Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, alan adı tahsis işlemlerine köklü değişikliklere gidildiğine dikkati çekti ve ‘com.tr’, ‘org.tr’ ve ‘net.tr’ uzantılı alan adlarının belgesiz olarak tahsis edilmeye başlandığını, alan adı tahsis işleminin de kolaylaştırıldığını bildirdi. Karaismailoğlu, “Eylül 2022’ye kadar yaklaşık 450 bin adet olan ‘.tr’ uzantılı kayıtlı alan adı sayısı TRABİS’in devreye alınması ile birlikte ilk 24 saatte yaklaşık 110 bin artışla 560 bine ulaştı. 3 ay gibi kısa sürede ‘.tr’ uzantılı alan adı sayısı yaklaşık yüzde 67 artışla 750 bin seviyesine çıktı” dedi.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, TRABİS Lansman törenine katıldı. Törende konuşan Karaismailoğlu, Haziran 2022 sonu itibariyle Türkiye’nin, toplam internet kullanıcısı sayısı açısından tüm dünya ülkeleri arasında yapılan sıralamada ilk 20 ülke arasında, Avrupa ülkeleri arasında ise ilk 5 ülke içerisinde yer aldığını söyledi.
Karaismailoğlu, “Bu kadar yüksek internet kullanım oranlarının olduğu ülkemizde, etkin ve sürdürülebilir rekabet için gerekli koşulların sağlanması, tüketicilerin/kullanıcıların hak ve menfaatlerinin korunması için gerekli tedbirlerin alınması, toplumun internetin risklerinden korunması, daha güvenilir, etkin ve bilinçli internet kullanımının yaygınlaştırılması ve sürekli gelişmekte olan internet endüstrisi içinde internet alan adı sistemine de önemli görevler düşmektedir” ifadelerini kullandı.
ALAN ADI TAHSİS İŞLEMLERİNDE KÖKLÜ DEĞİŞİKLİKLERE GİDİLDİ
Ulaştırma ve altyapı Bakanlığı ile Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından alan adlarına ilişkin mevzuat çalışmaları neticesinde alan adı tahsis işlemlerinde köklü değişikliklere gidildiğini aktaran Karaismailoğlu, şöyle devam etti:
“Yani Türkiye, her alanda olduğu gibi, internet alanında da hem gelişim hem de milli kazanımlar için iktidarımız ile ileri görüşlü, ortak aklı önemseyen ve devlet profesyonelliğini olması gerektiği gibi uygulayan bir anlayışı hayata geçirmiştir. Çok paydaşlı kültürün geliştirilmesi amacıyla internet toplumunu oluşturan özel sektör, sivil toplum, akademi ve hükûmet temsilcilerinin alan adı yönetimine katılımının sağlandığı toplantılar düzenlenerek ilgili tarafların görüşleri alındı. Öncelikli olarak rekabetçi ve serbest bir pazar oluşturulması amacıyla alan adı yönetimi ve alan adı satış hizmetleri birbirinden ayrıldı. Bir başka ifade ile alan adları ile ilgili müşterilere yönelik işlemlerin yapılmasını sağlayan ‘Kayıt Kuruluşları’ ile ‘TRABİS’ yani ‘.tr’ alan adı sistemini yöneten kayıt otoritesi ayrıldı. Bu değişiklikle tüketici haklarının korunması, hizmet kalitesinin yükseltilmesinin teşvik edilmesi, serbest ve etkin rekabet ortamının sağlanması ve korunması hedeflendi. Yine, bu modelin doğal bir sonucu olarak alan adı sahiplerine sahip oldukları alan adını Kayıt Kuruluşları arasında transfer olanağı da yeni düzenlemelerle sağlandı. Düzenlemelerin getirdiği en önemli yeniliklerden biri, TRABIS öncesi süreçte belgeli olarak tahsis edilen ‘com.tr’, ‘org.tr’ ve ‘net.tr’ uzantılı alan adlarının belgesiz olarak tahsis edilmeye başlanmasıdır. Böylece alan adı tahsis işlemi de kolaylaştırılmış oldu. Bunun sonucu olarak da Eylül 2022’ye kadar yaklaşık 450 bin adet olan ‘.tr’ uzantılı kayıtlı alan adı sayısı TRABİS’in devreye alınması ile birlikte ilk 24 saatte yaklaşık 110 bin artışla 560 bine ulaştı. Bugün itibariyle 3 ay gibi kısa bir sürede ülkemize ait ‘.tr’ uzantılı alan adı sayısı yaklaşık yüzde 67 artışla 750 bin seviyesine çıktı. Geride bıraktığımız 20 yılda olduğu gibi sayısız yeniliği, hizmeti milletiyle buluşturan, Türkiye’nin uluslararası itibarını geliştirmeye yönelik, tarihi adımlar atan ve Cumhuriyet tarihinde her alanda rekorlar kırmaya alışık olan bizler, bu alanda da bir ilki sizlerin kullanımına sunmak için oldukça heyecanlıyız.”
ALAN ADLARI İLE İLGİLİ İŞLEMLER ARTIK DAHA GÜVENLİ VE HIZLI
Bu yenilikle birlikte “.tr” uzantılı alan adlarının sayısının önemli ölçüde artacağını şimdiden öngördüklerini aktaran Karaismailoğlu, “Bakanlık olarak yaptığımız düzenlemeler ile alan adı uyuşmazlıklarının sektörün doğasına uygun bir şekilde hızlıca sonuçlandırılabilmesi için uluslararası uygulamalarla da uyumlu olarak uyuşmazlık çözüm mekanizması kurulmasını sağladık. Bu yeni mekanizma ile alan adları ile ilgili ihtilaflar daha kısa sürede ve konunun uzmanı hakemler tarafından çözümlenebilmektedir. Günümüze kadar herhangi bir mevzuatı olmayan bu alan, düzenleyici bir çerçeveye kavuştu. Yaptığımız çalışmalarla alan adları ile ilgili işlemler artık daha güvenli ve hızlı bir zemine oturdu” dedi.
“.TR” UZANTILI ALAN ADLARINA OLAN TALEP ARTACAK
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Karaismailoğlu, sayısallaşma etkileri her an hissedilen çağda siber güvenliğin göz ardı edilemeyeceğine vurgu yaparak, “TRABİS’in açılışı ile birlikte itibarımızı korumak adına da çok önemli bir adım attık. TRABİS ile temel olarak ‘.tr’ uzantılı alan adları tahsisi, mümkün olduğunca çevrim içi ve belgesiz yapılacak. Bundan önce, ‘.tr’ uzantılı alan adlarının sıkı kurallar altında tahsis edilmesi, alan adı ücretlerinin yüksek olması, bürokratik işlemlerin fazla olması gibi durumlar söz konusuydu. Binlerce kişi ‘com.tr’ yerine ‘.com’ uzantılı alan adlarını satın alıyor ve milyonlarca dolar yurt dışındaki özel şirketlere gidiyordu. TRABİS ile bu sorun ortadan kalktı. Artık ‘.tr’ uzantılı alan adlarına olan talep artacak” değerlendirmesinde bulundu.
DÜNYADA DİJİTAL DÖNÜŞÜME YAPILAN HARCAMA 2023’TE 2,3 TRİLYON DOLARA ULAŞACAK
Teknolojinin sadece bugün için değil geleceği yapılandırmak içinde gerekli olduğuna işaret eden Karaismailoğlu, bilişim ve yapay zeka sistemlerine yönelik küresel harcamanın 2025 yılında 190 milyar dolarlık hacme ulaşmasının beklendiğini kaydetti. Dünya genelinde dijital dönüşüm hizmetlerine yapılan harcamaların 2023’te 2,3 trilyon dolara ulaşmasının öngörüldüğüne dikkati çeken Ulaştırma Bakanı Karaismailoğlu, bu noktada, başkaları tarafından üretilen ürünleri kullanarak uzun vadede söz sahibi olunmasının mümkün olmadığını söyledi. Bunun bilinciyle özellikle haberleşme ve savunma gibi yüksek teknolojiye dayalı sektörler için üretim çalışmalarına devam ettiklerini ifade eden Karaismailoğlu, şunları dedi:
“Her 10 yılda bir yaşanan, ancak metaverse, NFT, blokzincir ve kripto para kullanımı gibi yeniliklerle daha da kısalan büyük sıçramalara hem altyapı hem de vatandaşlarımız açısından en iyi şekilde hazırlanıyoruz. Bu çalışmaların başında, haberleşme teknolojilerinde millî uygulama ve çözümler ilk sırada yer alıyor. 2021 yılında Türksat 5B ve 5A’yı uzaya fırlatarak kaydettiğimiz tarihi mesafeyi, 2023 yılında, tamamen yerli ve millî imkânlarla geliştirilen Türksat 6A’yı yine uzaya fırlatarak yeni bir tarihi adımla pekiştireceğiz. 5G alanında da hatırı sayılır pek çok çalışmayı eş zamanlı olarak yürütüyoruz. 5G Çekirdek Şebeke, 5G Sanallaşma ve Yazılım Tanımlı Ağ ve 5G Radyo gibi projelerin hayata geçmesiyle sadece insanları değil, nesneleri de birbirine daha hızlı bağlayacağız. Mobil operatörlerimizin 5G’ye hazırlık yapabilmeleri için, yerli ve yabancı üreticiler tarafından geliştirilen ürünleri mobil şebekelerinde denemeleri için birçok süreli izin verdik. İstanbul, Ankara ve İzmir dahil olmak üzere, 18 ilimizde denemelere devam ediyoruz. İstanbul Havalimanı’nı 5G’li havalimanı yaptık. Önümüzdeki günlerde bu tür kampüslerde 5G çalışmaları yapmaya devam edeceğiz. 5G alanında sağlanan her gelişme, bir üst teknoloji olan 6G’nin zeminini de oluşturuyor. ULAK ve eSIM aracılığı ile hayata geçirdiğimiz çalışmalarla 5G’yi yerli ve milli imkanlarla kullanan sayılı ülkeler arasına gireceğimizi de hatırlatmak isterim. Yatırım, istihdam, üretim, ihracat, cari fazla temelli büyüme sürecinde olan ve ekonomide tarihi dönüşümü yaşayan ülkemizin hedeflerine çok daha hızlı şekilde ulaşması için 5G’nin sunacağı altyapı gücünün farkındayız. 5G ile ilgili çalışmalarımızla eş zamanlı olarak 6G ile ilgili gerekli tüm adımları da büyük bir titizlikle, ortak akılla atıldığını belirtmek istiyorum. Ülkemizin bu alanda hayata geçirdiği tüm çalışmalar, attığı tarihi adımların aslında çok uzak olmayan bir zaman diliminde Türkiye’ye; robotik ve otomasyon, yapay zeka, sınır bilişim, nesnelerin interneti, blok zincir, kuantum bilişim gibi alanlarda yatırım olarak dönecektir.”
DİJİTAL YOLLARI ÇEŞİTLENDİRDİK
Karaismailoğlu, Bakanlık ve BTK olarak tüm paydaşlarla birlikte Türkiye’nin dijital yollarını inşa ettiklerini ve çeşitlendirdiklerini, daha da yetenekli hale getirdiklerini belirterek, “2023 Stratejik Vizyonumuzda da yer alan bilgi ve iletişim teknolojilerine ilişkin hedeflerimiz; ekonomimizi küresel ilk on içerisinde konumlandırmayı, bilgi-tabanlı bir topluma dönüşmeyi, bilgi ve iletişim teknolojileri için uluslararası bir merkez haline gelmeyi, bilgi ve iletişim teknolojileri tabanlı ekonomik büyümeyi sürdürmeyi ve herkes için yüksek hızlı genişbant erişim sağlamayı kapsıyor. Dijital ekonomi, iletişim altyapısı ve hizmetlerine hızlı erişim ve bunların verimli kullanılmasına dayanmaktadır. Mobil iletişim hizmetleri, fiber altyapı ve genişbant internet hizmetleri, birçok farklı hizmet türünde dünyayla rekabet edebilir bir seviyeye geldi” dedi.
E-TİCARET HACMİ 348 MİLYAR TL’YE YÜKSELDİ
Bilgi ve iletişim teknolojileri sektörüne yaşanan gelişmelere de değinen Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, 2022 yılının ilk 6 aylık döneminde e-ticaret hacminin bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 116’lık artışla 348 milyar TL olarak gerçekleştiğini dile getirdi. 2003 yılında 23 bin olan genişbant internet abone sayısının bugün 91,3 milyona ulaştığının altını çizen Karaismailoğlu, “Nüfusumuza göre baktığımızda sabit genişbant yaygınlık oranı yaklaşık yüzde 22,2 iken mobil genişbant yaygınlık oranı yüzde 86 ye yaklaşmıştır. Toplam internet abone sayısındaki yıllık artış yüzde 4,5 olarak gerçekleşti. Fiber abone sayımız 5,2 milyonu aşmış ve yıllık olarak yüzde 20’den fazla büyüme gösterdi. Fiber altyapı açısından ise, fiber uzunluğu, 488 bin kilometreye ulaşmış ve bir önceki yılın aynı dönemine göre yaklaşık yüzde 10 oranında artış gerçekleşti. Bu uzunluğu daha da artırmak için yoğun çaba gösteriyoruz. Ayrıca, genişbant aboneliklerinin özellikle de fiber internet aboneliklerinin yaygınlaştırılması Bakanlığımızın öncelik verdiği konulardan biridir” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yerli ve milli üretime büyük bir önem verdiğine vurgu yapan Karaismailoğlu, bu kapsamda orta ve uzun vadede özellikle haberleşme, savunma gibi yüksek teknolojiye dayalı sektörlerde yerli ve milli imkanlarla üretim yapabilen ve kendi kendine yeten bir ülke durumuna gelmeyi hedeflediklerini aktardı. Bakanlığın gündeminde 5G ve ötesi teknolojiler bulunduğunu dile getiren Ulaştırma Bakanı Karaismailoğlu, 5G’de yerli ve milli ürün tedariki hususlarında üniversitelerle ve sanayi ile iş birliği sağlayarak tüm paydaşları bir araya getiren projelerle sektör ihtiyaçlarına göre çalışmalara yön verdiklerini söyledi. Bilgi teknolojileri sektörünün geleceğini yerli üretim, yüksek teknoloji ve küresel marka başlıklarında ele aldıklarını vurgulayan Karaismailoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Ülkemizi yüksek teknoloji üretim üssü haline getireceğiz. Yerli üretimi teşvik etmek amacıyla Bakanlığımız ve Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumumuz koordinasyonunda OSTİM bünyesinde, Haberleşme Teknolojileri Kümelenmesi’ni kurduk. HTK üyesi 14 firma ve 3 mobil işletmeci ile ‘Uçtan Uca Yerli ve Millî 5G Haberleşme Şebekesi (UUYM5G) Projesi’ çalışmalarına başladık. 2021 yılı Mart ayı itibariyle ilk fazı tamamlanan projede, 5G altyapıları için kritik öneme sahip 5G çekirdek şebeke, 5G baz istasyonu, 5G’ye özel yönetim, servis ve yazılım ürünleri geliştiriyoruz. Projenin önemli bir aşamasını da 23 Haziran 2021 tarihinde tamamladık. Ürünlerin Ar-Ge süreçleri tamamlandı, prototipleri hazırlandı, şimdi ürünlerin ticari birer ürün olarak kullanılması için çalışmalarımıza devam ediyoruz. Projenin ikinci fazında da yerli ürünlerin üretimlerini gerçekleştireceğiz. Türkiye’nin teknolojiyi sadece tüketen değil, asıl olarak tasarlayan, geliştiren, üreten ve dünyaya pazarlayan bir ülke haline gelmesini hedefliyoruz. Bu hususta ülkemizin 5G ve ötesi konularında ihtiyaç duyduğu nitelikli insan kaynağının yetiştirilmesine de ayrı bir önem veriyoruz. 5G ve Ötesi Ortak Lisansüstü Destekleme Programı’nı hayata geçirdik. Yine Bakanlık ve BTK olarak, kurmuş olduğumuz BTK Akademi aracılığıyla; çocuklarımıza gençlerimize bilişim alanında yazılım, donanım, siber güvenlik gibi farklı kategorilerde ücretsiz eğitimler veriyoruz.”
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Karaismailoğlu, BTK Akademi Kariyer Zirvesi 22 kapsamında gençleri kariyerinde önemli bir noktaya gelen yöneticilerle bir araya getirdiklerini belirterek, eğitim portalına kayıt yaptıranların sayısının günden güne arttığını, eğitim portalının 1 milyonu geçen kayıtlı kullanıcısı bulunduğuna işaret etti. “Teknolojik gelişmeler ve kullanım yaygınlığı ile birlikte, siber güvenlik riskleri de giderek artıyor, çeşitleniyor” diyen Karaismailoğlu, siber güvenliğin, milli güvenliğin bir parçası ve ülkelerin refahını doğrudan etkileyen bir faktör haline geldiğine dikkati çekti.
2 BİN 575 YERLEŞİM YERİNE 4,5G HİZMETİ GÖTÜRDÜK
Ulaştırma Bakanı Karaismailoğlu, “Ulusal Siber Olaylara Müdahale Merkezi bünyesinde ülke çapında 2 bin 100’ü aşkın SOME’lerimiz, ve 6 bin 500’e varan siber güvenlik uzmanlarımız ile 7/24 yürütülen etkin çalışmalarla siber vatanımızı koruyoruz. Orta yaş ve üstü kuşaklar, Türkiye’nin elektronik haberleşme alanında neler yaşadığını, nerelerden geçerek buraya geldiğini gayet iyi biliyor. Bilgi ve iletişim teknolojileri sektörünün hacmi 2003 yılında 20 milyar TL seviyesinde iken sektör büyüklüğü geçtiğimiz yıl, bir önceki yıla göre yüzde 41 artarak yaklaşık 266 milyar TL’ye erişti. Kamu, özel sektör, sivil toplum kuruluşları ve üniversitelerle iş birliği içinde ‘Ulusal Siber Güvenlik Stratejisi ve Eylem Planı’nı hazırlandık. Evrensel hizmet projeleri ile 2 bin 575 yerleşim yerine 4,5G hizmeti götürdük. 1600 yerleşim yerine daha evrensel hizmeti götürme çalışması devam ediyor. Tamamen yerli ve milli imkanlarla yapılan çalışmalar neticesinde ULAK 4.5G baz istasyonunu geliştirdik” diye konuştu.
E-DEVLET KAPISINI KULLANAN KİŞİ SAYISI 61,5 MİLYONU AŞTI
Vatandaşların daha şeffaf bir şekilde kamu hizmetinden faydalanmasına katkı sağlayan E-Devlet Kapısı ile 937 kurumun 6 bin 732 hizmetinin elektronik ortamda sunulduğunu belirten Karaismailoğlu, E-Devlet Kapısını kullanan kişi sayısının 61,5 milyonu aştığını dile getirdi. “Vatandaşlarımız artık kamu binalarına gitmeden sadece tek tıkla, birçok hizmete kolaylıkla erişebiliyor” diyen Ulaştırma Bakanı Karaismailoğlu, “Hiç kimsenin şüphesi olmasın ki ulaşımda olduğu gibi ülkemizin haberleşme altyapısını da devlet aklıyla planlıyor, akademik, bilimsel zeminde değerlendiriyor ve kamu-özel sektör iş birlikleriyle hayata geçiriyoruz. Ülke menfaatlerimizi gözeterek hem ulaşım hem de iletişim sektörlerinin gelişmesi için gereken her türlü çalışmanın gereğini yapmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy ile düzenlediği ortak basın toplantısında, “Son 3 yılda izlediğimiz aktif diplomasi dikkate alındığında, Rusya ile Ukrayna ve Amerika arasında önümüzdeki dönemde gerçekleştirilmesi muhtemel görüşmeler için ülkemiz ideal bir ev sahibi olacaktır” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, baş başa ve heyetler arası görüşmeleri ile anlaşmaların imza töreninin ardından ortak basın toplantısı düzenleyerek açıklamalarda bulundu.
Konuşmasına dördüncü yılına girecek Rusya-Ukrayna Savaşı’nda hayatını kaybedenler için Ukrayna halkına taziyelerini ileten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Zelenskiy’nin ziyaretinin, Ukrayna’daki savaşın temel dinamiklerinde önemli değişimlere aday olunan bir dönemde gerçekleştiğini söyledi.
Türkiye’nin, “Savaşın kazananı, barışın kaybedeni olmayacağı” anlayışıyla savaşın ilk gününden bu yana taraftar arasında müzakere edilmiş bir barışın tesisi için yoğun çaba sarf ettiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu doğrultuda Mart 2022’de İstanbul’da iki ülke arasında doğrudan müzakerelere ev sahipliği yaptık. Taraflarla yürüttüğümüz temaslar neticesinde Karadeniz Tahıl Girişimi’ni hayata geçirdik. Son üç yılda Rusya ve Ukrayna ile her seviyede doğrudan girişimlerde bulunduk. Tüm bu çabalarımızda her iki taraf içinde güvenilir bir arabulucu olmaya, samimi olarak gayret gösterdik, somut neticeleri aldık” ifadelerini kullandı.
“MÜZAKERE SÜRECİNİN KALICI BİR BARIŞLA SONUÇLANDIRILMASI İÇİN HER TÜRLÜ DESTEĞİ VERECEĞİZ”
Gelinen aşamada ABD Başkanı Donald Trump’ın, savaşın müzakereler yoluyla ve süratle sonlandırılması için başlattığı diplomatik girişimin, Türkiye’nin son üç yıldır izlediği politikayla da örtüştüğünü vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Haddizatında, İstanbul Müzakereleri taraftar arasında mutabakata en fazla yaklaşılan platform olması ile önemli bir referans noktası teşkil ediyor. Son 3 yılda izlediğimiz aktif diplomasi dikkate alındığında Rusya ile Ukrayna ve Amerika arasında önümüzdeki dönemde gerçekleştirilmesi muhtemel görüşmeler için ülkemiz ideal bir ev sahibi olacaktır. Sayın Zelenskiy ile görüşmemde Türkiye’nin, Ukrayna’nın toprak bütünlüğüne, egemenliğine ve bağımsızlığını olan kuvvetli desteğini ifade ettim. Aynı zamanda müzakere sürecinin kalıcı bir barışla sonuçlandırılması için her türlü desteği vereceğimizin altını çizdim. Çok sayıda masumun ölümüne ve muazzam bir yıkama neden olan bu savaş, artık sona ermelidir.
Karadeniz’de ticari seyrüsefer emniyetini hedefleyen bir düzenlemenin hayata geçirilmesi için ülkemizin çalışmayı sürdüreceğini de belirttim. Karadeniz’de hayata geçirilebilecek böyle bir düzenlemenin müzakerelere giden süreçte önemli bir güven artırıcı tedbir işlevi göreceğine inanıyoruz. Sayın Zelenskiy ile gündemimizde, Ukrayna ile stratejik ortaklık ilişkilerimiz kapsamındaki konu başlıkları önemli yer tuttu. Ticari ilişkilerimizin daha da güçlendirilmesi için önümüzdeki dönemde atabileceğimiz adımları masaya yatırdık. Savaşın getirdiği tüm zorluklara rağmen ikili ticaretimizde tespit ettiğimiz 10 milyar dolar hedefine emin adımlarla yürümek istiyoruz.”
“İLİŞKİLERİMİZİN DAHA DA ÜST SEVİYELERE ÇIKACAĞINA İNANIYORUM”
Zelenskiy’e, Türk şirketlerinin savaşın yol açtığı tahribatın giderilmesi ve yeniden imar konusunda Ukrayna’ya destek vermeye istekli olduklarını aktardığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ukrayna’da barışın tesisi ile birlikte önümüzdeki dönemde ilişkilerimizin stratejik ortaklığımıza yaraşır düzeyde daha da üst seviyelere çıkacağına tüm samimiyetimle inanıyorum. Sözlerime son verirken Ukrayna’nın toprak bütünlüğü için özellikle mücadele veren Kırım Tatarı soydaşlarımızın hakları konusunda değerli dostum Zelenskiy’nin attığı cesur adımları takdirle karşıladığım belirtmek istiyor, ilave adımların geleceğini de temenni ediyorum” değerlendirmesinde bulundu.
Konuşmaların ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
“UKRAYNA’NIN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜ BİZİM OLMAZSA OLMAZIMIZDIR”
Ukraynalı bir gazetecinin barış görüşmelerine vurgu yaparak, Ukrayna’nın egemenliği ve toprak bütünlüğüne ilişkin sorusu üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu cevabı verdi: “Ukrayna’nın toprak bütünlüğü, egemenliği bizler için çok çok önemli ve toprak bütünlüğüne, egemenliğine Türkiye’nin saygısını her yerde anlattık. Bütün uluslararası toplantılarda bu konuyu daima işledik, işlemeye devam ediyoruz. Bundan sonraki süreçte de özellikle Ukrayna’nın toprak bütünlüğü bizim olmazsa olmazımızdır. Egemenliği aynı şekilde bizim olmazsa olmazımızdır. Temennimiz odur ki barışın kaybedeni olmaz. Dolayısıyla barışın bir an önce sağlanmasını temin etmektir. Bu konuda değerli dostum, o da zaten barıştan yana olduğunu açık net olarak bizlere ifade ediyor. Temennim odur ki gerek Dışişleri Bakanımın muhatabıyla yaptığı görüşmelerde gerek şahsımın Sayın Putin ile yaptığı görüşmelerde bu barışla ilgili yolculuğu, yolu kat ederiz, temin ederiz ve bunun için adımları da atarız.”
Türkiye’nin gelecek süreçte Rusya-Ukrayna barışına katkı için adım atıp atmayacağına ilişkin bir soru üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Adil bir barışın mümkün olması için şüphesiz ki güçlü olduğunu bildiğimiz ülkelerin barıştan yana tavrını ortaya koyması lazım. Az önce de ifade ettiğim gibi barışın kaybedeni olmaz. Şu anda tüm dünya Rusya-Ukrayna arasındaki bu savaşta artık barışı bekliyor. Bir an önce barış temin edilsin. Çünkü bunca esir var, bunun yanında bunca insan, yüz binlerce insan burada öldü, öldürüldü. ‘Artık bu ölüme de son verilsin’ deniyor. Şimdi bizler en yakın komşuları olarak Türkiye biz, bir an önce barışın teminiyle alakalı gerek şahsım gerek Dışişleri Bakanım bizler muhataplarımızla bir an önce barışın temini için adım atalım istiyoruz.
Tahıl Koridoru’nun kurulmasını isteyişimizin sebebi bu olmuştur ve tahıl koridorunda da iyi bir netice aldık ama maalesef devamını sağlayamadık. 30 bin ton tahıl malum gönderildi biz aracı olduk. Bundan sonraki süreçte de bunun devamını istiyoruz. Bu arada tabii ben huzurlarınızda Sayın Zelenskiy’e bir teşekkürü ifade etmek istiyorum. O da Suriye’ye tahıl gönderme noktasında, bize gönderdikleri tahıl, biz de bu tahılı malum değirmenlerimizde una çevirmek suretiyle Suriye’ye ulaştırdık, ulaştırıyoruz. Bu da tabii Suriye’deki yönetimi ciddi manada mutlu etti, memnun etti. Ben de huzurlarınızda Suriye halkı adına kendilerine teşekkür ediyorum. Çünkü böyle zor bir zamanda Suriye’nin böyle bir imkânı aracılığımızla özellikle de Ukrayna’dan elde etmiş olması bu da insani ve vicdani bir görevdir.”
UKRAYNA DEVLET BAŞKANI ZELENSKİY: “TÜRKİYE, UKRAYNA’NIN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜ VE EGEMENLİĞİ KONULARINDA ÇOK İLKELİ BİR TUTUM SERGİLEDİ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde yaptıkları görüşmenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, Rusya-Ukrayna savaşının zor zamanlarında Türkiye’den destek gördükleri için teşekkür ederek “Türkiye, Ukrayna’nın toprak bütünlüğü ve egemenliği konularında çok ilkeli bir tutum sergiledi. Bu, bize göre küresel önem taşıyor” diye konuştu.
Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, görüşmelerde Ukraynalı esirlerin durumunun da görüşüldüğüne işaret ederek “Türkiye gerek askerlerimizin gerek sivillerimizin serbest bırakılması için kolaylıklar sağladı” dedi.
İKİ ÜLKE ARASINDA İMZALANAN ANLAŞMALAR
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy huzurunda, Türkiye ile Ukrayna arasında iki anlaşma imzalandı.
Bu kapsamda iki ülke arasındaki “Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Ukrayna Bakanlar Kurulu Arasında Eğitim Alanında İşbirliği Anlaşması”na Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ve Ukrayna Dışişleri Bakanı Andrii Sybiha imza attı.
“Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı ile Ukrayna Kültür ve Stratejik İletişim Bakanlığı Arasında Medya ve İletişim Alanında İşbirliğine İlişkin Mutabakat Zaptı”nı da Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun ve Ukrayna Dışişleri Bakanı Andrii Sybiha imzaladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’ye resmî ziyarette bulunan Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy’i Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde törenle karşıladı.
Türkiye ve Ukrayna bayrakları önünde basın mensuplarına poz veren ve heyetlerini takdim eden Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, daha sonra baş başa ve heyetler arası görüşmelerini gerçekleştirmek üzere Cumhurbaşkanlığı Külliyesine geçti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, İstanbul Finans Merkezi’ndeki Halkbank Genel Müdürlüğünde düzenlenen, “Halkbank Üreten Kadınlar Yarışması Ödül Töreni”ne katıldı.
Emine Erdoğan, törende yaptığı konuşmasında, parlak fikirleri ve kadın aklının incelikleriyle salonu dolduran kadınlarla birlikte olmaktan onur duyduğunu belirtti.
Yarışmanın kadın girişimciliğini desteklemede bir marka hâline geldiğini kaydeden Emine Erdoğan, “Halkbank, başarı yolunu kadınlarla yan yana yürüyor. Eğitimden finansmana, onlara her alanda omuz veriyor. Ortaya koydukları vizyonun, ödüllerle taçlanarak, uluslararası bir takdir kazanmasından da ayrıca iftihar ediyoruz” ifadesini kullandı.
“TÜRKİYE, KADINLARIN HER DÖNEMDE, SOSYAL VE KAMUSAL ALANDA VARLIK GÖSTERDİĞİ ÇOK ÖZEL BİR TARİHE SAHİPTİR”
Emine Erdoğan, dünyanın kabuk değiştirdiği dönemlerinin bulunduğunu, içinde yaşanılan çağın da böyle bir değişim ve dönüşüm çağı olduğunu anımsatarak, “Yeni bir gelecek yazılıyor ve ülkeler, insanlığın ortak geleceğini tasarlamak için yarışıyorlar. Bu yarışta, kadınların, ekonomik kalkınmada önemli aktörler olduğu ülkeler, ipi göğüslüyorlar. Türkiye, kadınların her dönemde, sosyal ve kamusal alanda varlık gösterdiği çok özel bir tarihe sahiptir. Türk kadınının girişimci ruhunun kökleri, 13. yüzyıla kadar uzanır. Anadolu’da kadınlar, teşkilatlanmış, sosyal ve ekonomik hayata katılmış, ‘dünya kadın tarihinin’ parlayan yıldızları olmuşlardır” diye konuştu.
Kadınların hak arayışlarında, vatan savunmasında, toplumsal yaraları sarmada hep ön saflarda yer aldığını dile getiren Emine Erdoğan, “Biz, kadınlarımızın nasıl emsalsiz bir güç olduğunun farkında olan ve bu gerçeğe hürmet eden bir ülkeyiz. Ekonomiden sanayiye, spordan sanata, siyasetten akademiye, geldiğimiz her noktada kadınlarımızın alın teri var. Hükûmetimiz, ilk günden bu yana, kadınların her alanda yücelmesi için örnek politikalar geliştirmiştir. Kadın istihdamının artmasını teşvik etmiştir. TÜİK verilerine göre, 2014 yılında yüzde 26’larda olan kadın istihdam oranı, 2024 Aralık ayı itibarıyla, yüzde 31,6’ya yükselmiştir. 2028 yılında, bu oranı yüzde 36,2’ye yükseltmeyi hedefliyoruz. İnşallah bu hedefi hep birlikte başaracağız” sözlerini sarf etti.
Emine Erdoğan, kadın istihdamını artık kadın liderliğiyle birlikte düşünmek zorunda olduklarını, bugün dünyanın kadın liderliğinin önemini tartıştığını, bu konu üzerine araştırmalar yaptığını söyledi.
“KADIN GİRİŞİMCİLERİMİZİN ÖNÜNDEKİ ENGELLERİ NE KADAR KALDIRIRSAK BÖLGESEL KALKINMADA O KADAR YOL ALIRIZ”
Liderliğin dönüştürücü bir güç olduğunu vurgulayan Emine Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: “Bir liderin vizyonu, kılcal damarlar gibi, etki alanındaki her şeye nüfuz eder. Kadın liderliğinin, tüm dünyanın acil ihtiyacı olan, belli başlı karakteristik özellikleri vardır. Araştırmalar gösteriyor ki kadın liderlerin soyut becerileri çok yüksek. İletişimde çok başarılılar, iş birliğine büyük önem veriyorlar. Barışçıl bir yönetim anlayışına sahipler ve çevre konularına karşı daha hassaslar. Yani, hangi alanda çalışırlarsa çalışsınlar, bulundukları sektöre iyileştirici bir etki yapıyorlar. İşte bu, kadın etkinliğidir. Bildiğiniz gibi, kadın liderliğinin özünde girişimcilik vardır. Girişimci dediğimizde aklımıza, zekâsı ve sezgileriyle öne çıkan insanlar geliyor. Onlar, mevcut bir eksiği görüyor, gereksinimleri belirliyor ve hayata yenilik katıyorlar. Ülkemiz, tüm bölgeleriyle, girişimcilik için son derece zengin bir potansiyel barındırıyor. Bilhassa, yerel kapasite ve birikimin, küresel rekabette kullanılması için, kadın girişimcilerin önemli yerel aktörler olduğunu unutmayalım. Kadın girişimcilerimizin önündeki engelleri ne kadar kaldırırsak bölgesel kalkınmada o kadar yol alırız. Bize düşen, hep birlikte Türkiye Yüzyılı’nın tarihini yazarken, kalemimizi, bu bilgi ve birikimin mürekkebiyle doldurmaktır.”
“İŞ VE AİLE, KADINLARIN ARASINDA SEÇİM YAPMASI GEREKEN BİR YOL AYRIMI OLMAMALI”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, 2025 yılını “Aile Yılı” olarak ilan ettiğini hatırlatan Emine Erdoğan, “Aile, toplumumuzun ruhu ve lokomotifidir. Dirayetli, ferasetli ve kuvvetli bir toplum oluşumuzun temelinde, sağlam kökleri olan aile müessesemiz vardır. ‘Aile Yılı’nın, iş dünyası için de önemli bir hatırlatıcı olmasını temenni ediyorum. Ne yazık ki kadınların bazen, iş ve aile sorumluluklarına yetişmek için çırpındıklarını görüyoruz. Bu durum, kadınlarda strese, kendine güvensizliğe, hiçbir şeye yetememe duygusuna, mutsuzluğa ve depresyona neden olabiliyor. Hayat kaliteleri düştüğü gibi, zihinsel ve manevi yorgunluk yaşıyorlar. Daha büyük ölçekte, aile ve toplum hayatı olumsuz etkileniyor. İş ve aile, kadınların arasında seçim yapması gereken bir yol ayrımı olmamalı. Bu çatışmayı ortadan kaldıracak, aile hayatını muhafaza edecek uygulamaların sayısını, mutlaka artırmalıyız” görüşünü paylaştı.
Dünyanın her yerinde kadınların erkekler için tasarlanmış, rekabetçi bir iş ortamında tutunabilmek için zorlu mücadeleler verdiğini dile getiren Emine Erdoğan, oysa hükûmetin bu konuda önemli ve iyileştirici adımlar attığını, kadınların, kadın kimliklerini koruyabildikleri çalışma hayatının, ne kadar önemli olduğunun altını çizdiğini belirtti.
“TEKNOLOJİK İMKÂNLARI, KADINLARIN İŞ HAYATINA KATILIMINI KOLAYLAŞTIRMADA MUTLAKA KULLANMALIYIZ”
Emine Erdoğan, cinsiyet adaletine vurgu yapılıp kadınların lehine birçok uygulamanın hayata geçtiğini belirterek, şunları kaydetti: “Burada hepsini tek tek saymak, elbette mümkün değil. Ancak, süt izinleri, kreş desteği, yarı zamanlı çalışma gibi düzenlemelerin ortak amacı, iş ve aile hayatı arasında bir ahenk yaratmaktır. Umarım bu örnekler, tüm sektörlerde yaygınlaşır. İş yerlerinin, kültürel kodlarımızı temel alan çalışma modelleri oluşturması, kadınların önündeki engelleri kaldırmada kuşkusuz çok önemli. Bununla beraber, dünyanın, bilgi ve iletişim teknolojilerinde geldiği ileri seviyeyi de, bir fırsat olarak görmeliyiz. Fiziksel mekân şartını ortadan kaldıran teknolojik imkânları, kadınların iş hayatına katılımını kolaylaştırmada mutlaka kullanmalıyız. Unutmayalım ki Türkiye, kendi reçetelerini yazabilen, kendi formüllerini ve çözümlerini geliştirebilen, güçlü bir ülkedir.”
Değerli projeleriyle yarışmaya katılan katılımcılara özel olarak teşekkür eden Emine Erdoğan, “Sizler, bilgi ve becerilerinizle hepimizi heyecanlandırdınız. İyilik dolu fikirlerinizle, kadın potansiyelinin zirvelerini gösterdiniz. Kadınların insani ilerlemeye olan büyük katkısını bir kez daha ispat ettiniz. Benim için hepiniz birer kazanansınız. Lütfen, tecrübelerinizi sizinle aynı yolda yürümek isteyen tüm kadınlara ve gençlere aktarın. Çünkü dünyanın problem alanları, kadınların getireceği yeni çözümleri bekliyor. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) ile birlikte, kadınları merkezine alan ortak projelerin sayısının da artmasını dilediğimi belirtmek istiyorum” diyerek konuşmasını sonlandırdı.
Törene, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın eşi Sibel Tatar, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Halkbank Genel Müdürü Osman Arslan, Cumhuriyet tarihinin ilk kadın generali Tuğgeneral Özlem Yılmaz, Alev Alatlı’nın kızı Funda Aktan, jüri üyeleri, yarışmacılar ve davetliler de katıldı.
Törende, “Yılın Üreten Kadın Girişimcisi Kategorisi”nde Zahide Arı, “Yükselen Yıldız Kategorisi”nde Nurdeniz Erdoğan, “Teknoloji Tabanlı Kadın Girişim Kategorisi”nde Işıl Melisa Işık, “Sıfır Atık Kategorisi”nde Zeynep Balca Yılmaz ile “Kadın Kooperatifi Kategorisi”nde Ümmühan Keskin ödülünü Emine Erdoğan’ın elinden aldı.
Emine Erdoğan, “Alev Alatlı Özel Ödülü” kazananı Gönül Paksoy’a da ödülünü, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ve Halkbank Genel Müdürü Osman Arslan ile birlikte verdi.
Arslan tarafından Emine Erdoğan’a zeytin ağacı hediye edilmesinin ardından tören, aile fotoğrafının çektirilmesiyle sona erdi.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.