Cumhurbaşkanı Erdoğan, 26. Geleneksel Tüketici Ödülleri Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, “Türkiye’de üretilen malların ve hizmetlerin kullanımı, ülke ekonomisine ciddi katkı sağlarken istihdamımızı arttırıyor, en can sıkıcı meselemiz olan dışa bağımlılığı azaltıyor. Yerli üretimin önemi milletimiz tarafından günden güne çok daha iyi anlaşılıyor” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Şûra Salonu’nda düzenlenen 26. Geleneksel Tüketici Ödülleri Zirvesi’ne katıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, programda yaptığı konuşmasında ödüllerini takdim edecekleri bilinçli tüketicileri, resim ve karikatür yarışmasında dereceye giren öğrencileri, özel sektör ve medya kuruluşu temsilcileri ile akademisyenleri tebrik etti.
Ödül törenini her yıl mart ayında yaptıklarını ancak 6 Şubat’taki deprem felaketi sebebiyle birçok etkinlik gibi ödül törenini de ertelediklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir kez daha depremde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, aziz millete başsağlığı diledi.
“DEPREM KONUTLARIMIZIN İNŞASI HIZLA SÜRÜYOR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 11 ilde yaşanan 14 milyon insanı doğrudan etkileyen bu büyük felaketin yaralarını sarmak için gece gündüz demeden çalıştıklarını, Kabine toplantılarının ilk gündem maddesini deprem bölgesinde yürütülen inşa ve ihya faaliyetlerinin oluşturduğunu vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürdü: “Orta Vadeli Program’da olduğu gibi ekonomiyle ilgili hazırladığımız yol haritalarında da önceliği daima bölgenin ayağa kaldırılmasına veriyoruz. Meclisimize sunduğumuz ek bütçede bölgeye 762 milyar lira ayırmıştık. 2024 yılında deprem bölgesi için 1 trilyon liralık kaynak tahsis edeceğiz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Önümüzdeki üç yıl boyunca, depremzede şehirlerimizin ihyası için toplam 3 trilyon lira tutarında bir kaynak kullanacağız. Deprem konutlarımızın inşası hızla sürüyor. Depremde yıkılan iş yerlerimizi ve ticarethanelerimizi yeniden yapıyoruz. Konutlar haricinde deprem bölgesinde ticari alan vasfına sahip 170 bin bağımsız bölüm inşa edeceğiz. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da depremzedelerimizi sırf siyasi tercihlerinden dolayı onlara hakaret edenlerin insafına bırakmayacağız. Devlet millet dayanışmasıyla inşallah bu zor günlerin üstesinden alnımızın akıyla hep beraber geleceğiz.”
“TÜRKİYE, SALGIN KRİZİNİ EN BAŞARILI YÖNETEN ÜLKELERDEN BİRİDİR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kovid-19 salgınıyla küresel ekonominin daha önce hiç alışık olmadığı bir girdaba sürüklendiğini, hemen her alanda üretimin aksadığını, tedarik zincirlerinde kırılmaların olduğunu, küresel ticaretin aylar boyunca neredeyse durma noktasına geldiğini anımsattı.
Türkiye’nin salgın krizini, istihdam, ticaret, üretim, turizm dahil tüm boyutlarıyla en başarılı şekilde yöneten ülkelerden biri olduğunu, bu kritik süreçte muhalefetin tüm baskısına rağmen ekonomide vahim sonuçları olabilecek fevri adımlardan uzak durduklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Geniş bir yelpazede verdiğimiz destek ve teşviklerle çarkların kesintisiz dönmesini sağladık. Aynı tavrı, Rusya-Ukrayna Savaşı’nın tetiklediği küresel ekonomik krizde de gösterdik. Yatırım, istihdam, üretim, ihracat, cari fazla yoluyla ülkemizi büyütmeye dayalı bir ekonomi modeli uyguladık. Elbette tüm dünyada son 60-70 yılın en yüksek rakamlarına ulaşan enflasyon oranları bizleri de olumsuz etkiledi. Hâlen de etkiliyor.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Avrupa’dan Amerika’sına herkes istihdam kaybına yol açmadan enflasyonu dizginlemeye dönük politikalar uyguluyor. Biz bu muhataralı süreci son dönemde biraz daha ağır yaşadık. Küresel sıkıntılara, tamamen tamahkârlıktan ve fırsatçılıktan kaynaklı fiyatlama davranışları eklenince bizim yükümüz daha da arttı. Ortada ekonomik hiçbir gerekçeyle açıklanamayacak afaki rakamlar gördük. Farklı bahanelerin arkasına gizlenerek vatandaşın malına, rızkına, lokmasına kasteden açgözlülerle karşılaştık.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçimlerden sonra yeni Kabine’nin en öncelikli meselelerinden birinin bilhassa belli sektörlerde oluşan balonu söndürmek olduğunu vurguladı.
“MİLLETİMİZİ HAKSIZ FİYAT ARTIŞLARINDAN, STOKÇULUKTAN KORUMAYA DEVAM EDECEĞİZ”
Attıkları kararlı adımlarla otomobil fiyatlarından başlayarak birçok alanda ciddi mesafe aldıklarına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Alınan tedbirler, kesilen cezalar ve diğer engellemeler sayesinde otomotiv piyasasında yaşanan spekülatif fiyat artışları ortadan kalkmaya başladı. Daha 1 ay öncesine kadar güya araç kıtlığından dolayı fiyatlar sürekli artarken, bugün artık indirimleri hatta kampanyaları konuşuyoruz. Benzer bir tablonun konut ve kira fiyatlarında da yaşanacağına inanıyoruz. Konut ve kira sektöründe piyasanın dengesini bozan, fahiş fiyat artışlarına yol açan kişi ve kurumlara yönelik ağır yaptırımlar uygulayacağız.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Adil, dürüst, özenli ve makul şekilde hareket etmeyerek fırsatçılık peşinde koşanlara kesinlikle nefes aldırmayacağız. Aynı şekilde çimento ve hazır beton sektöründeki dengesiz fiyat artışlarını da yakın takibimize aldık. Devletimiz, asrın felaketinin yaralarını sarmaya, bir an önce vatandaşlarını güvenli yuvalarına kavuşturmaya çalışırken birilerinin aşırı kâr hırsıyla farklı işlere tevessül etmesine asla tahammülümüz yoktur. Denetimler sonucunda şayet burada da bir sorun, sıkıntı, fırsatçılık tespit edersek gereği neyse onu yapmaktan çekinmeyeceğiz. Milletimizi haksız fiyat artışlarından, stokçuluktan, güvensiz ürünlerden ve aldatıcı ticari uygulamalardan korumaya kararlılıkla devam edeceğiz” açıklamasında bulundu.
“BİLİNÇLİ TÜKETİCİLERİN SAĞLIKLI BİR EKONOMİNİN TEMELİ OLDUĞU DÜSTURUYLA HAREKET EDİYORUZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye Yüzyılı” hedeflerine ilerlerken, bilinçli tüketicilerin sağlıklı bir ekonominin temeli olduğu düsturuyla hareket ettiklerini söyledi.
Ticaret Bakanlığının görevleri arasında tüketicilerin ekonomik çıkarları ile sağlık ve güvenliklerinin korunmasının da olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Esasen Batılı ülkeler tüketici haklarının önemini 1960’lı yıllarda kavrayıp, evrensel tüketici haklarını ilan etse de bizim kültürümüzde ahilik teşkilatı aracılığı ile yüzyıllar önce tüketicinin hakları korunmaktaydı. Ahilik sisteminde tüketiciyi aldatan, yanıltan ve onların haklarını gözetmeyenler pabucunun dama atılması suretiyle yaptırıma tabi tutulur ve ahilik teşkilatından dışlanırdı. Çünkü bizim nazarımızda tüketici hakkı aynı zamanda bir kul hakkı ve en temel insan hakkıdır. ‘Bizi aldatan, bizden değildir’. Bu hadisi şerifle esnaf, tüccar ve üreticinin uyması gereken ilkeler yüzyıllar önce belirlenmiştir.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, tüketicinin korunmasıyla ilgili tüm taraflara önemli görevler düştüğünü ifade ederek, “Esnafımızın müşteri memnuniyetini ön planda tutması, rekabet ortamını koruması, tüketiciye kaliteli mal ve hizmet sunması gerekiyor. Tüketicilerimizin de bilinçli alışveriş yapması ve haklarını bilmesi, lüzumu hâlinde bu haklarını kullanması önem arz ediyor. Satın aldığı mal ve hizmetle ilgili tüketiciye, ‘Git nereye şikâyet edersen et’ diyen bir anlayışın ticari hayatta kalıcı olması mümkün değil. Bir dönem yaygın olan ‘satılan mal geri alınmaz’ tabelalarının birçok yerde kaldırıldığını, kanunda tanınan hakların tüketicilere verildiğini görüyoruz. Müşterisinin hakkını gözeten tüm işletmelerimize ülkem ve milletim adına buradan teşekkür ediyorum” diye konuştu.
“TEFTİŞ VE KONTROL FAALİYETLERİMİZİ ARTIRARAK SÜRDÜRÜYORUZ”
Tüketici hakkının bir kul hakkı olduğu düsturundan hareketle İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde Zabıta Tüketici Hakları Amirliğini ilk defa kurduklarını ve çok güzel çalışmalar yaptıklarını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “İstanbul’da başlayan bu uygulama bugün birçok belediyemizde Zabıta Tüketici Hakları Birim Amirliği kurulmasına da vesile oldu. Bu tavrımızı, hükûmete geldiğimizde de devam ettirdik. 85 milyon vatandaşımızı sağlıksız ve güvensiz ürünlerden, satıcı ve sağlayıcıların haksız uygulamalarından, aldatıcı vaat ve reklamlarından korumak maksadıyla birçok adım attık.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’u güncel bir bakış açısıyla 2014 yılında tümüyle yenileyerek geliştirdik. Vatandaşlarımızdan gelen şikâyetler ve talepler doğrultusunda bu hukuki çerçeveyi idari düzenlemelerle sürekli güçlendiriyoruz. Bu süreçte teftiş ve kontrol faaliyetlerimizi de artırarak sürdürüyoruz. Bu denetimler içerisinde yıllık hacmi 800 milyar liraya ulaşan ve genel ticaret oranı yüzde 17,7 yükselen elektronik ticaret alanında faaliyet gösteren firmalar da yer alıyor. Burada ne serbest piyasa ekonomisi kurallarından taviz verecek ne de piyasada tekelleşmelerin ortaya çıkmasına göz yumacağız. Özellikle sayı itibarıyla ticaret hayatımızın çoğunluğunu temsil eden esnaf, tüccar, KOBİ’lerimizi agresif ticaret hamleleri karşısında koruyacağız.”
“TÜKETİCİ HAKEM HEYETLERİMİZ TÜKETİCİ SORUNLARININ ÇÖZÜMÜ NOKTASINDA ÖNEMLİ ROL ÜSTLENİYOR”
Reklam Kurulu vasıtasıyla ticari reklam ve haksız ticari uygulamaların denetlendiğini, gerekli idari yaptırımların uygulandığını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye genelinde 211 noktada bulunan Tüketici Hakem Heyetlerimiz de vatandaşlarımızın yaşadığı tüketici sorunlarının çözümü noktasında önemli roller üstleniyor. Sadece 2022 yılında 600 bin tüketicimizin satıcılarla yaşadığı sorunlar, tüketici hakem heyetleri vasıtasıyla kolayca çözüme bağlandı. Böylece yargımızın iş yükü de hafifletilmiş oldu” ifadesini kullandı.
Yerli üretimin korunmasının ve israfın önlenmesinin, üzerinde hassasiyetle durulması gereken bir diğer konu olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye’de üretilen malların ve hizmetlerin kullanımı ülke ekonomisine ciddi katkı sağlarken, istihdamımızı artırıyor, en can sıkıcı meselemiz olan dışa bağımlılığı azaltıyor. Yerli üretimin önemi, hamdolsun, milletimiz tarafından günden güne çok daha iyi anlaşılıyor. Yurt içinde üretilen ürünleri tercih ettiğini belirten tüketicilerin oranı bir yıl içerisinde yaklaşık 7 puan artarak yüzde 69,2’ye yükseldi. Temennimiz, milletimizin yurt içi üretime yönelik teveccühünün daha iyi bir noktaya gelmesidir. Hükûmetimizin, israfın önlenmesine, sıfır atık politikasına ve yurt içi üretimin teşvik edilmesine yönelik hamlelerine hem özel sektörün hem de vatandaşlarımızın dahil olmasını bekliyoruz.”
Türkiye’nin üretmekten, ihraç etmekten, katma değeri yüksek ürünlerle ticaretini güçlendirmekten başka bir çıkış yolu görünmediğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Önümüzdeki üç yıl içinde, ihracatımızı 300 milyar dolara, turizm gelirlerimizi 70 milyar doların üstüne, ekonomik büyüklüğümüzü 1,3 trilyon dolara, fert başına millî geliri yaklaşık 15 bin dolara çıkartmayı istiyorsak 85 milyon hep birlikte daha çok çalışacak, daha çok tasarruf edecek, özellikle israfı asgari seviyeye düşüreceğiz” değerlendirmesinde bulundu.
Ticaret Bakanlığı tarafından düzenlenen ödül törenine geçilmeden önce, Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemde kurulan Zabıta Tüketici Bürosu’nun açılış fotoğrafını takdim etti. 26. Geleneksel Tüketici Ödülleri Töreni’nde, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasının ardından ödüller sahiplerini buldu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Sergi Salonu’nda düzenlenen TRT 47. Uluslararası 23 Nisan Çocuk Şenliği’ne katılarak bir konuşma yaptı.
Konuşmasına salondakileri selamlayarak başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, yurt dışından gelen misafir çocuklara Türkiye’de bulunmaları ve sevinçlere ortak oldukları için teşekkür etti.
Program öncesi İstanbul’da ve Marmara Bölgesi’nde depremlerin meydana geldiğini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Kısa bir süre önce İstanbul’da ve Marmara Bölgemizde 6,2 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. İstanbullu kardeşlerim başta olmak üzere depremden etkilenen tüm vatandaşlarımıza buradan geçmiş olsun dileklerimizi gönderiyoruz. AFAD ve Sağlık Bakanlığımız başta olmak üzere devletimizin tüm birimleri şu an teyakkuz halinde. Arama-tarama çalışmalarımız hassasiyetle devam ediyor. Biz de süreci çok yakından takip ediyoruz. Buraya gelmeden önce bakan arkadaşlarımızın yanı sıra AFAD Başkanımız ve İstanbul Valimizden en güncel bilgileri aldım. Elhamdülillah, şimdilik sıkıntılı bir durum görünmüyor. Rabbim ülkemizi ve milletimizi her türlü musibetten, afetten, kazadan, beladan, muhafaza eylesin diyorum.”
Türkiye’nin ve dünyanın dört bir yanındaki tüm çocukların 23 Nisan Millî Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu bayramı sizlere armağan eden Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere tüm devlet büyüklerimizi, şehit ve gazilerimizi şükranla yâd ediyorum” ifadesini kullandı.
TRT’nin bir yandan sorumlu yayın ve habercilik anlayışıyla başarılarına her gün yenisini eklerken, diğer yandan böylesine güzel ve anlamlı etkinliklerle kalpleri buluşturmaya devam ettiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “1979’dan bu yana her sene düzenlenen uluslararası 23 Nisan Çocuk Şenliği, TRT’mizin yüz akı işlerinden bir diğerini teşkil ediyor” dedi.
“KARDEŞLİĞİ NE KADAR YÜCELTİRSENİZ, DÜNYAMIZ O DERECE YAŞANILIR HÂLE GELECEKTİR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugüne kadar 120 farklı ülkeden 130 binden fazla çocuğun Türkiye’deki bu etkinliklerde misafir edildiğini anımsatarak, şunları kaydetti:
“Şenliklerin 47’ncisini ‘Hayat çocuklar gülünce güzel’ temasıyla gerçekleştiriyoruz. 30 ülkeden 600 gül yüzlü evladımızı külliyemizde ağırlayarak onların coşkusuna, mutluluğuna, enerjisine biz de ortak oluyoruz. Bugün burada yaşadığınız sevincin hiç azalmamasını, hayatınız boyunca yüzünüzden tebessümlerin asla eksik olmamasını temenni ediyorum. İnançlarımız, dillerimiz ve kültürlerimiz farklı olsa da hepimiz büyük insanlık ailesinin fertleriyiz. Hepimiz Hazreti Adem ile Hazreti Havva’nın çocuklarıyız. Siz çocuklar, kardeşliği ne kadar yüceltirseniz, unutmayınız dünyamız o derece yaşanılır hâle gelecektir.
Kalplerinizdeki sevgiyle, yüreklerinizdeki umutla, birbirinize duyduğunuz o tertemiz güvenle barışı ve huzuru sizler tesis edeceksiniz. Kötülere ve kötülüklere rağmen bu dünyayı sizler güzelleştireceksiniz. Kısacası bizim uğruna bedeller ödeyerek çetin mücadeleler neticesinde belli bir aşamaya getirdiğimiz hayallerin geri kalanını gerçeğe sizler dönüştüreceksiniz. Sizlere güveniyoruz, sizlere inanıyoruz. Hayat yolculuğunuzda hepinize şimdiden başarılar diliyor, her birinizi o ışık saçan gözlerinizden öpüyorum.”
Organizasyonun düzenlenmesinde emeği geçen TRT ailesine de teşekkürlerini ileten Cumhurbaşkanı Erdoğan, çocuklardan aileleri ve arkadaşlarına Türkiye’den kucak dolusu selam götürmelerini istedi.
Bangladeş Halk Cumhuriyeti’nden Bağımsızlık Günü ve Bangalore yılı resepsiyonu.
Bangladeş Halk Cumhuriyeti’nin Bağımsızlık vevMilli Gününün 55’inci, Bangladeş ve Türkiye arasındaki diplomatik ilişkilerin 51’inci yıldönümü ile 1432 Bengal Yeni Yılı Ankara’da kutlandı.
Bangladeş’in Ankara Büyükelçiliği’nce, Milli Gün dolayısıyla Ankara Divan otelde bir resepsiyon düzenlendi.
Bangladeş’in Ankara Büyükelçisi Amanul Haq ile Eşi Hanımefenfi Runa Mahzabeen AHMED, Divan oteldeki resepsiyona ev sahipliği yaptı.
Bangladeş Milli Günü resepsiyonunda Türkiye’yi Sağlık Bakanı Kemal MEMİŞOĞLU temsil etti.
Bangladeş Milli Gün resepsiyonunda, Büyükelçiler, Askeri Ataşeler, Büyükelçilik görevlileri ve seçkin bir davetli topluluğu da hazır bulundu.
Eski Başbakan yardımcısı ve TBMM Başkanı Bülent ARINÇ da resepsiyona katıldı.
Bangladeş Milli Gün resepsiyonu iki ülkenin Milli marşlarının seslendirilmesiyle başladı.
Milli marşların seslendirilmesinin hemen ardından kürsüye ilk olarak Bangladeş’in Ankara Büyükelçisi Ekselansları Amanul Haq geldi.
Bangladeş’in Ankara Büyükelçisi Ekselansları Amanul Haq konuşmasında, şunları kaydetti:
Bayanlar ve Baylar, iyi akşamlar ve hepinize çok sıcak bir hoşgeldiniz.
Burada bulunmaktan büyük bir gurur ve derin bir sevinç duyuyorum. Bağımsızlığın 54. yıldönümü ve ulusal gün. Aslında 26 Mart’tayız ama o Ramazan ayına rast geliyordu. Bu yüzden bugün kutluyoruz, 1971’de bu günde büyük ulusumuz özgürlüğe doğru ilk adımını attı.
Uzun ve sert bir bağımsızlık mücadelesinin başlangıcını işaret eden bir andı. Halkımızın gücü, cesareti ve kendi kaderlerini tayin etmeleri için durmaksızın mücadelenin sembolüdür, Bu ay, ulus Bengali Yeni Yıl’ının başlangıcını kutladı. Bugün, sizinle birlikte Bengal’de Yeni Yıl’ı da kutluyoruz.
Ulusal bir tarihimiz yok, bu fırsatı değerlendirerek içten dileklerimi iletmek istiyorum. Selamlar ve barış, refah ve mutluluk için en iyi dileklerimle, Yeni Yılın başlangıcında, Bengal Yeni Yılı’nın Bangladeş’teki en renkli yıl olduğunu belirtmeliyim.
Bu fırsatta, sarsılmaz destekleri için Türkiye hükümetine ve halkına içten teşekkürlerimi iletmek istiyorum.
Dostluk ve misafirperverlik, Türk halkının Bangladeş ile dayanışması, özellikle zor zamanlarda. Gerçekten paha biçilemezdi. Ayrıca bugün burada bulunan tüm konuklarımıza varlığınızla bizi onurlandırdığınız için derin takdirlerimi sunmak istiyorum, bu kutlamaya katılımınız uluslarımız arasındaki boyutu güçlendiriyor.
Sonuç olarak, hepinizi bana katılmaya davet ediyorum. Bangladeş’in refahı ve ilerlemesi, çiffçiler arasındaki sevgi dolu dostluğa ve barış, adalet ve işbirliğinin paylaşılan değerlerine. Teşekkür ediyorum. Supernova’nın uzun sıcak aile günleri ve ebedi bir dostluğumla birlikte olması gerekir.
Çok teşekkür ederim.
Bangladeş Büyükelçisi Amanul Haq’ın konuşmasının hemen akabinde kürsüye Sağlık Bakanı Kemal MEMİŞOĞLU geldi.
Bangladeş’in Ankara Divan Oteldeki resepsiyonununda Türkiye’yi temsil eden Sağlık Bakanı Bakanı Kemal MEMİŞOĞLU da konuşmasında şunları söyledi: “Değerli dostlar, ülkelerimiz arasındaki sağlık alanında var olan ilişkilerin geliştirilmesi ve derinleşmesinin önem arz ettiğine inanıyorum. Sağlık alanındaki ilişkilerimiz daha geniş ve işbirliği potansiyeline sahiptir. Bu anlamda 2010 yılında imzalanan iş birliği anlaşması önem arz etmektedir.
Bakanlığımız, insani yardım çalışmalarına aktif katkı sunmaktadır. Türk sahra hastanesi hastalara sağlık hizmeti sunmaktadır. Bu büyük insani kültür paylaşımında, ülkelerimiz arasındaki dayanışmanın somut örneğini teşkil etmektedir.
Sözlerimi sonlandırırken, BANGAL yılı ve bağımsızlık günü vesilesiyle en içten dileklerimi sunuyor, Bangladeş’in, barış, refah ve huzuruna verdiğimiz katkı her zaman önceliğimiz olmaya devam edecektir. Bangladeş milli gününü kutluyor, hepinize teşekkür ediyorum.”
Konuşmalardan sonra resepsiyon için özel olarak hazırlanmış pastanın kesimi yapıldı.
Pasta kesiminin ardından davetlilere Bangladeş ve Türk mutfağından özenle hazırlanmış yemekler ikram edildi.
Resepsiyon, davetlilerin Büyükelçi Amanul HAQ ve Askeri Ataşe Iftequr RAHMAN ile hatıra fotoğraf çekimiyle sona erdi.
Konuşmalar ve pasta kesiminden sonra Bangladeş Milli Günü resepsiyonu folklor ve müzik ekibinin gösterisiyle devam etti.
Bangladeş Milli Günü dolayısıyla Ankara’da verilen resepsiyondaki konuşmaların ve dans ve müzik gösterisİnin akabinde davetlilere Türk ve Bangladeş mutfağından lezzetli yemeklerin ikramı yapıldı.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.