşmanın tarifsiz huzurunu yaşadığımız bu mübarek günlerde; aziz milletimizin ve gönül coğrafyamızın bayram sevincini çoğaltmak için var gücümüzle çalışmaya, üretmeye ve emek vermeye devam ediyoruz.
Gençlik ve Spor Bakanlığı olarak; Türkiye Yüzyılı vizyonu doğrultusunda, köklerine sımsıkı bağlı, geleceğe umutla yürüyen gençlerimizin her zaman olduğu gibi spordan sanata, bilimden teknolojiye her alanda tüm imkanlarımızla yanındayız.
Bu vesileyle; aziz milletimizin ve tüm İslam aleminin Kurban Bayramı’nı en kalbi duygularımla tebrik ediyor, bu mübarek günlerin ülkemize ve tüm insanlığa sevgi, şefkat ve muhabbet getirmesini; birlik ve beraberliğimizin daim olmasını diliyorum.”
Sri Lanka’nın Ankara Büyükelçiliği’nce RENKLERİN RAPSODİSİ-GELENEK İLE ÇAĞDAŞ TASARIMLARIN BULUŞMASI temasıyla hayata geçirilen defile, Türk ve Sri Lanka’nın geleneksel Moda dünyasını modern tasarımlar ve giysilerle bir araya getirdi.
Sri Lanka’nın Ankara Büyükelçiliği’nce düzenlenen Musa Göçmen Orkestrası Konser Salonundaki defile, Sri Lanka ve Türk Moda tasarım dünyasının geleneksel ve modern motif ve giysilerini podyuma taşıdı.
Ankara’daki Sri Lanka Büyükelçiliği, Olgunlaşma Enstitüsü ve Marka Şehir Ankara Derneği’nce Renklerin Rapsodisi-Gelenek ile Çağdaş Tasarımların Buluşması temasıyla bir defile düzenledi.
Defile, Büyükelçi Saranya Hasanthi Urugodawatte DISSAYANAKE’nin konuşması ve Sri Lanka’nın geleneksel meşale yakma seromonisiyle başladı.
Defilenin açılış konuşmasını yapan Sri Lanka’nın Ankara Büyükelçisi Saranya Hasanthi Urugodawatte Dissanayake, defilenin yalnızca bir moda gösterisi olmadığını, bir kültür ve diplomasi örneği olduğunun da altını çizdi.
Sri Lanka’nın geleneksel zengin tekstil mirası ve Moda dünyasına atıfta bulunan Sri Lanka’nın Ankara Büyükelçisi Hasanthi, ülkesinde M.Ö. 6’ncı yüzyıla kadar izler taşıyan pamuklu kumaş dokumacılığıyla ilgili tarihi kayıtlar olduğunu hatırlattı.
Dissanayake, Sri Lanka’nın 1978’de başlayan ekonomik liberalleşme döneminde geleneksel dokuma sektörünün büyük zarar gördüğünü, çoğunluğu kadın işçi olmak üzere yaklaşık 5 yüz bin zanaatkarın işini kaybettiğini, bunun telafisi için daha sonra, geleneksel tekstil mirasını korumaya yönelik önemli adımlar atıldığını ifade etti.
Defilede, her tasarım ve giysiyi ayrıntıları ve hikayeleriyle anlatan Büyükelçi Hasanthi, defileye katkıda bulunanlara teşekkür etti.
Sri Lanka Büyükelçisi Hasanthi’nin konuşması şöyle: “ Rhapsody of Colours: Gelenek ile Çağdaş Tasarımların Buluşması” adlı etkinliğimize, yani Sri Lanka ve Türk kültürlerinin tekstil, moda ve tasarım aracılığıyla kutlandığı bu renkli geceye hepiniz hoş geldiniz.
Bu akşam, Sri Lanka ve Türkiye’nin kumaşlarını, geleneksel sanatla çağdaş tasarımı harmanlayan etkileyici bir koleksiyonu birlikte izleyeceğiz. Rahatlık, özgüven ve neşeyi yansıtan modellerin taşıdığı bu kıyafetler, “Moda Diplomasisi”nin en güzel örneklerindendir.
Gösteriye başlamadan önce, sizlere Sri Lanka’nın tekstil mirası hakkında kısa bir bilgi sunmak isterim. Bu sayede izleyeceğiniz koleksiyonun anlam ve derinliğini daha iyi hissedebileceksiniz.
Sri Lanka’nın Tekstil Mirası, Tekstil sanatı, Sri Lanka’nın kimliğine ve tarihine derinden işlemiştir. Ülkemizin kuruluş efsanesinde, M.Ö. 6’ıncı yüzyılda Kraliçe Kuweni’nin pamuk ipliği eğirirken Prens Vijaya ile karşılaşması, dokuma geleneğimizin ne kadar köklü olduğunu anlatan sembolik bir hikâyedir.
Ana Malzemeler: Pamuk, İpek, Rayon ve Karışımları
Pamuk, Sri Lanka’da yüzyıllardır el dokumacılığının temelini oluşturmaktadır. Özellikle Hambantota ve Moneragala bölgelerinde yetiştirilen pamuk, sadece ekonomik değil, aynı zamanda kültürel değeriyle de halk hikâyelerinde yer bulur.
İpek, Çin ve Hindistan ile yapılan ticaret yoluyla gelmiş, Anuradhapura ve Polonnaruwa dönemlerinde kraliyet tarafından tercih edilen lüks bir malzeme olmuştur. Pamuk ile birleşerek hem dayanıklı hem zarif kumaşlar üretmeye olanak sağlamaktadır.
Rayon, ipeği andıran yarı sentetik bir elyaf olarak 20’inci yüzyılın ortasında yaygınlaşmış; sarilerden gömleklere, elbiselerden ev tekstiline kadar geniş bir kullanım alanı bulmuştur.
Sri Lanka’nın el dokuma sektörü, ülkenin en eski ev bazlı sanayilerinden biridir. Özellikle kadın zanaatkârlar tarafından ahşap dokuma tezgâhlarında pamuk, ipek ve rayondan doğal boyalı ipliklerle özenle desenler dokunur. Sarilerden ev tekstiline kadar birçok üründe Sri Lanka’ya özgü motifler ve canlı renkler göze çarpar. Bu gelenek özellikle Kurunegala, Kandy, Moneragala ve Gampaha bölgelerinde sürdürülmektedir.
Endonezya’dan Gelen Bir Etki olan sömürge döneminde Sri Lanka’ya getirilen Batik sanatı, zamanla yerelleşerek güçlü bir kimlik kazanmıştır. Mumla dirençli boya tekniğiyle oluşturulan özgün desenler, sarong, sari ve dekoratif ürünlerde kullanılır. Günümüzde bu zanaat, sosyal medya ve uluslararası fuarlar aracılığıyla dünya çapında tanınmakta, özellikle kadın sanatçılara görünürlük ve gelir sağlamaktadır.
16’ıncı yüzyılda Portekizliler tarafından tanıtılan Beeralu, Galle ve Weligama gibi sahil kentlerinde hâlâ yaşatılan bir el işçiliğidir. Bobinle yapılan bu zarif dantel işi, nesiller boyunca aktarılmış, giysi ve ev tekstilinde kullanılmakta ve kırsal topluluklara ekonomik katkı sağlamaktadır.
Kandy yakınlarındaki Dumbara Vadisi’nden çıkan Dumbara dokuma sanatı, Hana bitkisinden elde edilen liflerle geometrik desenli hasır ürünlerin üretilmesini içerir. Eskiden sadece kraliyet için üretilen bu dokumalar, bugün genç zanaatkârlar tarafından sürdürülebilir tasarım anlayışıyla çantalarda, aksesuar ve dekoratif eşyalarda yeniden hayat bulmaktadır.
1978’de Sri Lanka’nın ekonomik serbestleşme süreciyle birlikte ucuz ithalat, geleneksel tekstil sektöründe büyük bir düşüşe neden olmuştur. 500.000’den fazla zanaatkâr—çoğu kadın—geçimini kaybetmiştir.
Bu duruma çözüm olarak, vizyon sahibi liderler harekete geçmiştir. Örneğin, U.B. Wijekoon öncülüğünde başlatılan “200 Hazır Giyim Fabrikası Programı” ile kırsal kadınlara yeni beceriler kazandırılmıştır.
Yine Barbara Sansoni’nin kurduğu Barefoot inisiyatifiyle kadınlar, canlı renk paletleriyle modern el dokuması ürünler üretmeye başlamış, Sri Lanka tekstilini dünyaya tanıtmıştır.
Bu gece defilede iki koleksiyon sergilenecek.
İlk koleksiyon, tarafımdan tasarlandı. Sri Lanka el dokuma kumaşları (pamuk, pamuk-ipek ve rayon) ile Türk tasarım detaylarını harmanlayarak eşsiz bir kültürel birliktelik yaratmayı amaçladım.
İkinci koleksiyon ise, bu gece için Ankara’ya gelen, tanınmış Sri Lankalı tasarımcı Dhammique’e ait. Onun yaratıcı yorumları bu geceye ayrı bir değer katacak.
Gösteri ilerledikçe, bazı özel tasarımların ilham kaynaklarını sizlerle paylaşacağım.
Katılımınız ve ilginiz için teşekkür ederim. Bu yaratıcı, kültürel ve tarihi gecenin keyfini çıkarmanızı dilerim.
Şimdi kutlama başlasın!
Marka Şehir Ankara Derneği Başkanı Zuhal Erol da konuşmasında, defilenin hayata geçirilmesi ile ilgili olarak “Bizim bu maceramız, Sayın Büyükelçi Hasanthi’nin Sri Lanka giysilerini Türk motifleriyle birleştirerek bir defile yapma arzusuyla başladı. Birlikte çalışma sürecinde büyük bir mutlulıiuk yaşadık. Sizlerin de bu defileye katılmanız ve eşlik etmenizden gurur ve onur duyuyorum” şeklinde konuştu.
Renklerin Rapsodisi temasıyla düzenlenen defileye, Ankara’da bulunan Büyükelçiliklerden görevliler, diplomat eşleri ve seçkin bir davetli topluluğu katıldı.
İzleyenler tarafından büyük bir beğeni toplayan defilenin sonunda, katkıda bulunanlara günün anısına hediyeler ve çiçek takdimi yapıldı.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.