Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Anamur Feribot ve Deniz Uçağı İskelesi Açılış Töreni’nde açıklamalarda bulunarak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde Filistin’de kalıcı barışa giden yolun açılması için Türkiye’nin her türlü sorumluluğu aldığını vurgulayarak, “İsmail Heniye ve tüm İsrail saldırılarında şehit olan tüm Filistinli kardeşlerimize Allah’tan rahmet diliyorum.” dedi. Bakan Uraloğlu, 10 Ağustos’ta açılışı gerçekleştirecek olan Çukurova Uluslararası Havalimanıyla, Çeşmeli-Kızkalesi Otoyolu Projesiyle, genişletilen Mersin Uluslararası Limanıyla, Mersin-Adana-Osmaniye-Gaziantep Hızlı Tren Hattıyla, Mersin’in, gelişim hızına bağlı olarak ortaya çıkan ulaşım ihtiyaçlarını karşılamak ve geleceğe hazırlamak için çok güçlü bir ulaşım ağı tesis ettiklerini söyleyerek, Mersin’e 119 milyar liranın üzerinde yatırım gerçekleştirdiklerini bildirdi. Uraloğlu, Çukurova Uluslararası Havalimanı Mersin ve Adana’nın yanı sıra Osmaniye ve Niğde’ye olan yakınlığıyla 5 milyonun üstünde vatandaşa hizmet edeceğinin altını çizdi.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Anamur Feribot ve Deniz Uçağı İskelesi Açılış Töreni’nde açıklamalarda bulunarak, İsrail’in bebek, çocuk ve masum sivillerden oluşan binlerce Filistinliyi şehit ederek Gazze’de gerçekleştirdiği insanlık dışı saldırıları nefretle kınadığını belirterek, “Sayın Cumhurbaşkanımız da Filistin Davasına olan desteğimizi ve Filistinli kardeşlerimizle dayanışmamızı göstermek amacıyla, 31 Temmuz’da Tahran’da şehit olan Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniye’nin şehadeti sebebiyle bugünü milli yas ilan etti. Kimsenin şüphesi olmasın ki Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde Filistin’de kalıcı barışa giden yolun açılması için Türkiye her türlü sorumluluğu almaktadır ve üzerine düşen ne varsa yapmaya hazırdır. Bu vesileyle İsmail Heniye ve tüm İsrail saldırılarında şehit olan tüm Filistinli kardeşlerimize Allah’tan rahmet diliyor, Filistin’de yaşatılan bu zulmün bir an evvel sona ermesini Rabbimden niyaz ediyorum.” ifadelerini kullandı.
“Toplam Uzunluğu 350 Metre Olan İskeleye Yolcu Tekneleri, Yatlar, Feribotlar ve Deniz Uçakları Yanaşacak”
Bakan Uraloğlu, 10 Ağustos’ta açılışı gerçekleştirecek olan Çukurova Uluslararası Havalimanıyla, Çeşmeli-Kızkalesi Otoyolu Projesiyle, genişletilen Mersin Uluslararası Limanıyla, Mersin-Adana-Osmaniye-Gaziantep Hızlı Tren Hattıyla, Mersin’in, gelişim hızına bağlı olarak ortaya çıkan ulaşım ihtiyaçlarını karşılamak ve geleceğe hazırlamak için çok güçlü bir ulaşım ağı tesis ettiklerini söyleyerek, “Açılışını gerçekleştireceğimiz Anamur Feribot ve Deniz Uçağı İskelesi de Bakanlığımıza bağlı Altyapı Yatırımları Genel Müdürlüğü tarafından hayata geçirilmiş bir projedir. Toplam uzunluğu 350 metre olan iskelemizi yolcu tekneleri, yatlar, feribotlar ve deniz uçaklarının yanaşmasına uygun şekilde inşa ettik.” dedi.
“Bakanlığımızca Yapılan Denetimler Sonucunda da Anamur Limanı’nı Uluslararası Liman Olarak Belgelendirdik”
Anamur Feribot ve Deniz Uçağı İskelesi’nin 12 Aralık 2023 tarihinde işletilmesi amacıyla Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından Mersin Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığına devredildiğini anımsatan Uraloğlu, “Devir işleminin ardından 15 Mart 2024 tarihinde Mersin Valiliği tarafından Anamur Ticaret ve Sanayi Odası Denizcilik Turizm Ticaret ve Anonim Şirketi’ne kiralanmıştır. Şirket tarafından gerçekleştirilen ek üst yapı yatırımları sonrası yapılan başvurunun ardından Bakanlığımızca yapılan denetimler sonucunda da Anamur Limanı’nı Uluslararası Liman olarak belgelendirdik.” şeklinde konuştu.
“Anamur-Girne Rotası 2 Saatten Daha Az Bir Süreyle Ülkemiz ile KKTC Arasındaki En Kısa Mesafeli Deniz Rotası Oldu”
Bakan Uraloğlu, Anamur Feribot ve Deniz Uçağı İskelesi’nin Mersin-Gazimağusa, Taşucu-Girne, Mersin-Girne, Taşucu-Gazimağusa Ro-Ro hatlarının ardından Türkiye’nin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne yolcu ve araç taşımacılığı yapılmasına imkan sağlayan; en kısa deniz mesafesine sahip 5. kapısı olarak hizmete başladığını vurgulayarak, “Anamur-Girne rotası da 2 saatten daha az bir süreyle ülkemiz ile KKTC arasındaki en kısa mesafeli deniz rotası olmuştur. Bakanlığımıza bağlı Denizcilik Genel Müdürlüğü tarafından verilen Hat Uygunluk Yazısı ile de söz konusu iskelemizden Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Girne Limanı’na yolcu seferleri başlamıştır.” dedi.
Piyale Paşa 6 Bin 841 Yolcu Taşıdı
12 Haziran 2024 tarihinden bu yana Piyale Paşa isimli Yüksek Hızlı Hafif Yolcu Gemisi ile düzenlenen 31 gidiş ve 31 dönüş seferlerinde toplamda 6 bin 841 yolcu taşındığını bildiren Uraloğlu, Türkiye’nin KKTC’ye en yakın noktası olan Anamur’da bulunan iskelenin işletmeye alınması ve deniz trafiğine açılmasının, ilçenin ve bölgenin ekonomisine ve turizm faaliyetlerine büyük katkı sağlayacağını söyledi.
“Çukurova Uluslararası Havalimanı Mersin ve Adana ile Osmaniye ve Niğde’ye Olan Yakınlığıyla 5 Milyonun Üstündeki Vatandaşa Hizmet Edecek”
Mersin’de çok büyük ulaşım altyapı projeleri hayata geçirdiklerini söyleyen Bakan Uraloğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde Mersin’in ulaşım ve iletişim altyapısına 119 milyar liranın üstünde yatırım gerçekleştirdiklerini belirterek, “10 Ağustos’ta açılışını gerçekleştireceğimiz Çukurova Uluslararası Havalimanımız başta Mersin ve Adana ile Osmaniye ve Niğde’ye de olan yakınlığıyla bu şehirlerde yaşayan 5 milyonun üstündeki vatandaşımıza hizmet ederek; Türkiye’nin Ortadoğu ülkelerine açılan kapısı olacak. Bölgedeki işletmelerin Havayoluyla daha hızlı ve etkin bir şekilde mal taşımasını, yerel işletmelerin küresel tedarik zincirlerine entegrasyonunu kolaylaştıracaktır. Özellikle tarım faaliyetlerinin gelişmişliğiyle bilinen Çukurova Bölgemizde üretilen tarım ürünleri gibi hızlı bozulan ve zamanında teslimat gerektiren malların taşınmasında hava yoluyla lojistik avantajlar sağlayacaktır. Ayrıca, bölge ve ülke genelinde doğrudan ve dolaylı olarak yaklaşık 3 bin kişinin istihdam edilmesine imkan sağlayacaktır.” diye konuştu.
Çeşmeli – Kızkalesi Arasına 53 Kilometrelik Yol İnşa Ediliyor
Uraloğlu, Çukurova Havalimanı ile birlikte Mersin’in gelişimine katkı sağlayacak Çeşmeli- Kızkalesi otoyolu projesini de 3 yıl içerisinde tamamlamayı hedeflediklerini söyleyerek, “42 kilometre ana gövde ve 11 kilometre bağlantı yolu olmak üzere toplam 53 kilometrelik bir yol inşa ederek, 2,5 saat süren seyahat süresini 18 dakikaya düşüreceğiz.” dedi.
Mersin-Adana-Osmaniye-Gaziantep Hızlı Tren Projesiyle 6,5 Saat Olan Seyahat Süresi 2 Saat 15 Dakika Sürecek
Bölgenin ve ülkenin önemli raylı sistemlerinden olan Mersin-Adana-Osmaniye-Gaziantep Hızlı Tren Projesine de devam ettiklerinin altını çizen Uraloğlu, projenin tamamlanmasıyla mevcutta 361 kilometre olan hattı 312 kilometreye düşüreceklerini belirterek, yaklaşık 6,5 saat olan seyahat süresini de 2 saat 15 dakikaya indireceklerinin altını çizdi.
Mavi Ekonomi ve Deniz Saha Planlaması Çalışmaları Gerçekleştirilecek
Genişletme çalışmaları süren Mersin Limanı’nın yanında Anamur Feribot ve Deniz Uçağı İskelesi ile birlikte Mersin, Mavi Vatan denizler ve denizcilik sektörü için çok daha önemli bir merkeze dönüştüğünü vurgulayan Uraloğlu, “CHP Milletvekili ve Dış Politika danışmanı Namık Tan gibilerin masal olarak nitelemesini ciddiye almadan Sayın Cumhurbaşkanımızın da altını çizdiği üzere Mavi Vatan’ımıza sahip çıkma noktasında en ufak bir geri adım atmayacağız. Bizler için bir karış toprağımız ne ifade ediyorsa denizlerimizin bir kum tanesi, bir avuç suyu da aynı anlam ve önemi taşımaktadır.” dedi.
1 Ağustos’ta Ege ve Akdeniz olmak üzere Türkiye’nin denizlerdeki hak ve menfaatleri doğrultusunda; ‘Mavi Ekonomi ve Deniz Saha Planlaması’ çalışması gerçekleştirilmesi amacıyla Ankara Üniversitesi Deniz Hukuku Ulusal Araştırma Merkeziyle bir sözleşme imzalandığını duyuran Bakan Uraloğlu, “Ülkemiz denizlerinde daha güvenli ve verimli bir geleceğe doğru attığımız bir adım olan bu sözleşmeyle; Hükümetlerarası Oşinografi Komisyonu-UNESCO tarafından ortaya konulan kurallara göre bir deniz saha planlamasının uygulanmasına ilişkin başlangıç raporu hazırlanması, denizlerimizdeki rüzgâr ve güneş enerjisi potansiyellerinin belirlenmesi ve hidrokarbon yatakları ve madenler dahil diğer yer altı kaynaklarına ilişkin verilerin değerlendirilmesi ve enerji taşıma güzergahlarına ilişkin analizlerin yapılması, mavi ekonomi kapsamında balıkçılık ve diğer su ürünleri faaliyetlerinin mevcut durumuyla, deniz ticareti, liman işletmeciliği ve kombine taşımacılık faaliyetlerinin değerlendirilmesi ve potansiyel kazanımları hakkında rapor hazırlanması ve öncelikle Ege ve Akdeniz’in haritalandırılması olmak üzere genel haritalandırmanın tamamlanması gibi çalışmalara başladık.” diye konuştu.
Mavi Vatan’da seyir emniyetini ve deniz güvenliğini arttırmaya yönelik bir diğer önemli çalışma olan Doğu Akdeniz Gemi Trafik Hizmetleri Sistemi Kurulumu Projesi de Denizcilik Genel Müdürlüğü ile HAVELSAN tarafından devam ettiğini ve projeyi 2026 yılında tamamlamayı hedeflediklerini bildiren Bakan Uraloğlu sözlerine şu şekilde devam etti:
“Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde Mavi Vatanımızdaki gücümüzü, dünya denizlerinde görev alan denizcilerimizin uluslararası arenadaki yerlerini daha ileriye taşımak için durmadan, yorulmadan çalışmaya devam edeceğiz. Ülkemizin adını ve bayrağını dünya denizlerinde gururla büyük başarılara taşıyacağız. Unutmayalım ki denize ve denizciliğe verilecek önem ölçüsünde Türkiye Cumhuriyeti büyüyecek ve güçlenecektir.Bu düşüncelerle Anamur Feribot ve Deniz Uçağı İskelesi’nin başta Anamur ve Mersin olmak üzere hem ülkemiz hem de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti adına hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum.”
GA İstanbul Havalimanı’nda Üçlü Bağımsız Pist Operasyonları Başladı Türk Hava Yolları, İGA İstanbul Havalimanı’nın 17 Nisan itibarıyla Avrupa’da ilk kez Üçlü Bağımsız Pist Operasyonlarını uygulamaya başlamasıyla birlikte Türkiye havacılık tarihinde bir dönüm noktasına daha tanıklık etmenin gururunu yaşıyor. Bu önemli gelişme, İGA İstanbul Havalimanı’nın küresel aktarma merkezi olma rolünü pekiştirirken, Türkiye’nin uluslararası hava taşımacılığındaki stratejik konumunu daha da güçlendiriyor.
Türkiye Cumhuriyeti Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun öncülüğünde, Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) Genel Müdürü Enes Çakmak, Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı Prof. Ahmet Bolat, İGA İstanbul Havalimanı CEO’su Selahattin Bilgen ve diğer değerli isimlerin katılımıyla gerçekleştirilen bu öncü sistemin tanıtımında, üç Türk Hava Yolları uçağının canlı operasyonda eşzamanlı kalkışı gerçekleştirildi. Bu kalkışlar yalnızca İGA İstanbul Havalimanı’nın kabiliyetlerini değil, aynı zamanda Türkiye’nin havacılık ekosisteminin gücünü ve gelişmişliğini de ortaya koydu.
Üçlü Bağımsız Pist Operasyonları’nın Türkiye ve Avrupa havacılığı için bir ilk, küresel havacılık içinse tarihi bir adım olduğunu belirten Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu açılışta şu ifadelerde bulundu: “Gururluyuz… Çünkü bu uygulamayı ABD’nin ardından hayata geçiren tek ülke Türkiye! Artık İstanbul Havalimanı trafik hacmiyle olduğu kadar operasyonel kapasite ve teknik yeterlilik açısından da küresel havacılığın en üst ligine yükseldi. Bu sistemle hava trafik akışı hızlanacak, havalimanımızın dinamik kapasitesi önemli ölçüde artacak ve yolcularımıza daha hızlı, daha güvenli bir hizmet sunulacak. İstanbul’un kıtaları birleştiren stratejik konumu, bu yeni yetenekle birleştiğinde, havalimanımız küresel havacılık lojistiğinde daha kritik bir rol üstlenecek.”
Türk havacılığı açısından bu önemli anda yer almaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı Prof. Dr. Ahmet Bolat şu açıklamayı yaptı: “Türk Hava Yolları olarak, Türkiye havacılık tarihi adına bir tarihi anın daha parçası olmaktan gurur duyuyoruz. Aynı anda üç uçağımızın kalkışı ile ana üssümüz İGA İstanbul Havalimanı Avrupa’da bir ilki gerçekleştirirken, bu operasyonel kapasite bayrak taşıyıcımızın uçuş verimliliğini artırıp büyüme hedeflerimize giden yolda önemli bir mihenk taşı görevi görecektir.”dedi.
İGA Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Kalyoncu ise yeni yetkinliklerle ilgili şunları söyledi: “Büyük bir mutlulukla ifade etmek isterim ki; 17 Nisan 2025 itibarıyla İGA İstanbul Havalimanı’nda üçlü bağımsız pist operasyonlarına resmen başlıyoruz, Avrupa’da bir ilke imza atıyor ve Türkiye’nin uluslararası seyahat ve havacılık ekosistemine olan katkısını artırıyoruz. Bu bizim için sadece bir teknik başarı değil, aynı zamanda stratejik bir eşiktir. Bugün devreye aldığımız Üçlü Bağımsız Pist Operasyonu ise, bu ekosistemin en önemli yapı taşlarından biridir. Böylece, saatlik hava trafik kapasitemizi 120'den 148 uçak hareketine çıkarıyoruz. Bu, sadece İstanbul’un değil, Avrupa hava sahasının daha da verimli hâle gelmesi demektir. İstanbul artık yalnızca bir varış noktası değil, dünyanın hava ulaşım merkezidir.”
Üçlü Bağımsız Pist Operasyonlarının entegrasyonuyla birlikte İGA İstanbul Havalimanı’nın saatlik uçak hareket kapasitesi yükseldi. Bu gelişme operasyonel verimliliği önemli ölçüde artırırken, Türk Hava Yolları için daha kısa taksi süreleri, daha az gecikme ve daha yüksek dakiklik anlamına geliyor. Böylece, bayrak taşıyıcının misafirlerine daha akıcı, daha hızlı ve daha sürdürülebilir bir seyahat deneyimi sunulmuş olacak. Sistem aynı zamanda karbon emisyonlarının azaltılmasına da katkı sağlayarak, küresel çevresel taahhütlerle uyum içinde ilerliyor.
200 milyon yolcuya hizmet verme vizyonuyla küresel bir aktarma merkezi olma yolunda ilerleyen İGA İstanbul Havalimanı’nın bu yeni operasyonal kabiliyeti, Türk Hava Yolları’nın kesintisiz bağlantı, üst düzey hizmet ve ileri görüşlü altyapı hedeflerini destekliyor. Zamanında kalkış ve varışlar, stratejimizin temel taşlarından biri olup, finansal verimliliği artırma açısından kritik rol oynamaktadır. Yeni operasyonal kapasite sayesinde, günlük 1000’den fazla uçuş gerçekleştiren filomuzun dakik performansında hem yolcu memnuniyeti hem de maliyet optimizasyonu açısından önemli kazanımlar sağlanacaktır.
Ülkemizin bayrak taşıyıcısı olarak, bu başarıyı Türkiye’nin havacılık liderliğinin ve İGA İstanbul Havalimanı’nın küresel ölçekte yeni standartlar belirleme kabiliyetinin bir göstergesi olarak kutluyoruz. Türkiye’nin dünyayı birbirine bağlama rolünü daha da güçlendirme kararlılığımızı sürdürüyoruz.
Çin Halk Cumhuriyeti’nin Ankara Büyükelçisi Jiang Xuebin Büyükelçilik görevine başlaması dolayısıyla bir resepsiyon verdi.
Ankara Sheraton oteldeki resepsiyona Büyükelçiler, Askeri ataşeler, Elçilik görevlileri ile seçkin bir davetli topluluğu katıldı.
Çin’in Ankara Büyükelçisi Jiang Xuebin ve Çin’in Ankara Büyükelçiliği Savunma Ataşesi Yang Jianjun’un Büyükelçililerinde görevlerine başlamaları dolayısıyla bir resepsiyon verildi.
Resepsiyonda, Çin Halk Cumhuriyeti Büyükelçisi Jiang XUEBIN ve Savunma Ataşesi Yang JIANJUN ev sahipliği ve birer konuşma yaptılar.
Çin Halk Cumhuriyeti resepsiyonunda kürsüye önce Büyükelçi Jiang XUEBIN geldi.
Büyükelçi XUEBIN konuşmasına, Türkiye’de göreve başlamasından dolayı duyduğu memnuniyeti ifade ederek başladı.
Büyükelçi XUEBIN, konuşmasının başında iki kadim medeniyet olan Çin ve Türk medeniyetlerinin binlerce yıl öncesine dayanan ilişkilerini dile getirdi.
Çin Halk Cumhuriyeti Devlet Başkanı Xi Jinping ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde iki ülke ilişkilerinin olumlu bir seyir takip ettiğini hatırlatan Büyükelçi XUEBIN, iki ülke arasındaki ekonomik, ticari ve kültürel bağların daha da güçlendiğinin altını çizdi.
Büyükelçi XUEBIN, “Görevime başlayalı üç ayı aşkın bir süre geçti. Bu süreçte, her gittiğim yerde Türk halkı tarafından sıcak bir dostlukla ve ligiyle karşılandım. Çin Halk Cumhuriyeti ve Türkiye kardeşliği ve dostluluğunun halkın gönlünde kök saldığını, iki ülke arasındaki işbirliğinin büyük potansiyele sahip olduğunu kendi gözlerimle görmüş oldum.” dedi.
Çin Halk Cumhuriyeti Savunma Ataşesi Yang da iki ülke arasındaki askeri ilişkilerin Çin Halk Cumhuriyeti ve Türkiye ilişkilerinin önemli bir halkası olduğunu ifade etti ve son yıllarda iki ordu arasındaki işbirliğinin istikrarlı şekilde ilerlediğini söyledi.
Konuşmalardan sonra Çin Halk Cumhuriyeti Folklor ekipleri geleneksel Çin danslarından oluşan bir gösteri sundu.
Büyükelçi XUEBIN ve Savunma Ataşesi JIUNJUN göreve başlamaları dolayısıyla verilen resepsiyonda, folklor gösterilerinden ardından davetlilere Türk ve Çin mutfağından yemekler ikram edildi.
Resepsiyon, konukların, Büyükelçi XUEBIN ve Savunma Ataşesi JIANJUN ile hatıra fotoğraf çektirmesiyle sona erdi.
Pakistan’ın Milli Günü Ankara’da bir resepsiyonla kutlandı.
Pakistan’ın Milli Günü dolayısıyla Ankara Büyükelçiliği ikametgahındacdüzenlenen resepsiyona Büyükelçi Yousaf Junaid ev sahipliği yaptı.
Pakistan Milli Günü dolayısıyla düzenlenen resepsiyona Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Numan Kurtulmuş, Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, kuvvet komutanları, Dışişleri Bakan Yardımcısı Berris Ekinci, eski Başbakan, TBMM Başkanı Bülent ARINÇ ve Türk Devletleri Teşkilatı Aksakallılar Heyeti Başkanı Binali Yıldırım katıldı.
Resepsiyonda, Büyükelçiler, Askeri Ataşeler, elçilik görevlileri ile seçkin bir davetli topluluğu da yer aldı.
Pakistan Milli Günü Respsiyonu iki ülkenin milli marşlarının seslendirilmesiyle başladı.
Milli marşların seslendirilmesinden sonra ilk olarak kürsüye Pakistan Büyükelçisi YOUSAF JUNAID geldi.
Büyükelçi JUNAID, Türkiye ile Pakistan arasındaki ilişkilerin çok uzun bir süreçli olduğunu hatırlatarak, iki ülke arasındaki bu uzun süreli dostluğun sıradan olmadığına atıfta bulunarak “Bizim dostluğumuz ortak din, ortak dil ve ortak kültürel mirasa dayanıyor.” şeklinde konuştu.
YOUSAF JUNAİD, iki ülke arasındaki tarihi bağlara dile getirerek Pakistan’ın dirençli yapısına ve ekonomik ilerlemesinin büyüme oranlarının arttığını, enflasyonun azaldığını, ihracatın yükseldiğini ifade etti.
Pakistan ile Türkiye arasındaki ilişkilerin giderek güçlendiğini, bu bağların ortak inanç, tarih ve karşılıklı destek üzerine kurulduğunu belirten Büyükelçi JUNAID, Pakistan’ın barışa, kalkınmaya ve Türkiye ile bağlarını güçlendirmeye olan İsteğinin altını çizdi.
Pakistan Büyükelçisi Yusuf Junaid’in hitabından sonra TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, kürsüye geldi ve bir konuşma yaptı.
TBMM Başkanı Kurtulmuş, Pakistan’ın Ankara Büyükelçisi Yousaf Junaid’in Türkiye’nin bir dostu olduğunu ve uzun yıllardır Türkiye’de hizmet etmiş hem iki ülke arasındaki ilişkilerin gelişmesine katkıda bulunmuş hem de Türkiye’yi fevkalade yakından tanıyan değerli bir insan olduğunu dile getirdi.
Türkiye ve Pakistan arasındaki dostluğa değinen TBMM Başkanı Kurtulmuş, “Yüksek düzeyde stratejik iş birliğine dönüşen ikili ilişki aslında sadece iki devlet arasındaki ilişkiden ibaret değil, iki halkın tarihin derinliklerinden gelen kalpten kalbe büyük köprülerle kurulmuş olan sarsılmaz bir kardeşlik ilişkisidir” şeklinde konuştu.
Kurtulmuş, Çanakkale Savaşı sırasında Muhammed İkbal’in ağlayarak yaptığı konuşmanın hafızalarda tazeliğini koruduğunu da kaydetti.
TBMM Başkanı Kurtulmuş, Kurtuluş Savaşı sırasında Pakistan’ın Türkiye’ye yapmış olduğu yardımları da atıfta bulunarak “Türkiye’nin kurtuluş mücadelesinde Pakistan halkının vermiş olduğu fevkalade yüksek desteği unutmamız asla mümkün değildir. Pakistan’ın kadınlarının o zor günlerimizde yüzüklerini, bileziklerini, küpelerini vererek Türkiye’nin milli kurtuluş mücadelesine verdiği destek hepimizin hafızalarında, hepimizin zihnindedir” dedi.
TBMM Başkanı Kurtulmuş, Pakistan ile Türkiye arasındaki dostluk ilişkisine de değinerek, “Ne zaman dara düşsek, dost kötü günde belli olur hükmü gereğince Pakistanlı kardeşlerimizin hemen yanı başımızda olduğunu hissettik. Bunun son göstergesi de 2023 yılının 6 Şubat’ında yaşadığımız fevkalade yıkıcı depremden hemen sonra yarı başımızda saatler içerisinde Pakistanlı dostlarımızı görmemiz olmuştur. Türkiye olarak, Türk milleti olarak Pakistan’ın bağımsızlığını kazandığı ilk günden itibaren 1947’den itibaren her zaman Pakistan halkıyla beraber olduk. Her zaman Pakistan’ın zor zamanlarında yanında olduk” hatırlatmasında bulundu.
“Pakistan ve Türkiye arasındaki dostluk kardeşlik ilişkisinin fevkalade güçlü bir şekilde her alanda gelişerek devam ettiğine işaret eden Kurtulmuş: “ Her türlü doğal afette, her türlü düşmanlıkta Türkiye halkının Pakistan halkının yanında olduğunu, Pakistan’ın tezlerini de her türlü uluslararası platformda savunduklarını ve savunmaya devam edeceklerini belirttti.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, konuşmasını şu şekilde sonlandırdı: “ Özellikle son yıllarda Pakistan ve Türkiye arasındaki bu dostluk kardeşlik ilişkisi fevkalade güçlü bir şekilde her alanda gelişerek devam ediyor. Savunma sanayinde, ticarette, sanayide, eğitimde fevkalade güçlü ilişkilerimizi sürdürmeye devam ediyoruz. Şunu da açıkça söylemek gerekir ki, uluslararası ilişkiler bakımından Türkiye ile Pakistan arasındaki bu istisnai ilişki örnek gösterilecek, fevkalade zor görülecek ve giderek güçlenmekte olan bir ilişkidir. Türkiye ile Pakistan arasındaki bu sağlam dostluk ilişkisinin, özellikle dünyanın fevkalade zor bir süreçten geçtiği, şu günlerde çok daha büyük bir ihtiyaç olduğu, bu dostluğumuzu çok daha kuvvetlendirerek yolumuza devam etmemiz gerektiği de açık bir gerçektir.”
Konuşmalardan sonra Pakistan Milli Günü için hazırlanmış pastanın kesimi yapıldı.
Pasta kesiminin ardından davetlilere Pakistan mutfağından hazırlanmış yiyeceklerin ikramı yapıldı.
Pakistan Milli Günü resepsiyonu hatıra fotoğraf çekimiyle sona erdi.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.