Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rize’de toplu açılış ve anahtar teslim töreninde yaptığı konuşmada, “Bizim şehirlerimize hizmet sevdamız dönemlik değil ömürlüktür. Rize ile bağımız da bu can tende oldukça güçlenerek devam edecektir. Allah ömür verdikçe Rize ve diğer 80 ilimiz için çalışmaya, taş üstüne taş koymaya, hayalleri tek tek gerçekleştirmeye devam edeceğiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rize Valiliği önünde düzenlenen, Ayder Yaylası Koruma ve Yenileme Projesi, İl Geneli Kentsel Dönüşüm ve Afet Konutları Anahtar Teslimi ve Toplu Açılış Töreni’ne katılarak bir konuşma yaptı.
Yaklaşık 5 ay sonra ata toprağı Rize’de olmaktan memnuniyet duyduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Köküm sensin, dalım sensin, evim sensin, yolum sensin, gönlüm sensin, dilim sensin. Rabb’im vermiş seni bize, ömrüm sana feda Rize. Köküm olan, dalım olan, evim barkım yolum olan, gönlümden ve dilimden düşmeyen Rize’yi bugün bir kez daha sevgiyle selamlıyorum” ifadelerini kullandı.
Rize ile aralarına kimsenin giremeyeceğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, gönülden gönüle giden o gizli yolu kimsenin yıkamayacağını ve Rize’nin her zamanki gibi evladını aşkla bağrına bastığını söyledi.
Rize’ye dün öğleden sonra geldiklerini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Hem sizlerle kucaklaşalım hem de inşası tamamlanan eserlerin toplu açılışını yapalım istedik. Rize’ye hizmet bizim ev ödevimiz. Ev ödevimizi Allah’a şükür bugüne kadar aksatmadık. Hemşehrilerimden daima tam not aldık. Girdiğimiz tüm seçimlerde Rize’nin güçlü desteğini yanımızda bulduk. 31 Mart’ta da Rizeli hemşehrilerimiz bize sahip çıktı. Partimizden ve ittifakımızdan desteklerini esirgemedi. AK Parti’nin ‘Gerçek Belediyecilik’ vizyonuna verdiğiniz destek için her birinize sizlerin şahsında, tüm hemşehrilerime teşekkür ediyorum. Şehirlerimize hizmet sevdamız dönemlik değil ömürlüktür. Rize ile bağımız da bu can tende oldukça güçlenerek devam edecektir. Allah ömür verdikçe Rize ve diğer 80 ilimiz için çalışmaya, taş üstüne, taş koymaya, hayalleri tek tek gerçekleştirmeye devam edeceğiz. Ne deriz o güzel kelam-ı kibarda? ‘Gönül ne kahve ister ne kahvehane. Gönül muhabbet ister, kahve bahane.’ Bizim için de önemli olan milletimizle gönül köprülerimizi yenilemektir. Ziyaretlerimizde, mitinglerimizde, toplu açılış törenlerimizde ve iştirak ettiğimiz farklı programlarda bunu yapıyoruz. Milletimizin teveccühüne layık olmak için gece gündüz koşturuyoruz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rize’de, afet konutlarının anahtar teslimini yapmak ve inşası tamamlanan eserlerin açılışını gerçekleştirmek üzere bulunduklarını hatırlatarak, “2021’de Rize’miz sel afetine maruz kaldı. Bir bayram günü yaşanan sel felaketinde can kayıplarımız oldu. Selde vefat eden kardeşlerimize tekrar Allah’tan rahmet diliyorum. Son yılların en şiddetli sel baskınında yuvalarımız, dükkânlarımız da zarar görmüştü. Millet olarak bayram günü acıyı yaşamış kardeşlerimize yaralarının sarılacağı, evlerinin en kaliteli şekilde yapılacağının sözünü vermiştik. Hemen birkaç gün içinde kolları sıvadık, temellerimizi attık. Gece gündüz demeden arkadaşlarımız çalıştı” ifadelerini kullandı.
Afetzedeler için inşa edilen köy evleri, konutlar, dükkânlar, çay alım evlerini, altyapıları ve çevre düzenlemeleriyle birlikte söz verdikleri şekilde tamamladıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “AFAD Başkanlığımız, TOKİ ile beraber Çayeli Büyükköy ve merkez Muradiye’de 108 konutun yanı sıra 10 dükkânı tüm altyapısı ve üstyapısıyla tamamladı. Bugün işte bunların anahtar teslimini gerçekleştiriyoruz. Rabb’im Rize’mize ve ülkemize bir daha bu tür acılar yaşatmasın niyazında bulunuyorum. Tabii Rize’de sadece afet bölgesinde çalışmadık, şehrimizin birçok noktasında kentsel dönüşüm projelerini hayata geçirdik. Gerçekten muhteşem eserlere imza attık. Yine TOKİ tarafından Rize merkez Taşlıdere’de 133 konut ve 20 dükkân ile Güneysu’da 127 sosyal konut inşa edildi. Kentsel dönüşüm projelerimizle 260 konutun ve 21 dükkânın yapımını tamamladık. Yeni, sıcak, güvenli yuvalarının da kardeşlerime hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Böylece toplamda 368 konut ve 31 dükkânı teslim etmiş oluyoruz.”
Ayder Yaylası Koruma ve Yenileme Projesi, kapalı otopark inşaatı ile altyapı ve çevre düzenlemesinin de resmî açılışını yaptıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1800 araçlık kapalı otoparkın, eşine az rastlanır şekilde üstü yeşil alan ve ağaçlarla süslenerek yer altına inşa edildiğini belirtti.
Artık Ayder Yaylası’nda araçların bu otoparklara bırakıldığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Vatandaşımız ring aracına biniyor, ziyaretini yapıyor, keyfini çıkarıyor ve aracına geri dönüyor. Ayder’in hiçbir yerinde insan kaynaklı kirlilik yaşanmıyor. Toplam 517 milyon lira maliyetle hizmete verdiğimiz bu önemli altyapı yatırımının da şehrimize ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Böylece sadece çevre ve şehircilik alanında bugün Rize’mize 855 milyon liralık bir yatırımı kazandırmış oluyoruz. Karadeniz’in göz bebeği olan Ayder’e yaptıklarımız bunlarla sınırlı değil. Altyapı yenilemesi, çevre düzenlemeleri ve diğer pek çok çalışmamızla Ayder’imizi kirlilikten, çirkin yapılaşmadan kurtardık.
Yıktığımız çarpık binaların yerine bir termal otel ve 6 apart otel inşa ettik. Bu otellerin tüm inşa malzemeleri de bölgenin yöresel özelliklerine ve renklerine uygun şekilde doğal malzemelerle yapıldı. Ayder’de daha evvel yapılmış tüm otellerin, evlerin, kirli suları Fırtına Deresi’ne akıyordu. Son teknolojiye sahip bir arıtma tesisi yaparak su kirliliğini de önledik. Güncel rakamlarla Ayder’e toplam 2 milyar 687 milyon liralık yatırım yaparak eski güzelliğine kavuşturduk. Ayder’in güzelliğine güzellik katan bütün bu projelerde emeği olan Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızı, Sayın Bakan ve ekibini tebrik ediyor, mimarlarımıza, mühendislerimize, işçilerimize ayrıca teşekkür ediyorum.”
“ŞEHİRLERİ TÜRKİYE YÜZYILI’NA HAZIRLIYORUZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rize Belediyesinin merkezde hayata geçirdiği 4 farklı projeyi, Millî Eğitim Bakanlığının Merkez, Pazar ve Ardeşen’de inşa ettiği anaokulları ve ilkokulları, Gençlik ve Spor Bakanlığınca Güneysu, Ardeşen ve Kalkandere’de tamamlanan eserleri, İl Özel İdaresinin şehre ve ilçelere kazandırdığı eserleri, projeleri ve yapım işleri ile Millî Parklar 12. Bölge Müdürlüğü ve İller Bankası tarafından tamamlanan düzenleme ve yapım işlerini bugün resmen açtıklarını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Böylece farklı alanlarda toplam tutarı 1,6 milyar lirayı bulan 32 kalem hizmet, eser ve yatırımı şehrimize kazandırıyoruz” dedi.
Bu hizmetlerin Rize’ye kazandırılmasına vesile olan belediye ve kurumları tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Rabb’im, Rizeli kardeşlerimizin hayır duasını alacak daha nice açılışlar yapmayı bizlere nasip eylesin” temennisinde bulundu.
“Aşkınan çalışan yorulmaz” sözlerini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendilerinin de ülkeye, millete hizmet ettiklerinde yorulmadıklarını ve yorulmayacaklarını vurguladı.
Rize’nin ve bölgenin ekonomisine çarpan etkisi yapacak diğer vizyon projelerinin inşasının da hızla devam ettiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Rize İyidere Lojistik Limanı’nın yapımında önemli bir eşiği daha aştık. Liman inşaatının gerçekleşme oranı yüzde 50’yi geçti. Proje bedeli 6,4 milyar liraya varan bu muazzam projeyi inşallah 2026’da tamamlamayı hedefliyoruz. Liman hizmete girdiğinde burası, inşallah Karadeniz havzasında büyük tonajlı gemilerin yeni adresi olacaktır.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, seyrüsefer süresini kimi rotalarda bir aydan 15 güne indiren özelliği ile bu limanın, Türkiye’nin deniz ticaretinden aldığı payı daha da artıracağını vurgulayarak, tüm bunlara ilave daha birçok projeyi de hizmete sunarak, ekonomik, ticari ve turizm açısından bölgeyi hak ettiği yere getireceklerini söyledi.
Gündemlerinde toplu açılışlar, hizmet, eser, yatırım ve şehirleri Türkiye Yüzyılı’na hazırlamanın olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz çalışıyoruz. Laf üretmiyoruz, iş üretiyoruz iş. Biz koşuyoruz. Biz, tüm Türkiye’ye hizmet götürüyoruz. Ülkemize, milletimize, insanlığa eser kazandırmak için ter döküyoruz” ifadelerini kullandı.
İstanbul’da dün “HIT-30 Yüksek Teknoloji Yatırım Programı”nı gerçekleştirdiklerini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’yi ileri teknolojinin tasarım, geliştirme ve üretim merkezi yapacak önemli bir programı, iş dünyasının istifadesine sunduklarını anlattı.
Bugün de Rize’de toplu açılış yaptıklarını, ağustosta başka illerde de açılışlar gerçekleştireceklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yani bahanelere sarılmadan, ona buna kulak asmadan, bölgemizdeki sıkıntılara aldırmadan Türkiye Yüzyılı’nın inşası için mücadele ediyoruz. Peki biz bunları yaparken muhalefet ne yapıyor? 22 yıldır ne yapıyorlarsa bugün de onu yapıyorlar. İş yapmak, hizmet etmek yerine mazeret üretiyorlar. Çığırtkanlık yaparak, cazgırlık yaparak defolarını kapatmaya çalışıyorlar” diye konuştu.
“BORCU EN FAZLA OLAN BELEDİYELER, CHP’NİN SÜREKLİ KAZANDIĞI BELEDİYELER”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu haftaki grup toplantısında hükûmet olarak, emeklilerle ilgili gayretlerinden bahsettiğini anlatarak, şöyle devam etti:
“Son 22 yılda en düşük emekli aylığı ve asgari ücretin nereden nereye geldiğini rakamlarla ortaya koydum. Dolar bazında, reel olarak ve enflasyonla karşılaştırmalı bir şekilde neler yaptığımızı tek tek anlattım. Muhalefete başta emeklilerimiz olmak üzere milletimize meydanlarda verdikleri ancak tutmadıkları sözleri hatırlattım. Popülizm yapmak yerine Sosyal Güvenlik Kurumuna olan borçlarını ödemelerinin ülkemiz için daha hayırlı olacağını söyledim. Bunu söyledim diye adeta kıyamet koptu. Bundan Cumhuriyet Halk Partisi yönetimi çok rahatsız oldu. Borçlarının hatırlatılması CHP’yi ciddi manada tedirgin etti. Öyle ki dengeleri bozuldu, muvazeneleri kaydı, motor su kaynattı. Kendilerini savunma adına söyledikleri sözlerin aslında beceriksizliklerini ikrar etmek olduğunu anlayamıyorlar.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP’nin, ‘Borç alınırken dost, ödenirken düşmandır’ misali borçlarının üstüne yatmak için abuk sabuk işler yaptıklarını belirterek, “Bilhassa CHP’nin Sayın Genel Başkanı her açıklamasıyla kendini ve partisini gülünç durumlara düşürüyor. Neymiş ‘Hükûmet, mali darbe yapma peşindeymiş’, neymiş ‘Şayet borçlarını öderlerse CHP’li belediyeler iş yapamaz, hatta çöpleri bile elleriyle toplamak zorunda kalırlarmış.’ İyi de CHP’li belediyeler zaten çöp toplamıyor ki” ifadelerini kullandı.
CHP deyince akla, çöp, çukur, çamurun geldiğini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Devraldığınız belediyelerde milleti çöp dağlarıyla, çamurla, çukurla tekrar tanıştırmayı başardınız. Kamyonla toplamadığınız çöpleri ellerinizle mi toplayacaksınız? CHP Genel Başkanı’nın, SGK prim borçlarını ödememek için gösterdiği çabayı izledikçe gülsek mi, ağlasak mı inanın bilemiyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kimseye iftira atmadıklarını, sadece gerçekleri ortaya koyduklarını vurgulayarak, şunları söyledi: “Şimdi bazı rakamları sizlerle paylaşmak istiyorum. Bunların niçin paniklediğini aslında rakamlar bizlere anlatıyor. Sosyal Güvenlik Kurumuna en fazla borcu olan ilk 5 belediye Cumhuriyet Halk Partili belediyeler. Toplam 96 milyar liralık borcun 65,1 milyar lirası yani yüzde 68’i CHP’li belediye ve iştiraklerine ait. Büyükşehirlerde durum çok daha kötü, Büyükşehir borçlarının yüzde 76’sı CHP’li belediyelere ait. SGK’ye borcu 1 milyar liranın üzerinde olan 6 ilçe var. Tahmin ettiğiniz gibi bu 6 ilçeden 5’i CHP belediyesi. 500 milyon liranın üzerinde borcu olan 26 ilçeden 24’ü CHP’de. SGK’ye borçluluk noktasında zirveyi bunlar kimseye bırakmıyor. Bir diğer önemli husus şudur, borcu en fazla olan belediyeler, CHP’nin sürekli kazandığı belediyeler. Dahası CHP’ye geçen belediyelerin borcu katlanarak artıyor.”
“NE SÖZLERİNE SADIKLAR NE DE BORÇLARINA SADIKLAR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının yayınladığı en borçlu belediyeler listesine bakıldığında, ilk 5 belediyenin borcunun son 5 yılda 9 ila 883 kat arasında arttığının görüldüğüne dikkati çekerek, şunları kaydetti: “Yani bunların borç ödeme gibi bir kültürleri, böyle bir alışkanlıkları yok. Eski genel başkanları genel müdürlüğü döneminde SSK’yi batırmıştı. Belediye başkanları Kılıçdaroğlu’nun kötü mirasını aynen sürdürüyor. Anlaşılan sosyal güvenlik sistemine kastetmek bunların bir geleneği. Meydanlarda vaat dağıtmayı biliyorlar. Atıp tutmayı çok seviyorlar ama iş devlete ve millete olan borçlarını ödemeye gelince ara ki bulasın. Ne sözlerine sadıklar ne de borçlarına sadıklar. Dikkat edin, vals gösterisine, dans gösterisine gelince para var. Gazetecilere Roma turu yaptırmaya gelince para var. Destelerle kule yapmak isteyince para var. Kişisel reklam kampanyalarını harcamak için para var ancak SGK’ye borcunu ödemeye gelince para yok. Yetimin, öksüzün, emekçinin hakkını vermeye gelince para yok. İnsan da biraz utanma olur, mahcubiyet olur. Benim milletim buna kanar mı? Kusura bakmasınlar ama kimse kör değil. Herkes neyin ne olduğunu çok iyi biliyor, çok iyi görüyor. Kardeşlerim biz de öne sürülen bahanelerin hiçbirini kabul etmiyoruz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının siyasi parti ayrımı gözetmeden tüm belediyelere borç bildirimlerini göndermeye başladığını aktararak, sonra da bu prim borçlarının tahsili için gerekli adımları atacağını, bu süreci siyasi çekişmelere kurban etmek istemediklerini söyledi.
Hakkaniyete ve adalete uygun şekilde tahsilatları gerçekleştirme arzusunda olduklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sayın CHP Genel Başkanı’na tavsiyem öncelikle dersine iyi çalışması ardından enerjisini borcunu ödemekten kaçmak yerine milletin hakkını ödemek için kullanmasıdır. Türkiye için milletimiz için emeklilerimiz için en doğru yol budur. Buradan şu gerçeği onlara hatırlatmak isterim, biz milletin hakkını ve hukukunu korumanın derdindeyiz. Sosyal Güvenlik Kurumuna olan birikmiş borçlarınızı daha fazla geciktirmeden ödeyin derken sadece emekçinin hakkını savunuyoruz. Bu duruşumuzdan da taviz vermeyeceğiz” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasının ardından hak sahibi afetzedelere anahtarları teslim edildi, Cumhurbaşkanı Erdoğan ailelerle hatıra fotoğrafı çektirdi.
Törene, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı da katıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra Rize Valiliğini ziyaret etti. Rize Valisi İhsan Selim Baydaş tarafından karşılanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, polis tören mangasını selamladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra makamında Vali Baydaş ve Rize Belediye Başkanı Rahmi Metin’den kente dair bilgi aldı, Valilik Şeref Defteri’ni imzaladı.
GÜNEYSU DEVLET HASTANESİ İNŞAATINDA İNCELEME
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rize programı çerçevesinde Güneysu Devlet Hastanesi inşaatında incelemelerde bulundu ve yetkililerden çalışmaların son durumuna ilişkin bilgi aldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, ziyaretinde Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu ve Rize Valisi İhsan Selim Baydaş da eşlik etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy ile düzenlediği ortak basın toplantısında, “Son 3 yılda izlediğimiz aktif diplomasi dikkate alındığında, Rusya ile Ukrayna ve Amerika arasında önümüzdeki dönemde gerçekleştirilmesi muhtemel görüşmeler için ülkemiz ideal bir ev sahibi olacaktır” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, baş başa ve heyetler arası görüşmeleri ile anlaşmaların imza töreninin ardından ortak basın toplantısı düzenleyerek açıklamalarda bulundu.
Konuşmasına dördüncü yılına girecek Rusya-Ukrayna Savaşı’nda hayatını kaybedenler için Ukrayna halkına taziyelerini ileten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Zelenskiy’nin ziyaretinin, Ukrayna’daki savaşın temel dinamiklerinde önemli değişimlere aday olunan bir dönemde gerçekleştiğini söyledi.
Türkiye’nin, “Savaşın kazananı, barışın kaybedeni olmayacağı” anlayışıyla savaşın ilk gününden bu yana taraftar arasında müzakere edilmiş bir barışın tesisi için yoğun çaba sarf ettiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu doğrultuda Mart 2022’de İstanbul’da iki ülke arasında doğrudan müzakerelere ev sahipliği yaptık. Taraflarla yürüttüğümüz temaslar neticesinde Karadeniz Tahıl Girişimi’ni hayata geçirdik. Son üç yılda Rusya ve Ukrayna ile her seviyede doğrudan girişimlerde bulunduk. Tüm bu çabalarımızda her iki taraf içinde güvenilir bir arabulucu olmaya, samimi olarak gayret gösterdik, somut neticeleri aldık” ifadelerini kullandı.
“MÜZAKERE SÜRECİNİN KALICI BİR BARIŞLA SONUÇLANDIRILMASI İÇİN HER TÜRLÜ DESTEĞİ VERECEĞİZ”
Gelinen aşamada ABD Başkanı Donald Trump’ın, savaşın müzakereler yoluyla ve süratle sonlandırılması için başlattığı diplomatik girişimin, Türkiye’nin son üç yıldır izlediği politikayla da örtüştüğünü vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Haddizatında, İstanbul Müzakereleri taraftar arasında mutabakata en fazla yaklaşılan platform olması ile önemli bir referans noktası teşkil ediyor. Son 3 yılda izlediğimiz aktif diplomasi dikkate alındığında Rusya ile Ukrayna ve Amerika arasında önümüzdeki dönemde gerçekleştirilmesi muhtemel görüşmeler için ülkemiz ideal bir ev sahibi olacaktır. Sayın Zelenskiy ile görüşmemde Türkiye’nin, Ukrayna’nın toprak bütünlüğüne, egemenliğine ve bağımsızlığını olan kuvvetli desteğini ifade ettim. Aynı zamanda müzakere sürecinin kalıcı bir barışla sonuçlandırılması için her türlü desteği vereceğimizin altını çizdim. Çok sayıda masumun ölümüne ve muazzam bir yıkama neden olan bu savaş, artık sona ermelidir.
Karadeniz’de ticari seyrüsefer emniyetini hedefleyen bir düzenlemenin hayata geçirilmesi için ülkemizin çalışmayı sürdüreceğini de belirttim. Karadeniz’de hayata geçirilebilecek böyle bir düzenlemenin müzakerelere giden süreçte önemli bir güven artırıcı tedbir işlevi göreceğine inanıyoruz. Sayın Zelenskiy ile gündemimizde, Ukrayna ile stratejik ortaklık ilişkilerimiz kapsamındaki konu başlıkları önemli yer tuttu. Ticari ilişkilerimizin daha da güçlendirilmesi için önümüzdeki dönemde atabileceğimiz adımları masaya yatırdık. Savaşın getirdiği tüm zorluklara rağmen ikili ticaretimizde tespit ettiğimiz 10 milyar dolar hedefine emin adımlarla yürümek istiyoruz.”
“İLİŞKİLERİMİZİN DAHA DA ÜST SEVİYELERE ÇIKACAĞINA İNANIYORUM”
Zelenskiy’e, Türk şirketlerinin savaşın yol açtığı tahribatın giderilmesi ve yeniden imar konusunda Ukrayna’ya destek vermeye istekli olduklarını aktardığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ukrayna’da barışın tesisi ile birlikte önümüzdeki dönemde ilişkilerimizin stratejik ortaklığımıza yaraşır düzeyde daha da üst seviyelere çıkacağına tüm samimiyetimle inanıyorum. Sözlerime son verirken Ukrayna’nın toprak bütünlüğü için özellikle mücadele veren Kırım Tatarı soydaşlarımızın hakları konusunda değerli dostum Zelenskiy’nin attığı cesur adımları takdirle karşıladığım belirtmek istiyor, ilave adımların geleceğini de temenni ediyorum” değerlendirmesinde bulundu.
Konuşmaların ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
“UKRAYNA’NIN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜ BİZİM OLMAZSA OLMAZIMIZDIR”
Ukraynalı bir gazetecinin barış görüşmelerine vurgu yaparak, Ukrayna’nın egemenliği ve toprak bütünlüğüne ilişkin sorusu üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu cevabı verdi: “Ukrayna’nın toprak bütünlüğü, egemenliği bizler için çok çok önemli ve toprak bütünlüğüne, egemenliğine Türkiye’nin saygısını her yerde anlattık. Bütün uluslararası toplantılarda bu konuyu daima işledik, işlemeye devam ediyoruz. Bundan sonraki süreçte de özellikle Ukrayna’nın toprak bütünlüğü bizim olmazsa olmazımızdır. Egemenliği aynı şekilde bizim olmazsa olmazımızdır. Temennimiz odur ki barışın kaybedeni olmaz. Dolayısıyla barışın bir an önce sağlanmasını temin etmektir. Bu konuda değerli dostum, o da zaten barıştan yana olduğunu açık net olarak bizlere ifade ediyor. Temennim odur ki gerek Dışişleri Bakanımın muhatabıyla yaptığı görüşmelerde gerek şahsımın Sayın Putin ile yaptığı görüşmelerde bu barışla ilgili yolculuğu, yolu kat ederiz, temin ederiz ve bunun için adımları da atarız.”
Türkiye’nin gelecek süreçte Rusya-Ukrayna barışına katkı için adım atıp atmayacağına ilişkin bir soru üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Adil bir barışın mümkün olması için şüphesiz ki güçlü olduğunu bildiğimiz ülkelerin barıştan yana tavrını ortaya koyması lazım. Az önce de ifade ettiğim gibi barışın kaybedeni olmaz. Şu anda tüm dünya Rusya-Ukrayna arasındaki bu savaşta artık barışı bekliyor. Bir an önce barış temin edilsin. Çünkü bunca esir var, bunun yanında bunca insan, yüz binlerce insan burada öldü, öldürüldü. ‘Artık bu ölüme de son verilsin’ deniyor. Şimdi bizler en yakın komşuları olarak Türkiye biz, bir an önce barışın teminiyle alakalı gerek şahsım gerek Dışişleri Bakanım bizler muhataplarımızla bir an önce barışın temini için adım atalım istiyoruz.
Tahıl Koridoru’nun kurulmasını isteyişimizin sebebi bu olmuştur ve tahıl koridorunda da iyi bir netice aldık ama maalesef devamını sağlayamadık. 30 bin ton tahıl malum gönderildi biz aracı olduk. Bundan sonraki süreçte de bunun devamını istiyoruz. Bu arada tabii ben huzurlarınızda Sayın Zelenskiy’e bir teşekkürü ifade etmek istiyorum. O da Suriye’ye tahıl gönderme noktasında, bize gönderdikleri tahıl, biz de bu tahılı malum değirmenlerimizde una çevirmek suretiyle Suriye’ye ulaştırdık, ulaştırıyoruz. Bu da tabii Suriye’deki yönetimi ciddi manada mutlu etti, memnun etti. Ben de huzurlarınızda Suriye halkı adına kendilerine teşekkür ediyorum. Çünkü böyle zor bir zamanda Suriye’nin böyle bir imkânı aracılığımızla özellikle de Ukrayna’dan elde etmiş olması bu da insani ve vicdani bir görevdir.”
UKRAYNA DEVLET BAŞKANI ZELENSKİY: “TÜRKİYE, UKRAYNA’NIN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜ VE EGEMENLİĞİ KONULARINDA ÇOK İLKELİ BİR TUTUM SERGİLEDİ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde yaptıkları görüşmenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, Rusya-Ukrayna savaşının zor zamanlarında Türkiye’den destek gördükleri için teşekkür ederek “Türkiye, Ukrayna’nın toprak bütünlüğü ve egemenliği konularında çok ilkeli bir tutum sergiledi. Bu, bize göre küresel önem taşıyor” diye konuştu.
Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, görüşmelerde Ukraynalı esirlerin durumunun da görüşüldüğüne işaret ederek “Türkiye gerek askerlerimizin gerek sivillerimizin serbest bırakılması için kolaylıklar sağladı” dedi.
İKİ ÜLKE ARASINDA İMZALANAN ANLAŞMALAR
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy huzurunda, Türkiye ile Ukrayna arasında iki anlaşma imzalandı.
Bu kapsamda iki ülke arasındaki “Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Ukrayna Bakanlar Kurulu Arasında Eğitim Alanında İşbirliği Anlaşması”na Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ve Ukrayna Dışişleri Bakanı Andrii Sybiha imza attı.
“Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı ile Ukrayna Kültür ve Stratejik İletişim Bakanlığı Arasında Medya ve İletişim Alanında İşbirliğine İlişkin Mutabakat Zaptı”nı da Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun ve Ukrayna Dışişleri Bakanı Andrii Sybiha imzaladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’ye resmî ziyarette bulunan Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy’i Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde törenle karşıladı.
Türkiye ve Ukrayna bayrakları önünde basın mensuplarına poz veren ve heyetlerini takdim eden Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, daha sonra baş başa ve heyetler arası görüşmelerini gerçekleştirmek üzere Cumhurbaşkanlığı Külliyesine geçti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, İstanbul Finans Merkezi’ndeki Halkbank Genel Müdürlüğünde düzenlenen, “Halkbank Üreten Kadınlar Yarışması Ödül Töreni”ne katıldı.
Emine Erdoğan, törende yaptığı konuşmasında, parlak fikirleri ve kadın aklının incelikleriyle salonu dolduran kadınlarla birlikte olmaktan onur duyduğunu belirtti.
Yarışmanın kadın girişimciliğini desteklemede bir marka hâline geldiğini kaydeden Emine Erdoğan, “Halkbank, başarı yolunu kadınlarla yan yana yürüyor. Eğitimden finansmana, onlara her alanda omuz veriyor. Ortaya koydukları vizyonun, ödüllerle taçlanarak, uluslararası bir takdir kazanmasından da ayrıca iftihar ediyoruz” ifadesini kullandı.
“TÜRKİYE, KADINLARIN HER DÖNEMDE, SOSYAL VE KAMUSAL ALANDA VARLIK GÖSTERDİĞİ ÇOK ÖZEL BİR TARİHE SAHİPTİR”
Emine Erdoğan, dünyanın kabuk değiştirdiği dönemlerinin bulunduğunu, içinde yaşanılan çağın da böyle bir değişim ve dönüşüm çağı olduğunu anımsatarak, “Yeni bir gelecek yazılıyor ve ülkeler, insanlığın ortak geleceğini tasarlamak için yarışıyorlar. Bu yarışta, kadınların, ekonomik kalkınmada önemli aktörler olduğu ülkeler, ipi göğüslüyorlar. Türkiye, kadınların her dönemde, sosyal ve kamusal alanda varlık gösterdiği çok özel bir tarihe sahiptir. Türk kadınının girişimci ruhunun kökleri, 13. yüzyıla kadar uzanır. Anadolu’da kadınlar, teşkilatlanmış, sosyal ve ekonomik hayata katılmış, ‘dünya kadın tarihinin’ parlayan yıldızları olmuşlardır” diye konuştu.
Kadınların hak arayışlarında, vatan savunmasında, toplumsal yaraları sarmada hep ön saflarda yer aldığını dile getiren Emine Erdoğan, “Biz, kadınlarımızın nasıl emsalsiz bir güç olduğunun farkında olan ve bu gerçeğe hürmet eden bir ülkeyiz. Ekonomiden sanayiye, spordan sanata, siyasetten akademiye, geldiğimiz her noktada kadınlarımızın alın teri var. Hükûmetimiz, ilk günden bu yana, kadınların her alanda yücelmesi için örnek politikalar geliştirmiştir. Kadın istihdamının artmasını teşvik etmiştir. TÜİK verilerine göre, 2014 yılında yüzde 26’larda olan kadın istihdam oranı, 2024 Aralık ayı itibarıyla, yüzde 31,6’ya yükselmiştir. 2028 yılında, bu oranı yüzde 36,2’ye yükseltmeyi hedefliyoruz. İnşallah bu hedefi hep birlikte başaracağız” sözlerini sarf etti.
Emine Erdoğan, kadın istihdamını artık kadın liderliğiyle birlikte düşünmek zorunda olduklarını, bugün dünyanın kadın liderliğinin önemini tartıştığını, bu konu üzerine araştırmalar yaptığını söyledi.
“KADIN GİRİŞİMCİLERİMİZİN ÖNÜNDEKİ ENGELLERİ NE KADAR KALDIRIRSAK BÖLGESEL KALKINMADA O KADAR YOL ALIRIZ”
Liderliğin dönüştürücü bir güç olduğunu vurgulayan Emine Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: “Bir liderin vizyonu, kılcal damarlar gibi, etki alanındaki her şeye nüfuz eder. Kadın liderliğinin, tüm dünyanın acil ihtiyacı olan, belli başlı karakteristik özellikleri vardır. Araştırmalar gösteriyor ki kadın liderlerin soyut becerileri çok yüksek. İletişimde çok başarılılar, iş birliğine büyük önem veriyorlar. Barışçıl bir yönetim anlayışına sahipler ve çevre konularına karşı daha hassaslar. Yani, hangi alanda çalışırlarsa çalışsınlar, bulundukları sektöre iyileştirici bir etki yapıyorlar. İşte bu, kadın etkinliğidir. Bildiğiniz gibi, kadın liderliğinin özünde girişimcilik vardır. Girişimci dediğimizde aklımıza, zekâsı ve sezgileriyle öne çıkan insanlar geliyor. Onlar, mevcut bir eksiği görüyor, gereksinimleri belirliyor ve hayata yenilik katıyorlar. Ülkemiz, tüm bölgeleriyle, girişimcilik için son derece zengin bir potansiyel barındırıyor. Bilhassa, yerel kapasite ve birikimin, küresel rekabette kullanılması için, kadın girişimcilerin önemli yerel aktörler olduğunu unutmayalım. Kadın girişimcilerimizin önündeki engelleri ne kadar kaldırırsak bölgesel kalkınmada o kadar yol alırız. Bize düşen, hep birlikte Türkiye Yüzyılı’nın tarihini yazarken, kalemimizi, bu bilgi ve birikimin mürekkebiyle doldurmaktır.”
“İŞ VE AİLE, KADINLARIN ARASINDA SEÇİM YAPMASI GEREKEN BİR YOL AYRIMI OLMAMALI”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, 2025 yılını “Aile Yılı” olarak ilan ettiğini hatırlatan Emine Erdoğan, “Aile, toplumumuzun ruhu ve lokomotifidir. Dirayetli, ferasetli ve kuvvetli bir toplum oluşumuzun temelinde, sağlam kökleri olan aile müessesemiz vardır. ‘Aile Yılı’nın, iş dünyası için de önemli bir hatırlatıcı olmasını temenni ediyorum. Ne yazık ki kadınların bazen, iş ve aile sorumluluklarına yetişmek için çırpındıklarını görüyoruz. Bu durum, kadınlarda strese, kendine güvensizliğe, hiçbir şeye yetememe duygusuna, mutsuzluğa ve depresyona neden olabiliyor. Hayat kaliteleri düştüğü gibi, zihinsel ve manevi yorgunluk yaşıyorlar. Daha büyük ölçekte, aile ve toplum hayatı olumsuz etkileniyor. İş ve aile, kadınların arasında seçim yapması gereken bir yol ayrımı olmamalı. Bu çatışmayı ortadan kaldıracak, aile hayatını muhafaza edecek uygulamaların sayısını, mutlaka artırmalıyız” görüşünü paylaştı.
Dünyanın her yerinde kadınların erkekler için tasarlanmış, rekabetçi bir iş ortamında tutunabilmek için zorlu mücadeleler verdiğini dile getiren Emine Erdoğan, oysa hükûmetin bu konuda önemli ve iyileştirici adımlar attığını, kadınların, kadın kimliklerini koruyabildikleri çalışma hayatının, ne kadar önemli olduğunun altını çizdiğini belirtti.
“TEKNOLOJİK İMKÂNLARI, KADINLARIN İŞ HAYATINA KATILIMINI KOLAYLAŞTIRMADA MUTLAKA KULLANMALIYIZ”
Emine Erdoğan, cinsiyet adaletine vurgu yapılıp kadınların lehine birçok uygulamanın hayata geçtiğini belirterek, şunları kaydetti: “Burada hepsini tek tek saymak, elbette mümkün değil. Ancak, süt izinleri, kreş desteği, yarı zamanlı çalışma gibi düzenlemelerin ortak amacı, iş ve aile hayatı arasında bir ahenk yaratmaktır. Umarım bu örnekler, tüm sektörlerde yaygınlaşır. İş yerlerinin, kültürel kodlarımızı temel alan çalışma modelleri oluşturması, kadınların önündeki engelleri kaldırmada kuşkusuz çok önemli. Bununla beraber, dünyanın, bilgi ve iletişim teknolojilerinde geldiği ileri seviyeyi de, bir fırsat olarak görmeliyiz. Fiziksel mekân şartını ortadan kaldıran teknolojik imkânları, kadınların iş hayatına katılımını kolaylaştırmada mutlaka kullanmalıyız. Unutmayalım ki Türkiye, kendi reçetelerini yazabilen, kendi formüllerini ve çözümlerini geliştirebilen, güçlü bir ülkedir.”
Değerli projeleriyle yarışmaya katılan katılımcılara özel olarak teşekkür eden Emine Erdoğan, “Sizler, bilgi ve becerilerinizle hepimizi heyecanlandırdınız. İyilik dolu fikirlerinizle, kadın potansiyelinin zirvelerini gösterdiniz. Kadınların insani ilerlemeye olan büyük katkısını bir kez daha ispat ettiniz. Benim için hepiniz birer kazanansınız. Lütfen, tecrübelerinizi sizinle aynı yolda yürümek isteyen tüm kadınlara ve gençlere aktarın. Çünkü dünyanın problem alanları, kadınların getireceği yeni çözümleri bekliyor. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) ile birlikte, kadınları merkezine alan ortak projelerin sayısının da artmasını dilediğimi belirtmek istiyorum” diyerek konuşmasını sonlandırdı.
Törene, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın eşi Sibel Tatar, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Halkbank Genel Müdürü Osman Arslan, Cumhuriyet tarihinin ilk kadın generali Tuğgeneral Özlem Yılmaz, Alev Alatlı’nın kızı Funda Aktan, jüri üyeleri, yarışmacılar ve davetliler de katıldı.
Törende, “Yılın Üreten Kadın Girişimcisi Kategorisi”nde Zahide Arı, “Yükselen Yıldız Kategorisi”nde Nurdeniz Erdoğan, “Teknoloji Tabanlı Kadın Girişim Kategorisi”nde Işıl Melisa Işık, “Sıfır Atık Kategorisi”nde Zeynep Balca Yılmaz ile “Kadın Kooperatifi Kategorisi”nde Ümmühan Keskin ödülünü Emine Erdoğan’ın elinden aldı.
Emine Erdoğan, “Alev Alatlı Özel Ödülü” kazananı Gönül Paksoy’a da ödülünü, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ve Halkbank Genel Müdürü Osman Arslan ile birlikte verdi.
Arslan tarafından Emine Erdoğan’a zeytin ağacı hediye edilmesinin ardından tören, aile fotoğrafının çektirilmesiyle sona erdi.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.